Diaspora yazı dizisi kaldığı yerden devam ediyor. Dizinin ilk yazısı için tıklayınız.


Ermeni Diasporası’nın dünya üzerindeki dağılışı (Kaynak: en.wikipedia.org)

Ermeni Diasporası, diaspora kavramının tanımı yapılırken başvurulan en eski diasporalardan bir tanesidir. Ermeniler yaklaşık 1700 yıldır anavatanlarından başka bölgelere göç hareketleri gerçekleştirmektedirler. 20. yüzyıl öncesinde farklı imparatorlukların zorunlu göçlerine tabi tutulan, yaşadıkları bölgeleri işgal eden kuvvetlerden kaçan, ticaret yollarına ailelerini temsilen gönderilen veya daha iyi eğitim olanaklarına kavuşmak isteyen Ermeniler anavatanlarından ayrılarak bir diaspora meydana getirdiler. 20. yüzyıldan itibaren Ermenilerin diaspora oluşturmalarındaki en temel faktör ise 1915 Olayları oldu.

Bugünkü Ermenistan sınırları (Kaynak: nationsonline.org)

Dünya üzerindeki Ermenilerin yarısı bugün Ermenistan sınırları dışında, diaspora olarak yaşamını sürdürüyor. Bugün Ermenistan olarak adlandırılan ülke, aslında Ermeni milletinin anavatan olarak nitelendirdiği bölgenin sadece bir parçasını oluşturuyor. Ermenilerin tarihi anavatan olarak tanımladığı bölge, bugünkü Türkiye’nin doğusunu ve Azerbaycan sınırları içerisindeki bir kısım toprakları da içeriyor. Buna ek olarak, bugün kendisini diaspora olarak nitelendiren Ermenilerin birçoğunun kökeni Türkiye’nin güneyi, Suriye ve İran’a dayanıyor.

Osmanlı Devleti dönemi Ermeni Diasporası’nın bugünkü hâline bürünmesinde önemli bir zamanı teşkil ediyor. Osmanlı’daki millet sistemi gereği Ermeni Kilisesi’nin siyasi gücü etrafında toplanan Ermeniler, iyi eğitim almaya odaklanarak toplumdaki yerlerini sağlamlaştırdılar. Önceleri Ermeni okullarında veya Protestan misyonerlerin faaliyetleriyle eğitim alsalar da sonraları Batı tarzı eğitime yöneldiler. 1915 Olayları öncesinde Ermeni kimliğini temsil eden en belirgin özellik; doktor, öğretmen ve hemşirelerin yetişmesine vesile olan gelişmiş eğitim sistemiydi.

Osmanlı idaresi altındaki Ermeniler, 1915 Olayları sonrasında önceki diaspora oluşumlarını besleyecek bir dağılma sürecine girdiler. Ermenilerin psikolojik olarak yaşamları tehlikeye giren bir toplum olma içgüdüsü, kimliklerini oluşturan bir başka özellik olarak öne çıktı. Sürekli tehdit altında hisseden bir toplum hâlini aldılar. Avrupa’da ve Amerika’da bulunan Ermeni Diasporası’nın neredeyse tamamı bu toplu travmadan etkilendi. Hayatta kalanlar hayatlarını kaybettikleri yakınları için daha fazla çalışmaya adadılar. Ayrıca diasporanın yeni jenerasyonu, eski jenerasyonlarla birlikte 1915 Olayları’nın dünya üzerinde soykırım olarak tanınması için siyasi çaba göstermeye ve Osmanlı’nın devamı olarak gördükleri Türkiye’ye nefret hisleriyle bakmaya büyük ölçüde devam etti.

Kaynak: armenia.com.au

Şu anda diaspora olarak adlandırılan Ermenilerin önemli bir kısmı Ermenistan devletiyle olan bağlarıyla ilgilenmeyen bir tavır benimsedi. Diasporadaki Ermenilerin bazıları kendilerinin evi olarak gördükleri ve Ermenistan sınırları içinde olmayan bölgelere yönelik bir geri dönüş niyetine sahip, ancak bu niyetleri bir ulus devlet olan Ermenistan için geçerli değil. Hayatlarını daha gelişmiş ve güvenli ülkelerde sürdürmeyi tercih ediyorlar. Küreselleşme diasporada yaşayan halkın hayatını hareket hâlinde ve esnek standartlarda yaşamasına yardımcı olsa da, doğrudan tehdidin var olmayışı göç hareketlerinin ve asimilasyonun devamına neden oluyor.

Ulus devlette yaşayan Ermenilerle diasporadaki Ermeniler arasında temel farklılıklara dayanan bir husumet baş gösteriyor. Ermenistan’da yaşayan Ermenilere göre kibirli ve kültürel olarak yozlaşmış diaspora Ermenileri devletlerine gereken önemi vermiyor. Diasporadaki Ermeniler ise ulus devletteki halkın tembel, fırsatçı ve Sovyet yönetimi sonucunda yozlaşmış olduğuna inanıyor. Devletin iki farklı halk arasında uygulamaya çalıştığı birlik politikası, sorunları şimdiye değin çözebilmiş değil. Bunun sonucunda Ermeni Diasporası, kimliğini tamamen anavatan Ermenistan dışında bir yerde şekillendiriyor. Avrupa’da ve Amerika’da yaşayan Ermenilerin anavatanlarına ve yaşadıkları ülkeye iki yönlü bir sadakat anlayışları söz konusu, ancak akıllarında somut bir ülkeden çok idealize edilmiş, ruhani bir anavatan mefhumu yer alıyor. Dini hassasiyetler, öznel bir aidiyet duygusunun ortaya çıkmasına sebep oluyor.

Husumete neden olan kültürel farklılıklara rağmen Ermeni olarak tanımlanmak halen iki halkın da gururla sahiplendiği bir özellik olarak göze çarpıyor. Ermeni Diasporası, genel olarak Ermeni milletini uluslararası alanda temsil ederek ve Ermenilerin başka ülkelerde siyasi anlamda avantajlı konuma geçmesini sağlayarak kimliğine hizmet etmeyi sürdürüyor.


[box_light]Kaynakça[/box_light]

Razmik Panossian, “Homeland-diaspora relations and identity differences,” The Armenians: Past and present in the making of national identity, ed. Edmund Herzig, et al. London and New York: RoutledgeCurzon, 2005.

Susan P. Pattie, “Armenians in diaspora,” The Armenians: Past and present in the making of national identity, ed. Edmund Herzig, et al. London and New York: RoutledgeCurzon, 2005.

Leave a Reply