Bisiklet dünyasının, en şanlı organizasyonu olan Le Tour de France, 1903’ten beri 103. kez koşulmaya hazırlanıyor. 2 Temmuz günü başlayacak ve Mont Saint-Michel’den Paris’e uzanacak bu nefes kesici 3 hafta boyunca; kan, ter ve gözyaşı dolu müthiş bir mücadeleye tanıklık edeceğiz. Bu üç haftanın sonunda yüzlerce isimin arasından sadece tek bir kişi Paris’te sırtında sarı mayo ile bisikletin en prestijli noktalarından birine ulaşmış olacak.
Parkura ve takvime bakmamız gerekirse, 2 Temmuz’da start alacak olan turda 11 Temmuz ve 19 Temmuz tarihlerinde olmak üzere alıştığımız gibi iki dinlenme günü olacak. Ayrıca 2. ve 3. haftada olmak üzere iki zorlu bireysel zamana karşı etabı koşulacak. 15 Temmuzdaki 37.5 kilometre uzunluğundaki ilk zamana karşı etabında (13. etap) yarışçıları inişli çıkışlı bir parkur bekliyor olacak. Esas zorlu olan ve Tour’un bu seneki kaderinde belirleyici rol oynayacak diğer zamana karşı etabı (18. etap) ise 21 Temmuzda geçilecek ve 17 kilometre uzunluğundaki parkurda eğim zaman zaman %9’ları bulacak.
Bu seneki kritik etapların bir diğeri de 14 Temmuzda koşulacak, efsanevi Mount Ventoux tırmanışıyla sonlanacak olan 12. etap olacak. Bu senenin en büyük favorisi ve geçen senenin Genel Klasman şampiyonu Chris Froome’un 14. etabın kendisinin en büyük odak noktalarından biri olacağını söylemesi de bu etabın ne kadar kritik ve tarihsel önem arz eden bir etap olduğunu gösteriyor diye düşünüyorum. Bu noktada Fransızların gelenekselleşmiş kendi topraklarında en görkemli tırmanışı kazanma istekleri yine kendini gösterecek ve muhtemel bir Fransız solo kaçışı ve etap galibiyeti izleyeceğiz.Bu etapların yanı sıra hiç şüphesiz ki son hafta koşulacak 17, 19 ve 20. etaplar 24 Temmuzda sarı mayoyu giyecek olan ismi belirlemede çok kritik rol oynayacaklar.
Mutlu sona ulaşmak için verilecek mücadelede ise, Team SKY’ın generali Froome, geçen sene kazandığı sarı mayosunu korumaya çalışırken geçen senenin ikincisi Nairo Quintana dağlardaki patlayıcılığıyla Froome başta olmak üzere diğer rakiplerini geride bırakmaya çalışacaktır. Artık emekliliğe adım adım ilerleyen Alberto Contador ise bu seneki Tour’da artık son kurşununu sıkacak ve bisiklete en büyük zaferle veda edebilmek için her zamanki gibi taktik zekasını dağlardaki tecrübesiyle birleştirecektir.Çok formda bir Giro geçiren Tom Dumoulin’in ise Genel Klasman’ı fazla bir hedef olarak görüp, sarı mayoyu birkaç etap taşıyabilmek için mücadele etmesini olası görüyorum. Bunun yanında yeşil mayo klasmanında ise Froome’a benzer şekilde Peter Sagan, geçen sene kazandığı unvanını korumaya çalışırken; Giro’da inanılmaz performanslar sergileyen çok forma iki isim Marcel Kittel ve Andre Greipel onun bu yoldaki en büyük rakipleri olacak gibi görünüyor. Sprintin eski süperstarı Mark Cavendish’in ise yeni takımı Team Dimension Data ile eski günlerine selam niteliğinde 1-2 etap zaferi kovalaması muhtemel görünüyor fakat az önce saydığımız isimlerin yanında şansı çok daha az. Dağların kralı, Polka-dot mayoda ise Froome’un geçen sene yaptığı gibi Genel Klasman kazananının galip gelmesi olası görünüyor iken, artık klasikleşmiş bir şekilde Joaquim Rodriguez’in de bu mayo için önemli bir isim olduğunu söylemeliyim.
Tour tüm ihtişamıyla bir yıl süren özlemimize noktayı koyarken, bize de bisikletin şölen zamanı tadında geçecek olan 3 üç haftayı keyifle izlemek ve her sene olduğu gibi bir kez daha tarihin yazılışına tanıklık etmek kalıyor.
Orhan
Merhaba Sena’cım, aslında en son etabıda takip ettikten sonra yazacaktım ama çok geç olur diye şimdiden yazayım dedim. Öncelikle teşekkürler sayende etkinlik tarihlerini öğrenip mümkün olduğu kadar takip etme olanağım oldu. Ay sonuna kadarda takip etmeye çalışacağım. Zaman zaman bu sayfana bakıyorum, bu sefer tam zamanında gördüm ve sayende takip etme olanağını yakaladım. Genelde böyle organizasyonlardan pek haberdar olamıyorum. Senden ricam, eğer mümkün olursa, basketbol da dahil böyle organizasyonlar olursa mail adresime bilgi gönderebilirmisin. Tekrar teşekkürler, yazmaya devam, kendine iyi bak, görüşmek üzere.