Tunus: Susuz Bırakılmış Baharın Memleketi

Çoğumuz Türk bayrağına benzer bir bayrağa sahip olmasıyla hatırlarız Tunus’u. Ancak son üç sene içinde bu ülke, Arap Baharı diye nitelendirilen hareketlenmelerin başlangıç noktası olarak, uzun yıllar boyunca hatırlanacak başka bir yöne daha sahip oldu. Belki Sidi Bouzid’de kendini yakmaya teşebbüs ederek protestoları başlatan Muhammed Bouazizi bile bu kadar ötesini beklemiyordu.

Mısır’a, Libya’ya, Yemen’e, Suriye’ye ve gizliden de olsa Körfez ülkelerine sıçrayan bu dalga görünürde durmuş gibi. Tabi bunda kimi ülkelerin bu ayaklanmaları kanlı şekilde bastırması, kiminin iç savaşa sürüklenmesi, kiminin de ters etki yaparak bir askeri darbeye maruz kalması da etken oldu.

Ülkeyi 23 yıldan beri yöneten Bin Ali’nin ülkeyi terk etmesi sonrasında yapılan seçimlerde İslami kökenli ve liderliğini İslam dünyasının çok önemli bir entelektüel kişiliği olan Raşid Gannuşi’nin yaptığı bir hareket olan Ennahda %41 oyla kazanan taraf oldu. Ennahda, oldukça uzlaşmacı bir tavır içerisinde bulunarak, Ulusal Kurucu Meclis’teki koalisyonuna iki laik partiyi dâhil etti ve Cumhurbaşkanlığı mevkiine merkez-sol cenahtan Moncef Marzouki’yi atadı. Üstelik yapılacak yeni anayasaya şeriat kurallarının dâhil edilmeyeceğini, devletin laik yapısının korunmak istendiğini belirten Ennahda yetkilileri, böylece başlangıçta Arap Baharı dalgasından etkilenen diğer ülkelere nazaran farklı bir profilde olduğunu gösterdi.

Tunus Cumhurbaşkanı Marzouki

Tunus Cumhurbaşkanı Marzouki

Ancak buna rağmen, Mısır’da olduğu gibi İslami bir hareketin bu şaşırtıcı galibiyetini hazmedemeyenler,  Ennahda’nın ülkeyi İslamlaştırmak ve laik çizgiden uzaklaştırmakla suçluyordu. 1,5 yıl boyunca ufak çapta olan hükümet karşıtı gösteriler, özellikle iki muhalif milletvekilinin öldürülmesi sonrasında geniş çaplara ulaştı ve Ennahda’ya uzlaşmacı çizgisine rağmen geri adım attırmaya zorladı. 21 Eylül 2013’te dörtlü uzlaşma görüşmelerinin başlamasını kararlaştıran Ennahda hükümeti, geçici bir teknokrat hükümetin de kurulmasını kabul etti. Görüşmeler Ekim sonunda başlamış olmasına rağmen, 5 Kasım’da askıya alınma açıklaması geldi.

Ülkede siyasi durum göründüğü üzere çıkmazdayken, Suriye ve Mısır kadar olmasa da toplumda bir kaos havası bulunuyor. Bazı şehirlerde hükümet aleyhine gösteriler tüm şiddetiyle devam ederken, buna karşılık olarak hükümet lehine “darbeye hayır” mitingleri de yapılıyor. Son 15 günde yapılan 4 intihar saldırısından 7 güvenlik görevlisi hayatını kaybetti. Özetle, başlangıçta farklı bir politik süreçle tarihinde yeni bir sayfa açan Tunus, Arap Baharı’nın ters tepen etkisinin şu anlık son mağduru gibi.

Bu mağduriyetse, açıkça “kalitesiz muhalefetten” kaynaklanıyor. Ennahda hükümetinin diyaloğa açık tavırlarına rağmen, gerek İşçi Sendikasının (UGTT) ve Ulusal Kurtuluş Cephesinin provokasyona açık gösterilerindeki ısrarı gerekse Ennahda’nın ne pahasına olursa olsun gitmesi gerektiğine dair açıklamaları, ülkedeki siyasi krizin çözülmesine yönelik hamlelerin havada kalmasına neden oluyor. Özellikle basında kullanılan kışkırtıcı üslup, adeta Mısır’da oluşturulan Temerrüd hareketinin bir benzerini oluşturma çabaları, Arap Baharı’nın doğduğu yere bile henüz bahar getirmediğini gösteriyor.

Ennahda Lideri Raşid Gannuşi

Ennahda Lideri Raşid Gannuşi

Burada Ennahda’nın dengeleyici siyasetinin kötüye kullanılmış olmasından da söz etmek gerek. Bir yanda laik-sol kesimin saldırılarına maruz kalan hükümet, kendilerini yeterince İslami olmamakla suçlayan Selefilerin de sıkıştırmasıyla karşılaşmasına rağmen, onları El Kaide gibi oluşumlara katılarak militanlaşmaktansa siyasi arenaya dahil ederek bir denge gözetmeye çabalıyordu. Ancak tıkanan siyasi görüşmelerle birlikte, bu çabanın sonuç getirmediği belli oldu.

Öte yandan her iki kesime yani hem Ennahda’ya hem de muhalefete karşı olan bir kesimden de söz etmek elzem: Ülkede asıl devrimi yaptıklarını söyleyen gençler. Artık yaşlı adamların siyasetini köhneleşmiş gören ve kendilerinin umursanmadığını düşünen Tunuslu gençler, ülkenin gidişatından belki de en muzdarip kesim diyebiliriz. Nitekim iki taraftan da sözü geçen isimlerin 70 yaşın üzerinde isimler olması (Gannuşi 73, Sipsi 86, Mestiri 88, Ennaceur 79) onların bu serzenişini haklı kılıyor.

Tunus’ta genel durum şimdilik böyleyken, siyasi alanda açmazların gitgide artması, bölgede Arap Baharı’nın başlarda kazananı duran İslami hareketlerin gitgide tasfiye olması akıllara Ennahda’nın da bütün çabalarına rağmen karanlık bir tünele doğru itilmeye çalışıldığını getiriyor. Yine de gençleri daha da fazla dikkate alan, onları siyasi arenaya çağıran bir Ennahda’nın, her ne kadar siyasi güçten mahrum bırakılsa da, ayakta kalacağını ve gerçek bahara getirmeye doğru gideceğini temenni etmek yanlış olmasa gerek.

NOT: Aşağıdaki karikatür aslında (taraf tutmaksızın bakıldığında) bizlere Tunus’un siyasi gidişatından, en azından son bir kaç aydır olup bitenden bizleri haberdar edecek güzel bir örnek. Atlıkarıncada olan isimler, şu anki Tunus siyasetinin belirleyen isimler. Sağ alttaki yaşlı adamlara da dikkat!

Soldan Sağa:  Hoşçakalın! Görüşmek üzere! Elveda! Sıkı durun, bu hepinize elveda olacak.

Soldan Sağa:
(ve atlıkarınca dönmeye devam eder…)                  Hoşçakalın!
Görüşmek üzere!
Elveda!
Sıkı durun, bu hepinize elveda olacak.

 

KAYNAKÇA

http://www.yeniturkiye.org/ihvanin-dususu-ve-nahdanin-gelecegi/yeni-bolge/12014

http://www.aa.com.tr/tr/dunya/244162–tunusta-ulusal-diyalog-gorusmeleri-yeniden-basladi

http://www.mei.edu/content/tunisia-old-guard-shuts-out-youths-behind-revolt?utm_content=buffer537a9&utm_source=buffer&utm_medium=twitter&utm_campaign=Buffer

http://www.tunisia-live.net/2013/11/05/dispute-over-prime-minister-nominee-stops-political-talks/

http://www.timeturk.com/tr/2013/09/21/nahda-hareketi-dortlu-girisimi-kabul-etti.html

http://www.zaman.com.tr/dunya_tunusta-arap-bahari-hukumeti-istifa-ediyor_2143838.html

KARİKATÜR İÇİN

http://www.tunisia-live.net/2013/11/05/tunisias-political-talks-told-through-cartoons/

Leave a Reply