NBA’ de normal sezonu geride bırakmış durumdayız. All Star’ıyla, seyir zevki yüksek maçları ve kavgalarıyla gündemden düşmeyen bir sezondu 2010-2011 sezonu. Takımlar temelde play-off’a kalmayı hedeflerken, bazı takımlar sezon ortasında işler iyi gitmeyince gelecek yıla yatırım yapmaya bazıları ise play-off’larda bir adım öteye geçmek için kadrolarını güçlendirme yoluna gittiler. Utah Jazz gibi bazı takımlar dağılma sürecine girerken, Chicago Bulls gibi geçtiğimiz sezonları parlak geçirmeyen takımlar üst sıralarda yerlerini aldılar. Ama bir gerçektir ki NBA’de çok parlak ve genç yıldızların süper star olma yolunda adım attıkları bir sezonu geride bıraktık.
Sezonun en parlak takımı başlarda San Antonio Spurs gibi görünse de sezonun geç açılan lider takımı Chicago Bulls oldu. Bunun temel nedeni Sun Antonio’nun kadrosunun daha yaşlı oyunculardan oluşması buna karşın Chicago’nun kadrosunun genç olmasıydı. Genç ve yeni kurulan kadro sezon ortasına yani All-Star arasına kadar adaptasyon sürecini atlattı ve tabir yerindeyse sezonun ikinci yarısında gaza bastı. Şöyle ki Chicago son 10 maçının dokuzunu kazanırken, liderlikteki rakibi Spurs son 10 maçının sadece 4’ünü kazanabildi, böylece sezon liderliğini ve olası final eşleşmesinde saha avantajını Bulls’a devretti.
Konferans olarak incelediğimde bu sezon doğuda benim en çok dikkatimi çeken takım Chicago’ydu. Çünkü bu takım Rose’un etrafına güçlü isimler katarak takım ruhu ve iyi oyunu çok iyi bir şekilde harmanladı burada en büyük başarı bence takım lideri Rose ve antrenör Tom Thibodeau’ ya ait. Bu takım belki sezonu lider bitirdi ama şampiyonluk yolunda karşısında önemli ve ağır engeller olacaktır. Bire bir takım analizinde birçok takımdan geride olsa da oyunda önde olan bir takım. Şampiyonluk bu sezon zor görünse de seneye çok daha güçlü geleceklerdir. Miami Heat ise benim doğudan final için en güçlü gördüğüm aday. Nedeni ise Heat’in takım oyununda geride olsa da zor zamanlarda liderliği ele alacak birçok silahının olması. Gerçi bu durum “iki cambaz bir ipte oynamaz” sözünden gelen anlamla takım içinde sorunlara yol açabilir ama ben Wade ve Lebron’un sorumluluk alma konusunda sorun yaratacaklarını çok düşünmüyorum. Bu bağlamda adaptasyon sürecinde sona gelen ve ağır toplarının sayısı biraz daha fazla olan Heat’in doğuda bir adım daha önde olacağını düşünüyorum. Doğunun 3. takımı Boston Celtics’e gelince, Celtics bu sezon beklenin altında bir performans sergiledi bana göre, elindeki yıldızları daha iyi değerlendirebilirdi. Sezon ortasında Perkins takasıyla takımdaki huzuru bozsalar da yine de yıldızlarıyla ayakta kalıp 3. olabildi Celtics. Batıda Lakers ne ise doğuda da Celtics odur ve zirveyi hep zorlar, final adayıdır benim gözümde de ama Miami Heat’e göre bir adım geride Bulls ile aynı seviyede bir yerlerde. Doğunun 4. takımı Orlando Magic’e gelince sezon ortası yapılan Hidayet ve Richardson takaslarından sonra toparlanan Magic son maçlara kadar iyi performans sergileyip üst sıralara geldi. Ama bana göre Orlando Magic’de bir şeyler eksik çünkü takım güçlü görünse de maç esnasında bir şeyler oluyor ve yanlış tercihlerle takım zorlu takımlara karşı kaybediyor. Bu durum Magic’e play-off’larda da kaybettiren unsur olabilir. Ama ilk turda Magic dâhil ilk dört takımın da ilk turu geçeceğini düşünüyorum.
Doğuda 5. takım Atlanta olurken, 6. takım New York, 7 ve 8. takımlar Philadelphia ve Indiana Pacers oldular. Atlanta Hawks sezon boyunca kadrosuna ters orantılı şekilde kötü oyun sergiledi. Çok zevksiz ve vasat oyun sergileyen Hawks, Orlando karşısında bu oyunuyla çok direnemez diye düşünüyorum. New York Knicks’e gelince onlarla Boston arasındaki seri çok zevkli ve çekişmeli geçecektir. Sezon ortasında yapılan Melo ve Billups takasından sonra Amare biraz daha performans ortaya koydu ve takımı 6. lığa taşıdılar. Play-off tecrübesi olan bu oyuncular ve Knicks bence Boston’u doğu eşleşmelerinde en çok zorlayacak takım olacak. Philadelphia’yı incelersek, takım olarak sert olan ve Iguodala önderliğinde hareket eden 76ers Miami karşısında direnme konusunda zorlanacaktır. Bence bu seri 4-1’le biter gibi geliyor. Son olarak Indiana-Chicago serisine göz atarsak, burada da Chicago ağır basacaktır ve seriyi alacaktır. Bence bu seride, Chicago’nun normal sezon maçlarının 4 te birinden fazlasını aldığını düşünürsek, sonuç olarak 4-1 biter diye düşünüyorum. Sonuçta doğu konferansı batıya göre ilk turda sonuçlar hakkında daha kolay tahmin yürütülebilecek bir konferans. Bence ilk dört takım çok zorlanmadan ilk turu geçecektir. Umarım doğudaki mücadele çok çekişmeli ve biz izleyiciler açısından eğlenceli geçer. Bir sonraki yazımda yazı dizisinin ikinci bölümü olan batı konferansı analizi ile sizlerle olacağım.