Uyuşturucu Bağımlılığından Nakavt Canavarına: Anthony Joshua
Muhammed Ali’ye benzetilen ve onu geçebileceği söylenen Joshua, Nijeryalı anne ile Nijerya ve İrlanda asıllı bir İngiliz babadan 15 Ekim 1989 yılında Watford’da doğdu. Ailesinin maddi durumu iyi olmadığı için yaklaşık 23 yaşına kadar oto tamirhanesinde ve inşaatlarda çalıştı. 2012 yılı olimpiyatlarında altın madalyanın sahibi oldu. 2013 yılında profesyonel boks kariyerine adım attıktan sonra 2016 yılında Dünya Ağır Sıklet boks şampiyonluğuna uzandı. Hem olimpiyat altın madalya sahibi hem de Dünya Ağır Sıklet boks şampiyonluğu apoletini bulunduran ikinci İngiliz boksör olarak tarihe geçti. Şu ana kadar çıktığı 18 müsabakanın 18’inde de rakiplerini nakavtla mağlup etti. 13. maçının sonunda WBC federasyonunun altın kemerinin sahibi olduktan sonra 16. maçı sonunda da IBF federasyonu altın kemerinin sahibi oldu. 29 Nisan’da 19. maçında IBO federasyonuna ait olan 3. altın kemerini elde etmek için süper star Rus Wladimir Klitschko’nun karşısına çıkacak.
Anthony Joshua için dönüm noktası kimilerine göre 2012 yılında kazandığı olimpiyat madalyası kimilerine göre de 5 Ekim 2013 yılındaki ilk profesyonel maçı olsa da 2007 yılında kuzeninin arkadaşı olan ünlü boksör Ben Lleyemi ile tanışması hayatının en önemli dönüm noktası oldu. 2007 yılından itibaren amatör boksla ilgilenmeye başladı ve Ben Lleyemi gibi ünlü bir boksör olmaya karar verdi. Ancak 16 yaşından sonra sokak kavgalarına karışması ve uyuşturucu problemleriyle uğraşması kariyerinin başında tökezlemesine sebep oldu. Son olarak 2010 yılında, 20 yaşında iken, arabasında esrar ile yakalandı ve 1 yıl süresince alt yaş kategorilerinde mücadele ettiği İngiliz boks milli takımından uzaklaştırıldı. Bu sürede Finchley amatör boks kulübü ona sahip çıktı ve o da boks sayesinde kötü günlerini geride bırakıp kısa süredeki geri dönüşü ile 2012 yılında ülkesine olimpiyatlarda madalya kazandırdı. İlginçtir ki madalya sahibi olmasına rağmen yaklaşık 6 ay daha inşaatlarda çalışmaya devam etti ta ki 2013 yılında profesyonel boksa adım atana kadar. Boks sayesinde kurtulduğu o bataktan birçok şey öğrenmişti. Kendisini bağımlılıktan kurtaran boksa çok şey borçluydu ve ömrü boyunca bu spora hayatının bir köşesinde mutlaka yer ayıracaktı.
Anthony Joshua’nın boksta bu denli başarılı olmasında onu çok severek yapmasının yanı sıra diğer spor branşlarına olan ilgisi ve başarısı da önemli rol oynamakta. 2007 yılına kadar futbol ve atletizm alanlarındaki yetenekleriyle çevresindekilerin dikkatini çekmişti. Hatta 15 yaşında iken katıldığı 100 metre yarışını 11 saniye civarında tamamlayarak çevresindekilere gelecekte çok iyi bir sprinter olacağını hissettirmişti. Atletizm ve futboldan öğrendiği sürati ve çevikliğinin yanı sıra satranca olan ilgisi de boks taktiklerini geliştirmesinde yardımcı olmaktadır. Kendi ifadesiyle, “satranç tahtası ve ring birbirine benzer ikisinde de mücadele ederken rakibinden iki hamle önce düşünmek zorundasın.”
Maçın Öyküsü
29 Nisan’da Londra’da WBA, IBF ve IBO dünya ağır sıklet şampiyonluğu için ringe çıkacak olan Anthony Joshua ve Wladimir Klitschko’nun dev mücadelesi çoğu boks sever tarafından sadece 2017’nin değil 2000’li yılların en büyük maçı olarak görülüyor. Wembley Stadyumunda gerçekleşecek olan mücadele öncesi satışa sunulan 80 bin biletin tamamı şimdiden tükenirken, konu hakkında bir açıklama yapan Matchroom’un patronu Eddie Hearn, Wembley Stadyum yönetimiyle temas halinde olduklarını ve kapasitenin 90 bine çıkarılması için başvurduklarını açıkladı. Kapasitenin 90 bine çıkarılması halinde mücadele Britanya boks tarihinin en fazla seyirciyle düzenlenen boks maçı olarak da tarihe geçecek. Maçın Türkiye’deki yayın haklarının sahibi henüz netlik kazanmasa da karşılaşmanın Ntvspor veya Tv8,5’ta yayınlanması bekleniyor. Acaba Anthony Joshua nakavt serisini süper star Vilademir karşısında da sürdürüp 19. maçından 19. nakavtını alabilecek mi?
Kaynakça
http://www.telegraph.co.uk/boxing/2016/04/06/the-making-of-anthony-joshua/
http://uk.complex.com/sports/2015/06/10-things-anthony-joshua/