Geçtiğimiz hafta sonu oynanan Norwich ve bir önceki hafta oynanan West Bromwich Albion maçları şampiyonluk hesaplarına yavaştan başlamış olan Arsenal kulubü için hiç de iyi geçmedi ve büyük ihtimalle Arsene Wenger bu maçlardaki puan kayıplarından daha çok Alexis Sanchez ve özellikle de Francis Coquelin’in sakatlanmasına üzülmüştür.
Bu yazıda; Alexis Sanchez’in sakatlanmasının Arsenal’ı nasıl etkileyeceğinden daha çok Coquelin’in Arsenal için öneminden ve eksikliğinin sahaya nasıl yansıyacağından bahsetmek istiyorum. Sanchez’in Arsenal için çok değerli bir oyuncu olduğu ve onsuz gol yollarında büyük problemler yaşanılacağı çok bariz. Bu tespiti yapabilmek için sadece Arsenal maçlarının skor tabelelarına bakmak daha yeterli. Fakat Coquelin isminin bu takımın görünmez kahramanı olduğunu ve hatta eksikliğinin Sanchez’in eksikliğinden bile daha çok hissedilebileceğini düşünüyorum.
Coquelin, West Brom maçın ilk yarısında girdiği bir ikili mücadelede sonucunda sakatlanmış ve oyunu yarıda bırakmak zorunda kalmıştı. Geçtiğimiz günlerde de Fransız orta saha oyuncusunun 2-3 ay gibi futbol için uzun bir süre zarfında sahalardan uzak kalacağı açıklandı. Bu, yavaş yavaş rayına oturmuş Arsenal takımı için oldukça kötü bir haber. Çünkü Coquelin, mevcut Arsenal kadrosundaki belki de en alternatifsiz oyuncu.
Arsenal, Patrick Viera’dan beri güvenecebileceği bir defansif orta saha oyuncusunun yokluğunu yıllarca hissetti. Bu zaman aralığında Emirates’ten Alex Song, Abou Diaby gibi kaliteli oyuncular gelip geçmiş olsa da sürekliliği yakalayan pek olmadı ta ki geçen sezonun devre arasında kiralık olarak Charlton’da oynayan Coquelin’in Wenger tarafında kadroya çağırılmasına kadar. Aslına bakarsak Arsene Wenger’in geçen sezonun ortasında Coquelin’i kiradan Arsenal’a geri döndürmesinin sebebi; ondaki büyük ışığı görmesinden daha çok orta saha mevkisinde ard arda yaşanılan sakatlıklardı. Fakat Couqelin geçen sezonki performasıyla Wenger’i dahi şaşırttı ve beklentilerin üzerinde bir performans koydu. Arsenal’ın 2014-2015 sezonunun ikinci yarısındaki başarılı perfomansının kilit parçalardan biri oldu. Peki Couqelin gibi bir oyuncuyu bu kadar vazgeçilmez yapan ne?
Öncelikle belirtmek gerekir ki; Arsenal son dönemlerde futbol anlayışını kısmen de olsa değiştirdi. Hücumu, oyuna sürekli hakim olmayı kimi zamanlar skordan daha çok önemseyen Arsenal, geçmişe nazaran kontrol futbolu oynamada çok daha başarılı. Artık zor bir deplasmanda oyunu daha geride kabul eden ya da 1-0’ı bulunca daha rölantide oynayan bir Arsenal ile karşılaşmamız mümkün. Bu oyun planını başarılı bir şekilde uygulayabilmenin temel şartlarından biri de sağlam, güçlü, pes etmeyen, savaşçı bir orta saha. İşte Wenger’in planındaki eksik parçayı tamamlayan isim Couqelin oldu. Top çalma, ikili mücadele kazanma gibi istatistiksel veri sıralamarında Couqelin ismiyle sıklıkla karşılaşmamız da bunun bir kanıtı.
Peki şimdi ne olacak? Bir oyuncu bir futbol takımının kaderini bu kadar etkileyebilir mi? Evet, etkileyebilir. Yukarıda da bahsettiğim gibi Couqelin bu takım için çok değerli bir oyuncu ve Wenger’in mevcut Arsenal kadrosundaki oyunculardan bu performansa yakın bir performans çok ama çok zor gözüküyor. Ayrıca hatırlamak isterim ki; tamamen aynı mevki oyuncuları olmasalar da mevcut Arsenal kadrosunda Coquelin’e alternatif olabilecek Wilshere, Arteta ve Rosicky gibi isimlerin de sakatlıkları bulunuyor. Ayrıca bu yazıya yazarken Cazorla’nın da sakatlandığı ve birkaç ay forma giyemeyeceği haberine rastladım. Bu demek oluyor ki; eğer Arsene Wenger yönetimindeki Arsenal “o sene bu sene” sloganını canlı tutmak istiyorsa ocak ayına kadar sahada iyi oyuna bakmaksızın sonuç almaya çalışmalı ve bu süreçte zirve mücadelesinin uzağında kalmamanın hesaplarını yapmalı. Eklemek istediğim son bir nokta ise -belki de haddimi aşarak- Wenger ile ilgili olacak. Yıllardır bu takımda bariz bir defansif orta saha eksikliği olmasına rağmen Wenger’in bu mevkiye transfer düşünmemesi oldukça ilginç. Evet, Coquelin ekstra şeyler yaparak Wenger’in işine gerçekten çok kolaylaştırdı fakat benim düşünceme göre yaz transfer döneminde bu mevkiye kaliteli bir oyuncu alınması gerekiyordu. Coquelin geçtiğimiz baharda çok iyi işler yapmış olabilir fakat unutmamak gerekiyor ki daha bir yıl önce bu oyuncu Championship’te mücadele ediyordu. Coquelin’in bıraktığı yerden bu sezon da devam etmesi Wenger’in doğru bir “transfersizlik” politikası izlediğini göstermez ve üzülerek söylemek istiyorum ki Le Professeur’ün işi hiç de kolay olmayacak.