Ukrayna Krizi: Rusya’nın Son İtibar Savaşı

Ukrayna’daki iç savaş ortamı Ortadoğu’da yaşananların gölgesinde kalmış gibi görünse de hız kesmeden devam ediyor. Kasım 2013’te, kaçak Yanukoviç hükümetinin “AB ortaklık anlaşması”nı imzalamayı reddetmesiyle ateşlenen protestolar, Kırım’ın ilhak edilmesiyle devam etti. Bugün ise, doğu bölgeleri Donetsk ve Luhansk bağımsızlığını ilan etmiş durumda.

Yanukoviç’in AB ortaklık anlaşmasını reddetmesi zaten ekonomik durgunluktan, yolsuzluklardan, yandaş kayırmalardan dolayı zor günler geçiren halkın sabrını taşıran son damlaydı. Bu sebepten dolayı başlayan ”Euromaidan” protestoları ciddi şekilde genişleyerek rejime karşı daimi bir direniş üssüne dönüştü. Bu kitleyi oluşturan ahalinin büyük çoğunluğunun ülkenin batısındaki muhalefet partileri tarafından destek gördüğü de  yadsınamaz elbette. Ocak 2014’e kadar protestolar birkaç istisna haricinde şiddet içermeyen tarzda ilerledi fakat Ocak’tan sonra hem aşırı sağ unsurların protestolarda etkinliğini daha da arttırması hem de hükümetin protestolara karşı daha sert tutum sergilemesi, yakıp yıkma olaylarının ve şiddet sarmalının bir başlangıcını oluşturdu. Hal böyle olunca yükselen aşırı sağın bu tutumu eylemliliklerin meşruiyetini sorgulatır hale getirdi. Ülke genelindeki idari kurumların birer birer ele geçirilmesi Yanukoviç ve hükümetinin kaçınılmaz sonunu tetikledi ve Yanukoviç bir gece vakti gizlice bir helikopterle Rusya’ya kaçtı. Bu yaşananlar büyük bir sorun olarak görülebilir, ama ileride yaşananların yanında masum bile kaldıkları su götürmez bir gerçek.

Ukraynada yaşanan bu iç krizden yararlanmak isteyen Rusyanın gözü hemen Kırıma çevrildi. Zaten  Rusya yanlısı hissiyatın ağır bastığı bölgede olası bir ilhak çok daha koukraine_map_region_languagelay olacaktı, nitekim öyle de oldu. Rus ordusunun Sivastopol ve Simferol havaalanlarını ele geçirmesiyle başlayan işgal en sonunda sözde bağımsız Kırımın( tarihsel açıdan Rusya’nın sıcak denizlere inme politikasının en hayati parçası konumunda) oluşmasına neden oldu.

Şu günlerde ise ülkenin doğusunda Rus yanlısı ayrılıkçılar ile Ukrayna hükümeti bir savaş durumunda. Rusya her ne kadar ayrılıkçılara  yardım ettiğini reddetse de bütün dünya bu söylemin bayatlamış bir yalan olduğunu çok iyi biliyor. Keza Eylül ayının başında Rus ordusunun Donetsk’e çıkarma yapması bu savı çürütmüş durumda. Rusya bu saldırgan tutumunu kendi deyimiyle ” Rusça konuşan doğu Ukrayna halkını korumak ” olarak  tanımlıyor, bahsedilen bölge neredeyse Ukrayna’nın bütün doğusu . Şu anda Rusya’nın Ukrayna’nın doğusunda  istediği, Kırımda yaptığını tekrar yapabilmek fakat gerek bölgenin büyüklüğü, gerekse AB ülkeleri ve ABD’nin Rusya’ya karşı uyguladığı yaptırımlar bu işin o kadar da kolay olmayacağını gösteriyor.” Durumu çözüme götürecek tek adımsa Ukrayna siyasetinin yerli aktörleri arasında kalıcı bir ateşkes sağlanması, bu sayede devletin yasal ve anayasal temellerini yıkma aşamasından, siyasi diyalog aşamasına geçilebilsin” (Sergey Tolstoy)

Peki Rusya’nın son yıllardaki saldırgan politik duruşunun asıl nedeni ne?

Sovyetlerin yıkılmasıyla Rusya, beraberindeki uydu ülkeler üzerindeki etkisini yavaş yavaş kaybetti. Giderek batı siyasetine entegre olan eski doğu bloğu ülkeleri, batı siyasetinin kamuoyunda yarattığı meşruiyeti arttırırken Rusya’yı yalnızlaştırdı. Bugün Ukrayna’da yaşanan krizin nedeni Rusya’nın itibarını tekrar geri kazanma savaşıdır. Oluşan gerilimden yeni bir soğuk savaş çıkmayacak. Zaten günümüz küresel ekonomik yapısı buna izin verecek durumda değil. Rusya’nın Avrupa’nın enerji ihtiyacının büyük bir kısmını karşılıyor olması da karşılıklı yaptırımların sürekliliğinin olmayacağını bize gösteriyor.

Bölge hakkında objektif haber almak içinhttps://news.vice.com/topic/ukraine

Leave a Reply