Kuban, Bayern Münich, Zalgiris ve son olarak CSKA. Galatasaray’ın iyi bir oyun planına sahip olup, bu planı sahaya yansıttığı üst üste dördüncü maç ve bu dört maçın hepsinde istediğini alan bir Galatasaray var. Ergin Ataman, İstanbul’da oynanan ilk karşılaşmada CSKA’nın fiziksel üstünlüğüne karşılık oyunu kısa oyuncularının yaratıcılığı üzerine kurmuştu . ”Small Ball” diye adlandırdığımız 4 kısa + 1 mobil uzun kurgusu ile maçı son topa kadar götürmüş ama kazanmayı başaramamıştı. Bugün özelinde de Galatasaray için benzer bir oyun planına sahip olduğunu söyleyebiliriz. Erceg – Macvan ile birlikte çift 4 numara sistemi ve bu iki uzunun stretch olması Galatasaray’ın saha paylaşımı açısından büyük önem taşıyordu. Çünkü Galatasaray Macvan ve Erceg ile double screen düzeninde kısa oyuncunun dip çizgiden kat yapıp pası alması üzerinden iyi bir spacing yaptı . Bu iyi saha paylaşımının ödülünü de Erceg’in epik performansı ile aldı. Tabii bu performansın kısa oyuncuların performansı ile doğru orantılı olduğunu da söylemek gerekiyor. Galatasaray’ın takım halinde yaptığı 17 asist’in 8’inde Arroyo imzası var. Skor yönünden kısır bir gün geçiren Arroyo’nun takımı beslemeye yönelmesi ve Aaron Jackson’ın topa baskı yaptığı anlarda sürekli frene basarak oyunu kontrol etmesi Galatasaray’ı maçın içinde tutan bir başka faktör oldu.
Galatasaray’ın işin hücum kısmında iyi bir alan paylaşımı yaptığını ve dip çizgiden kat yapan kısanın pası alması üzerinden dönen setlerden bahsettik. Bu bağlamda Ergin Ataman’ın Erceg için hazırlamış olduğu sete bir göz atmak istiyorum;
Markoishvili’nin dip çizgiden Erceg’in perdesi ile sol forvete geldiğini görüyoruz. Burada Arroyo ile pas alışverişi yaptıktan sonra kat’a başladığı noktaya tekrar dönüyor ve perdeden sonra sağ forvete geçen Erceg’e perdeyi yapıyor ve Erceg sol dip köşede boş üçlüğü gönderiyor. CSKA’nın savunma dengesinin bozulduğu güzel bir hücumdu.
Galatasaray’ın ikinci çeyreğin sonlarına doğru üç uzunlu ( Erceg – Macvan – Furkan) eşleşmeli alan savunmasına döndüğünü gördük. Buradaki amaç Khryapa – Hines – Kaun gibi üç tane fizikli uzun ile sahada yer alan CSKA’yı top kaybına zorlamaktı. Ancak savunma yönünden bu konuda başarılı olunmasa da hücumda yine iyi bir alan paylaşımı yapıldığını görmek mümkündü. Bu bağlamda Arroyo – Furkan arasında oynanan bir ikili oyuna göz atalım;
Sağ forvette oynanan bir ikili oyun sonrasında Arroyo ikili sıkıştırmaya rağmen topu Furkan’a geçiriyor. Furkan’ın bu sezon repertuarına eklediği devrildikten sonra köşedeki şutörü bulma yetisini ortaya koyabileceği bir pozisyon olmasına rağmen potaya giderek faul aldırdı. Ancak görüldüğü üzere gelen yardım savunmaları nedeniyle sol dip köşedeki Erceg ve tepede yer alan Macvan için uygun pas açıları var. Saha içi yerleşimin iyi yapıldığı bir başka hücum da böyleydi.
Galatasaray maç boyunca CSKA’nın yaptıklarına karşılık verdi. Bunlardan biri de alan savunmasıydı. 2 – 3 zone savunmanın olduğu anlarda serbest atış noktasına Erceg’i bekçi olarak diken Galatasaray onun üzerinden top dolaşımını yaptı ve Macvan’ın perdelerini kullanarak sonuca gitme eğilimi gösterdi. Bununla bağlantılı olan bir pozisyon ise şu şekilde;
Arroyo, Erceg ile pas alış verişini yaptıktan sonra topu sağ forvete doğru sürüyor. Bu noktada Macvan sağ forvete perdeye geliyor ve savunma dengesini bozuyor. Erceg’in serbest atış noktasından boş tarafa doğru sızdığını görmek mümkün. Arroyo da kendisini unutturan Erceg’e asisti yapmaktan çekinmiyor.
Macvan’ın ikili oyun konusundaki başarısından bahsetmek gerekiyor. Stretch bir uzun olduğu için istikrarlı olmasa da screen’den sonra yay gerisine açılıp şutunu kullanması ve screen’den sonra hızlı bir şekilde içeriye devrilmesi, üzerinde durulması gereken noktalar. Bu noktada screen’den sonra içeri devrildiği bir hücum şu şekilde;
Yine sağ forvette oynanan bir Arroyo – Macvan oyunu. Macvan içeri devriliyor ve Arroyo pası Macvan’a geçiriyor. Furkan için söylediğimiz devrildikten sonra uzunu bulma işini burada Macvan yapıyor ve Sinan’a pası çıkarıyor. Sinan boş bir atış yakalıyor ama isabeti sağlayamıyor. Yine savunma dengesinin bozulduğu, doğru oynanmış bir hücum.
İşin hücum kısmında sahaya istediğini yansıtan bir Galatasaray vardı. Keza savunma açısından da iyi bir gün geçirdiğini söyleyebiliriz Galatasaray için. İlk maçın aksine Krstic – Hines – Kaun uzun üçlüsü karşısında iyi bir savunma yaptı diyebiliriz. Ancak CSKA Moskova’nın sürekli olarak ters eşleşmeleri kovaladığını da söylemek gerekiyor. Maçın ilk periyodunda oynadıkları bir oyunu göz atalım;
Sonny Weems’in dip çizgiden sol forvete kat edip topla buluştuğu pozisyonda perdeyi yapan Krstic tepeye çıkarken Khryapa alçak post’ta pozisyon alıyor. Burada Weems’in iki pas opsiyonu bulunmakta; Krstic’in orta mesafe şutu veya Khryapa’nın low post oyunu. Burada Weems Khryapa’nın alçak post oyununu tercih ediyor ve sayıyı buluyor CSKA.
Maç boyunca Khryapa ve Weems üzerinde iyi bir savunma yapan Galatasaray izledik. Özellikle top kaybı sayısının az olması Weems gibi açık alanı seven bir oyuncuya şans vermedi. Her ne kadar uzatma periyodunda Galatasaray’a sıkıntı yaratsa da bunu biraz da Hairston’ın yorgunluğuna bağlıyorum. Kısacası Galatasaray iyi hazırlandığı bir maçta istediği sonucu alarak çeyrek final kapısını biraz daha araladı. Uzatma bölümünü hesaba katmazsak Galatasaray’ın maçı kazanması için gereken 65-75 sayı aralığında biten bir maç oldu. Ergin Ataman ve ekibinin son bir kez daha iyi bir oyun planına ihtiyacı var. Sonrası çeyrek final…