Günümüzde ABD’ ye yakıştırılan “Süper Güç” kavramı 19. Yüzyılda İngiltere’ye aitti. Dünya karasal alanın dörtte birini, dünya nüfusunun ise beşte birine hükmediyordu. Öyle geniş bir coğrafyayı kontrol ediyordu ki güneşin batmadığı ülke olarak tasvir ediliyordu. Kısacası zamanın süper gücü olan İngiltere şöhretinin o dönemde etkin olan sömürgecilik zihniyetine borçluydu. İngiltere’nin sahip olduğu bu sömürgeci yaklaşım Uzakdoğu’ya kadar uzanmıştır. Bu sömürgecilik faaliyetlerinden girişimlerinin getirdiği çatışmalardan birisi de Afyon Savaşlarıdır.
19.Yüzyılda İngiltere ve Çin
19. yüzyıl, İngiliz ihtişamının doruğa çıktığı ve İngilizlerin dünyaya damgasını vurduğu bir dönem olmuştu. Buhar gücünden, ilerleme ve gelişmeye karşı duyulan büyük inanca kadar, bu yüzyılın insan hayatına getirdiği yenilikler, her zaman ilk olarak, İngiltere’de ortaya çıkardı. 18. Yüzyıldan itibaren gelişen ekonomisine uyumlu hammadde ve pazar bulabilmek için sömürge arayışına koyulan İngiltere ve Fransa Afrika’ yı sömürgelere ayırdıktan sonra Uzak Doğu Asya’nın büyük imparatorluğu Çin’e yönelmişti. Çin’in Avrupa ile teması Marco Polo zamanına dayansa da misyonerlik faaliyetlerine de duyulan tepkilerden ötürü Çin kendisini geniş ölçekte Avrupa’ya karşı kapatmıştır. Batı ile ticaretini sadece Kanton Liman’ından, belli bir ölçüde tutarak sürdürmüştür. Bu ticaretler esnasında limana gelen tüccarlar halk ile muhatap olmayarak yalnızca Çinli tüccarlar ile iletişim kurabiliyordu. Bu Çin’in o zamanki dışa kapalılık politikasına bir örnektir.
Afyon Ticareti
17.yüzyılda baş gösteren Avrupa genelinin Çin’deki ürünlere karşı olan ilgisi gelecek süreçte de devam etmekteydi. Kanton limanından ipek, çay ve porselen satın almaya başlayan Britanyalıların Çin’den sürekli bir şeyler alarak hiçbir şey satmaması ekonomilerini sarsmaya başlamıştı. Britanya çözümü Hindistan’daki ekilebilir alanlara afyon ekmekte buldu. Çin’de tıbbi amaçlarla da kullanılmakta olan afyonunun uyuşturucu bir etkisi vardı ve Çin’de illegaldi. Çözüm ise basitti. İngiltere Hindistan’da ürettiği afyonları o zamanlar ticaretin tekeli olan İngiliz Doğu Hindistan Şirketi üzerinden Çin’e sokarak ticari açıklarını kapatmayı hedefliyordu. Düşük maliyetle elde ettikleri afyonun karşılığında yüklü miktarda çay, porselen, ipek elde ettiler. Bu şekilde herhangi nakit para kullanmadan takas ile İngilizlerin ihtiyacı karşılanmış oluyordu.
Sömürgeciliğin büyük sermayenin çıkarları için olan çabasına güzel bir örnek olan bu durum basit bir ticari kaçakçılıktan daha fazlasıydı. Milyonlarca Çinli afyon bağımlısı olmuştu ve ülke hem ekonomik hem de toplumsal anlamda çöküntüye uğradı. Afyon bağımlılığı, Konfüçyüsçü toplumun temeli olan toplumsal ilişkileri çürütüyordu. 1839-1840 yılları arasında ticaret hacmi kontrol altına alınamayacak seviyeye ulaşmıştı. Çin’in yıllık afyon ithalatı 40 bin sandığı bulmuştu. Çinli yöneticiler bu durumdan hoşnut değildi. Yüklü miktarda ülkeden gümüş çıkışı, Çin ekonomisinde gümüş kıtlığına yol açacaktı. Bunun üzerine Pekin Hükümeti bu duruma karşı çıkarak 1838 yılında protesto niteliğinde bir açıklamada bulundu; “ Bu halk ( İngiliz ) kendi ülkesinde yaşayacak bir şey bulamadığından başka ülkeleri köleleştirmenin arayışı içindedir ve yapmak istediği de o ülkenin insanlarını takatten düşürüp ahlaklarını bozmaktır.” Bu ifade hükümetin afyon ticaretine göstermiş olduğu tepkilerden sadece bir tanesidir. Israrla tepki gösterilmesine rağmen İngilizler, Kanton ticaretinden bir türlü vazgeçmeyecekti.
1839 yılına gelindiğinde Çin devleti toplumu çöküntüye uğratan afyona karşı tedbirler almaya başladı ve en sonunda uyuşturuculara el koymaya ve onları yok etmeye başladı. Kanton bölgesinde 20 bin kasa kaçak afyona el konularak yakılması 1840 yılında İngiltere’nin “serbest ticaret” bahanesiyle savaş açması için yeterliydi.
I.ve II. Afyon Savaşları
Döneminin süper gücü olan İngiltere sahip olduğu savaş teknolojisi bakımından da diğer devletlere göre daha gelişmişti. 1840 yılında İngiliz Birlikleri 47 gemi 4 bin mürettabatıyla savaşı başlattı. İngilizlerin buharlı gemileri, ağır topları ve hızlı ateş alan tüfekleri gibi yeni mucizevi silahlarıyla baş edemeyen Çin yenilgiyi kabul etmek zorunda kaldı. 29 Ağustos 1842’ de iki taraf arasında Çin tarihine eşit olmayan ilk antlaşma olarak geçecek olan Nanjing Antlaşması ile Çin, İngiliz tüccarların faaliyetlerine karışmamayı ve zararlarını karşılamayı kabul etti. İngilizler ismi tarihe barış antlaşması olarak geçen Nanjing Antlaşması ile Hong Kong’un da kontrolünü ele geçirerek burayı uyuşturucu ticareti için güvenli bir üs olarak kullandılar.(Hong Kong 1997’de Çin Halk Cumhuriyeti’ne devredildi). Gelecek olan iki yıl içinde İngilizlere tanınan bu imtiyazlardan Fransa ve Amerika’ da faydalanmıştır.
Antlaşmayı takip eden 15 sene içerisinde İngilizler pastadan aldıkları payı arttırmak ve ticaret yapabildikleri limanların genişletilmesini istiyordu. Hızla düşen afyon ithalatının da önüne geçmek isteyen İngilizler 1856 yılında Arrow(Ok) adlı gemideki İngiliz bayrağının indirilmesini bahane ederek II.Afyon Savaşını başlattı. II Afyon Savaşı için 15 yıl önceki savaşın genişletilmiş bir devamı niteliğinde olduğunu söyleyebiliriz. Fransa’nın da savaşa dahil olmasıyla birlikte Çin tekrar yenilerek 1858 yılında Tianjin antlaşmasını imzalamaya zorlandı. Antlaşmadaki ağır maddeleri Çin’in reddetmesi üzerine tekrar başlayan savaş 1860 yılında Çin’in Pekin Antlaşmasını imzalamasıyla sona erdi. Kapalı ekonominin zincirlerini tamamen kıran bu antlaşmayla Çin Avrupa’ya bağımlı bir devlet haline dönüştü. Ayrıca afyon ticareti tamamen yasallaştı ve Hristiyan misyonerler mülk edinme hakkı kazandılar.
19. yüzyılın sonlarında dünyanın en büyük pazarını elde eden İngiltere ve Avrupa arkasında büyük bir enkaz da bırakmıştı. 40 milyon Çinli yani ülkenin yüzde 10’ u afyon bağımlısıydı. Ayrıca dünya tarihinin en kanlı isyanlarından biri olarak kabul edilen ve yaklaşık 25 milyon insanın hayatına mal olan (I.Dünya Savaşındaki ölü bilançosundan daha fazla) “Taiping Ayaklanması” nın başlıca nedenlerinden birisi de afyon savaşlarıdır. Sömürgecilik tarihine kara bir leke olarak geçmesi gereken bu olaylar silsilesi sermaye çıkarları adına devletlerin nasıl çabaladıklarının meşhur bir örneğidir.
Kaynakça
Sömürgecilik Bağlamında İngilizler’in Çin’i İnşa Etme Süreci: I. Afyon Savaşı – Yasir Yılmaz
Sapıens – Yuval Noah HARRARI
Babaoğlu, A. N., Uyuşturucu ve Tarihi, İstanbul 1997
Siyasi Tarih – Oral Sander
The Opium Wars: The Addiction of One Empire and the Corruption of Another