Hepimizin yapmakta başarısız olduğu konular vardır. Fiziksel yetenekleri bir kenara bırakırsak insan beyni oldukça eğitilebilir olmasına rağmen bunu beceremeyiz. Çoğunlukla düşünmemiz gereken şeyleri düşünür, yapmamız gerekenleri boş veririz. Hoşumuza gitmeyen özelliklerimizin bazılarının farkında bazılarının değil öylece yaşar gideriz. Bunları karakteristik özelliğimiz olarak kabul eder ve boyun eğeriz. Ya da başka seçeneklerimiz de olduğunu görüp üstünde çalışırız. Bizi mutsuz eden bir hayat dışında başka bir hayatın varlığı huzur vericidir. Mantıken böyle bir alternatif varken kimse mutsuz olmayı seçmez. Fakat maalesef bu alternatifi hayata geçirmek her zaman o kadar kolay olmaz. Biz de yorulup vazgeçebiliriz. Önümüze koyulan bu lüksün değerini anlamadan zaman geçip gider. Burada değineceğim konu anı yaşayabilmek aslında, böyle bir yeteneğe sahipken onu yaşamamak.
Şimdiki zamanı anlayabilen ve burada yaşayan bireyler olarak düşüncelerimizin çok azı şu ana odaklıdır. Geçmiş özlemi ve gelecek kaygısı şu anın en büyük sorunlarındandır aslında. Şimdiki zamanın kendi içinde bizle bir derdi yoktur da diğer tüm zaman dilimlerinin onunla derdi vardır ve onlar önümüzdekini görmemizi engeller.
Şimdiye karşı kör oluruz.
Yaşanmışlar ve daha yaşanmamışlar aklımızı kurcalarken yaşıyor olduğumuz hayatı kaçırırız. Genelde böyle olduğunu bilsek de bunu yapmayı bırakabileceğimizi de biliriz. Bu olgudan kurtulmak gibi bir seçeneğimiz vardır bizim, Vaysha’nın aksine.
Vaysha, Kör Vaysha adlı bir kısa filmin karakteri. Kendisi kör değil ama şu anı göremediği bir gerçek. Onun sol gözü geçmişi, sağ gözü geleceği görüyor. Doğal olarak şu ana tepki veremediğinden çevresindekiler ona kör lakabını takmışlar. Onun dünyasında görüntü ikiye ayrılıyor:
Kör Vaysha zaman geçtikçe bu özelliğinden kurtulmak istiyor, hiçbir şey işe yaramıyor ve o da çareyi gözlerinden birini söküp atmakta buluyor. Peki, ama hangisini?
Vaysha sol gözünü seçse şu anı gelecekte yaşayacak ve oradaki her çok karanlık. Savaşlar, açlık, kan, kıyamet… Sağ gözünü seçse güven verici ve stabil geçmişte yaşayacak olsa da o daha o geçmişte doğmamış bile, ebeveynleri daha çocuk. Ondan hoşlanıp da birlikte yaşamak isteyen talipleri bebeklerden ibaret.
Bu ikileme dönüp baksak, bize böyle bir şans verilse genelde iki seçeneğin de iyi taraflarının farkına varırız ilk. Bu düşünme biçimi yüzünden zaten anı yaşamayıp geçmişi, geleceği seçeriz. Başımıza ne geleceğini bilmediğimizden gelecek kaygısı yaşarız ve geçmiş hep daha güvenilir gelir çünkü alışılmıştır. Vaysha’ya göreyse ikisi de tam bir felaket çünkü onun şimdiyi yaşama imkânı yok. Bizimse üç seçeneğimiz var.
Kör Vaysha, izlediğim kısa filmler arasında en iyilerden biri. Konuya oldukça net değiniyor. Zaten kendisi bir röportajında bu eserinin bir çocuk filmi olduğunu belirtmiş. O yüzden içeriği en iyi anlayanın da çocuklar olduğunu savunuyor. Animasyonu konuya oldukça uygun ve filmi daha da etkileyici hale getiriyor. Yapımcısı Theodore Ushev animasyon konusunda oldukça ünlü bir sanatkâr zaten. Blood Manifest eserinin de animasyonunu kendi kanıyla yapmasıyla bilinir. O filmde de bu filmde de hazırladığı animasyon verilen dersi destekler nitelikte. Senaryo, sesler, animasyon, renkler hepsi bir harmoni içinde izleyiciyi istediği yere sürüklüyor. Bu başarıyla, 2016 yapımı olan bu kısa film Oscar’a aday gösterilmiş.
Kendimizi ve zamanımızı bu kadar ciddiye aldığımız bir devirde şu anımıza karşı bu kadar kör olmamız ironik değil mi?
Her şey dönüp dolaşıp bizim seçimize geliyor. Geçmiş, şimdi, gelecek… Peki, ama hangisini seçeceğiz?
Kaynaklar
https://www.awn.com/animationworld/past-and-future-torment-present-theodore-ushev-s-blind-vaysha
Görsel Kaynaklar
https://www.awn.com/blog/watch-theodore-ushev-talks-oscar-nominated-blind-vaysha-fmx-2017