Çarşamba günü AB için kötü ama Türkiye gibi yıllardır tam üyelik için uğraşan ülkeler için güzel birşey oldu; Malta hükümeti para karşılığında , AB ‘ de çalışma ve oturma izni vereceğin açıkladı .Hiç değilse bu yolla nüfusun tamamı değilse de şanslı küçük bir grup Avrupalı olabilecek.
AVRUPA HAYALİ SUYA DÜŞTÜ
Eskilerin bir deyişi vardır ; ” Avrupa toprağı çiğnemek ‘. Eğitimli , kültürlü olmanın , lüksün ve gelişmişliğin göstergesidir Avrupa toprağı çiğnemiş olmak , bir ayrıcalıktır. Belki birazda bu anlayıştır bizi AB ‘ ye üyelik için başvuruda bulunmaya iten. Ancak ne yazık ki , elli dört senedir kapıda bekliyor ya da bekletiliyoruz. Hatırlarsınız geçen ay 2013 yılının AB ilerleme rapor açıklandı.Raporda Türkiye ‘ deki yargı reformu , yeni anayasa çalışmaları , demokratikleşme paketi , barış süreci ve Suriyeli mültecilere yapılan yardımlar övülüyor ve Türkiye’nin Kopenhag kriterlerşne uyumda ilerleme kaydettiği kabul ediliyor. Ancak , Türkiye için yeni bir entegrasyon dönemi açılmasıyla ilgili herhangi bir öneri yer almıyor , bu konu üye ülkelerin insiyatifine bırakılmış görünüyor. Mevcut durum itibariyle , Türkiye ‘nin AB üyeliği ile ilgili umutlu olmak pek de gerçekçi bir yaklaşım olmaz.AB ‘ nin Türkiye ‘nin tam üyeliğine pek de hevesli olmadığı , üyelik için Türkiye’ den daha geç başvuruda bulunmuş , Kopenhag kritelerine Türkiye ‘den daha çok uyduğu tartışılabilecek birçok ülkeyi birliğe dahil edip, Türkiye ‘yi bunca sene bekleterek ve Türkiye’ ye tam üyelikten ziyade özel statü ‘ye yönelmesi konusunda öneride bulunarak daha önce de belli etmişti.
Yıllar içinde , toplum genelinde AB ‘ nin bir Hristiyan birliği olduğu ve üye devletlerin Türkiye hakkındaki önyargıları sebebiyle , tam üyeliğin çok zor olduğu fikri ağır bastı. Bu sebeple , AB üyeliği ülkemiz siuasetinde önemini yitirdi. Her ne kadar Türkiye ‘nin AB üyeliğinin zor ve çok da gerekli olmadığı fikri yaygın olsa da , AB ülkelerinde serbest dolaşım fikri halen pek çok insanı heveslendiren bir olgu olmaya devam ediyor.
SATILIK VATANDAŞLIK
Giden bilir, AB ülkelerine girebilmek zor zannattir; elçilik binasında mekik dokursun , anneannenin kızlık soyadına kadar sorulur ,yetkililere kötü niyetli olmadığını kanıtlamaya çalışırsın. Neyse ki bazılarımız için bu sıkıntı ortadan kalkacak ; dün ,Malta parlementosu , biraz da Avrupa ‘daki ekonomik krizin etkisiyle ,650 bin avroya ( yaklaşık 800 bin TL ) karşılığında , oturma ve çalışma hakkı verilmesiyle igili yasa tasarısını kabul etti.2004 yılında AB üyesi olan Malta ‘ nın , ABD ile de vize serbestliği antlaşması bulunuyor.
Malta , İspanya , Güney Kıbrıs Rum kesimi ve Yunanistan ‘ dan sonra ekonomik açıdan en riskli sayılan üyeler arasında. Tabi kaynakları, tarım ve ağır sanayisi olmayan Malta ‘nın ,GSMH ‘sının % 73 ‘ü kadar borcu var . Maltalı yetkililer, bu yöntemle devlete ek gelir sağlamanın yanı sıra , yatırımcıları adaya çekmeyi hedefliyor.
YOK OLAN BİRLİK
2011 yılından beri süregelen ekonomik kriz zaten , birliği kuzeydeki çalışkan ve güçlü ekonomiler ile güneydeki tembel ve riskli ekonomiler olarak ikiye ayırmıştı.Küreselleşmenin hakim olduğu günümüzde , devletlerin bağımsızlığından şüphe duyarken, Aynı birlikteki ,eşit olması gereken ülkelerin birbirlerine borçlu kalması ve iç işlerinde borçlu oldukları devletler tarafından sıkı kontrol altında tutulması , AB bilincini derinden sarsmıştır.
AB ‘nin 2014 yılında en çok tartışacağı konulardan birinin kaçak göçmenler olacağı tahmin edilirken , herhangi bir sorgulama yapılmaksızın , AB kriterlerini gözetmeksizin ,parası olanın AB vatandaşı olabileceğine pek de aklım yatmıyor.Normal koşullarda ister tatil için gelmiş sıradan bir memur ,isterse yatırım amaçlı orada bulunan petrol zengini bir Ortadoğulu olsun ,gümrük kapılarında saatler kaybederken , insanların muhasebedeki beş dakikalık bir işlemden sonra elini kolunu sallaya sallaya AB ‘ye kalıcı olarak girebilmesi , AB kuralalrının hiçe sayılması ve manasını iyiden iyiye yitirmesinden ziyade , Avrupalı gururuna ağır gelir diye düşünüyorum.
Türkiye ‘nin AB üyeliği ile ilgili umutların tükendiği anda , Malta ‘ nın yasa tasarısıyla hiç değilse 800 bin TL ‘ye sahip olan şanslı azınlığın AB bürokrasisini atlayarak yaşama , servest dolaşım ve çalışma hakkı elde etmesi güzel birşey , her ne kadar AB için pek öyle olmasa da.Anlaşılan önümüzdeki yıllarda Malta sadece turistlik amaçlarla ya da üç aylık hızlandırılmış ingilizce eğitimi için değil , AB vatandaşı olabilmek için de birçok kişinin uğrak yeri olacak.
KAYNAKÇA
www.estanbul.com/sari-kirmizi-elma