Fransa bayrağındaki üç renk üç farklı anlama gelmektedir. Mavi renk özgürlüğü, beyaz eşitliği, kırmızı kardeşliği temsil etmektedir. Bu renkler bir topluma yaşadıklarını anlatmaya ve bir yönetmenin tüm insanları aynı duygu etrafında toplamasına yeter. Krzysztof Kieslowski’ye göre insanlar din, dil, ırk, bayrak gibi kavramlar etrafına toplanamaz ama bir duygu etrafında çok rahat toplanabilirler. Yönetmenin renk üçlemesinde bir bayrak yerine duygu üzerinden ilerlemesi de bu yüzdendir.
Kieslowski’nin renk üçlemesinin ilk filmi “Üç renk: Mavi”. Filmde Orpheus ve Eurydice efsanesinin izleri görülmektedir. Efsaneye göre Orpheus çok yetenekli bir lir sanatçısıdır ve lirini çaldığında kimse o ezginin büyüsünden kaçamaz. Bir gün Orpheus Eurydice’ye aşık olur ve evlenirler. Evliliklerinden kısa bir süre sonra, Eurydice bir yılan tarafından sokularak ölür. Bu ölüme katlanamayan Orpheus Hades’i liriyle etkileyerek eşini geri getirebileceğini düşünür. Hades ilk defa bir aşkın ezgisini hisseder ve Orpheus’a yol boyunca arkasına dönüp bakmazsa Eurydice’yi hayata döndüreceğini söyler. Yolun sonuna doğru içini kaplayan korkuyla Orpheus arkasına döner, Eurydice ile son kez göz göze gelir ve onu sonsuza dek kaybeder. Bu acıya dayanamadığı görülen Orpheus, kadınlar tarafından öldürülür. Bunu gören periler ise Orpheus’un cesedini gömüp lirini gökyüzüne, özgürlüğün mavisine yerleştirir. Filmde Orpheus çok yetenekli bir besteci olmasına rağmen bunu saklayan ve tüm bestelerini kocasına veren bir kadındır. Julie bir kaza sonucu kızını ve kocasını kaybeder. Ne kadar intiharı düşünse de, yarım kalmış bir beste için hayatını sürdürmeye ve kendini aramaya devam eder.
Kazadan sonra Julie’nin yardımcısı, Julie ağlayamadığı için onun yerine ağladığını söylüyor. Filmde aynı duygunun etrafında toplanıldığı ilk kez burada görünüyor. Julie elini duvara sürterek ise eski benliğinden arınıyor ve geçmişiyle acı bir şekilde vedalaşıyor. Kahramanımızın özgürlükle ilk tanışması da bu sırada gerçekleşiyor.
Julie sık sık bir havuzda yüzüyor. Havuz onun gözyaşlarını saklama biçimi haline geliyor. Her havuza girdiğinde aldığı cenin pozisyonuyla anne karnına dönüşünü sağlıyor, yeniden dünyaya geliyor. Yeni benliğiyle, kimselerin onu tanımayacağı bir anda karşılaşmaya başlıyor.
Özgürlüğün mavi tonunu sonuna kadar hissedeceğiniz bu filme bir şans verin ve Kieslowski’nin imgeleri arasında kaybolun. Bir bayrak altında olamasa bile bir duygu etrafında toplandığınızı hissedeceksiniz. Herkesin Orpheus’un özgürlüğünün mavisinden gelen lirinin sesini kendi içinde duyması dileğiyle…
Kaynakça
