Geçen gün arkadaşım Fatih aradı. ‘Alo Fatih.’dedim. Seçimler üzerine konuşurken başladı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetini övmeye. 17000 km bölünmüş yol, 26 tane yeni havalimanı ve daha niceleri, sonunda da ekledi ‘Ben lafa değil, icraata bakarım.’
-Çalıyorlar ama, dedim.
-Çalıyorlar ama çalışıyorlar, hizmetler ortada, dedi.
-Peki Fatih yalan söyleyenden hayır gelir mi? dedim.
-Ne yalanı Ramazan, biz faiz lobisi değiliz, haşhaşi hiç değiliz, sessiz yığınların sesi, kimsesizlerin kimsesiyiz, dedi.
-Anlatacaklarımı sessizce ve etrafında kimse yokmuş gibi dinle o zaman, dedim.
Recep Tayyip ERDOĞAN ve laf-ü güzafları:
*
Benim milletimin dili tektir. Aralık 2010
Ben ne tek dil dedim ne tek din dedim. Mayıs 2011
*
Bedelli askerlik konusunda böyle bir sorumluluğun altına Recep Tayyip Erdoğan olarak girmem. Parası olan var olmayan var. Mart 2011
Bedelli askerlikle ilgili yasayı önümüzdeki günlerde inşallah çıkarmış olacağız. Kasım 2011
*
NATO’nun ne işi var Libya’da? Böyle saçmalık olabilir mi? Şubat 2011
NATO, Libya’nın Libyalılara ait olduğunu tespit ve tescil için oraya girmelidir. Mart 2011
*
Ak Parti hükümeti hiçbir terör örgütüyle masaya oturmaz, müzakere yapmaz. Terör örgütüyle hiçbir zaman masaya oturmadık hiçbir zaman da oturmayacağız. Ağustos 2010
Ada(İmralı) ile görüşme yaptırırız. Bu işlerle görevli olan elemanlarımız vasıtasıyla. Aralık 2012
*
Esad kardeşim… Ağustos 2010
Eyy Esed , biz seni artık tanımıyoruz. Şubat 2013
*
Diyoruz ki, bu sıla hasreti artık bitmelidir, bitsin istiyoruz. Haziran 2012
Sayın Obama’yı aradım ‘ Ülkemdeki huzursuzluğun kaynağı oradadır, sizden gerekeni bekliyorum.’ dedim. Mart 2014
*
Sonunda da ekledim:
-Ben icraata değil, lafa bakarım.
Sena Uysal
Tebrik ederim harika bir yazı olmuş.
Sinem
Tebrik ederim RAMAZAN abicigim :)
melisa
barava