COVID-19 virüsünün pandemi niteliği kazanmasıyla birlikte hepimizin içinde bulunduğu “gönüllü karantina” sürecinde, sizin de bildiğiniz üzere, sinemalar da birçok işletme gibi geçici olarak kapandı. Hatta bu süre zarfında Rexx ve Atlas gibi bazı tarihi sinemalar temelli kapanma kararı aldı. Bu süreçte sinemaseverlerin yanında olup, onları yeni filmlerle buluşturmaya devam etmek isteyen Başka Sinema, BluTV ile işbirliği yapmaya karar verdi. Seyirciye, karantina dolayısıyla vizyona girememiş olan (veyahut hiç girmeyecek olan) filmleri 19,99 TL karşılığında izleme imkanı sunan Başka Sinema’nın bu projesi kimileri tarafından takdir edilirken, kimileri tarafından kınandı. Ben de bu yazıyla birlikte (iki tarafın da argümanlarını dinledikten sonra), tartışmanın hangi tarafında olduğunuza siz karar verin istedim. Bu işbirliği sinemaların varlığını sürdürmesine yönelik bir tehdit mi? Yoksa tam tersi mi?
Bu tartışmadaki iki taraftan biri, bu uygulamanın sinemaların varlığına zarar vereceği yönünde argümanlara sahip. Bu tarafın savunucusu, Ankara Büyülü Fener Sinemaları’nın sahibi ve SİSAY Derneği’nin (Sinema Salonu Yatırımcıları Derneği) başkanı İrfan Demirkol; zira bu işbirliğine yönelik ilk negatif tepkiyi kendisi verdi. Demirkol, bu konuya dair yaptığı açıklamalarda; bu uygulamanın sinemaların varlığına (ve maddi kazancına) zarar vereceğini, sinemaların kendi salonlarında göstermeyi planladığı filmleri dijital bir platform üzerinden izleyiciye sunan Başka Sinema’nın bu girişiminin birçok sinemanın zararına olduğunu belirtti.
Tartışmanın diğer tarafında ise haliyle Bir Film ve Başka Sinema’nın kurucu ortağı Ersan Çongar bulunmakta. Çongar, Başka Sinema’nın sinemaların aleyhine bir iş yaptıkları iddiasını tamamiyle reddederken; Başka Sinema’nın anlaşmalı olduğu sinemalara, isim vermeden, bu süreçteki kazançlarından belli bir pay vermeyi teklif ettiklerini belirtti. Ersan Çongar’ın dediğine göre, Başka Sinema’nın bu işbirliğindeki yegane amacı, sinemaseverleri bu süreçte sinemasız bırakmamak. En nihayetinde bu, karantina süreci bittiğinde ve sinemalar geri açıldığında sona erecek işbirliği; bu yüzden Çongar’ın tarafı, bunun sinemalara hiçbir zarar sağlamadığını, aksine seyircilerin sinema salonlarını özlemesini sağlayacağını düşünüyor.
Benim fikrimi sorarsanız, Başka Sinema ve BluTV’nin işbirliğinin sinemalara getireceği hatrı sayılır bir zarar yok gibi görünüyor. Bu projeden faydalanacak olan biz, “sinefiller”, zaten sinemada film seyretmenin yerini hiçbir deneyimin tutamayacağının bilincinde olan bir kesimiz. Başka Sinema’nın hitap ettiği seyirci kitlesi belli, dolayısıyla böyle bir uygulamanın sinema salonlarını unutturması gibi bir durum söz konusu bile olamaz diye düşünüyorum.
Not: Aşağıda bulunan kaynakça kısmında, yazıda adı geçen kişilerin konuya dair düşüncelerini belirttiği bir YouTube videosu mevcut. İrfan Demirkol’un ve Ersan Çongar’ın ifadelerini ilk ağızdan dinlemek isterseniz, linkten ilgili videoya erişebilirsiniz.
Kaynakça:
https://www.filmloverss.com/blutv-ile-baska-sinema-evinizin-salonuna-geliyor/