Kadim Canlılar: Dinozorlardan Eski Bir Tür
Dinozorlardan hep hayranlıkla bahsederiz; dünyanın ilk dönemlerinde yaşamış, masallardan fırlamış hissi veren o muhteşem canlılardan. Ancak onlardan da eski, tabii ki daha tatlı ve en önemlisi, hâlâ bizimle olan bir tür var desem, şaşırır mısın? Dinozorlardan bile önce yeryüzünde yaşamış bu kadim canlılar, bugün hâlâ denizlerimizin dalgaları arasında süzülüyor: carettalar. Dünyada yedi farklı türü bulunan deniz kaplumbağaları — Dermochelys coriacea (leatherback), Chelonia mydas (green sea turtle), Eretmochelys imbricata (hawksbill), Lepidochelys kempii (Kemp’s ridley), Lepidochelys olivacea (olive ridley), Natator depressus (flatback) ve Caretta caretta (loggerhead) — arasından iki tür, Caretta caretta ile Chelonia mydas, Türkiye’nin Akdeniz kıyılarında yaşamlarını sürdürmektedir[1]. Onlar yalnızca doğanın bir parçası değil, aynı zamanda deniz ekosisteminin sessiz ve sevimli mimarları.
Caaretta’nın Yaşam Döngüsü: Yumurta mı Denizden, Deniz mi Yumurtadan ?
Denizlerin kadim yolcuları Caretta’ların yaşam döngüsü, gecenin serinliğinde, büyüleyici bir ritüelle başlar. Erişkinliğe ulaşan dişi Caretta, doğduğu kumsala yıllar sonra yeniden döner. Dünyayı gezen bu canlıların bulunduğu onca lokasyon arasında doğduğu sahili seçmesi başta ilginç gelebilir. Bilim insanları, dişilerin yumurtadan çıktıkları anda Dünya’nın manyetik alanını “okuyarak” bu kıyının manyetik imzasını bir tür koordinat olarak hafızalarına kaydettiklerini ve yetişkin olduklarında tam olarak aynı bölgeye yöneldiklerini ortaya koymuştur.[2] Bu olağanüstü navigasyon yeteneği, Carettaların yaşam döngüsünün en gizemli halkalarından biridir.
Anne Caretta, gecenin güvenli karanlığında ağır adımlarla kıyıya çıkar ve arka yüzgeçleriyle yaklaşık 40 santimetre derinliğinde, vazo biçiminde bir yuva kazar. Ardından bu yuvaya ortalama 40–80 adet yumurta bırakır.
Yumurtalar sıcak kumların içinde 45–60 gün gelişir. Bu süreç yalnızca bir kuluçka dönemi değildir; aynı zamanda yavruların cinsiyetini belirleyen en kritik aşamadır. Carettalarda cinsiyet, genetikten ziyade kum sıcaklığına bağlıdır[3]:
- Daha sıcak kumsallarda daha fazla dişi,
- Daha serin kumsallarda daha fazla erkek yavru gelişir.
Bu durum “temperature-dependent sex determination” olarak bilinir ve iklim değişikliğinin tür üzerindeki etkilerini daha da hassas kılar.
Zamanı geldiğinde yavrular kabuklarını kırar ve içgüdüsel olarak ay ışığının yansımasını takip ederek denize doğru ilk adımlarını, ya da kulaçlarını atarlar. Bu yolculuk, doğanın en kırılgan ve en etkileyici sahnelerinden biridir. İzlemesi de bir o kadar özeldir.
Denize ulaşan yavrular, bilinenin aksine hemen derinlere dalmaz, zaten belirli yaşa kadar “kolay av” olmalarının en büyük sebeplerinden biri de budur. Yaşamlarının ilk birkaç yılı çoğunlukla su yüzeyine yakın alanlarda, özellikle Sargassum yosunlarının güvenli sığınaklarında geçer. Bu dönemde küçük planktonlarla ve yüzeydeki omurgasızlarla beslenirler. Büyüdükçe hepçil beslenmeye yönelir, ardından türlere özgü farklılaşma ortaya çıkar:
- Chelonia mydas zamanla otçul beslenmeye geçerken,
- Caretta caretta yetişkinliğe ulaştığında etçil ağırlıklı beslenir; kabuklular, yumuşakçalar, denizanası ve balıklarla beslenir.
Uzun yıllar süren göçler ve okyanus akıntılarının şekillendirdiği bir yaşamın ardından Carettalar erişkinliğe ulaşır ve çiftleşir. Dişi bireyler, doğdukları kumsalın manyetik imzasını takip ederek yeniden aynı sahile döner. Böylece yumurtlama ritüeli tekrarlanır ve türün binlerce yıldır süregelen mucizevi döngüsü yeniden başlar.

Denizlerin Görünmez Mimarı
İlk bakışta görülmese de Carettalar, denizlerimiz için tahmin ettiğimizden çok daha önemli bir role sahip. Carettalar Deniz analarını tüketebilen tek canlı türüdür.[4] Bu özellikleri sayesinde denizanası popülasyonunu kontrol ederek hem deniz ekosisteminin dengesini korur hem de bizlerin denize güvenle girmesine yardımcı olurlar. Yokluklarında bizlerin denizde yüzmesi oldukça zorlaşacak hatta belki de mümkün olmayacaktır. Denizde yaşayan ancak karada yumurtlayan bu canlıların bir diğer faydası ise deniz ve kara ekosistemi arasında bir besin geçişi sağlamalarıdır.[5]
Bin Yavrudan Sadece Biri Hayatta Kalıyor
Ne yazık ki bu faydalı, zarif canlıların hikâyesi mutlu devam etmiyor. Normal şartlarda bin yumurtadan yalnızca üç yavrunun erişkinliğe ulaşabildiği Carettalarda, insan kaynaklı tehditler olan sahil yapılaşmaları, ışık kirliliği, deniz trafiği ve plastik atıklar, sahilde ateş yakma, trol avcılığı gibi zararlı davranışlar sebebi ile bu sayıyı binde bire düşürmüş durumda. Her bin yavrudan sadece biri hayatta kalıyor[6]. Kalanlar ise çoğu zaman daha denizi göremeden yaşamını yitiriyor.

Carettaları Kaybetmeden Önce: Bu Duruma Dur De!
Doğadan beri dünyanın yoldaşı olan Carettaların nesli günümüzde tükenme tehlikesiyle karşı karşıya. Onlar aramızdan ayrılmadan önce, bu duruma dur demek de boynumuzun borcu.
Dünyanın pek çok yerinde, Türkiye’de de Carettaları korumak için çalışmalar yürütülüyor. Dernekler, devlet kurumları ve uluslararası organizasyonlar gönüllülerin desteğiyle sahada mücadele ediyor. Bu güzel canlılar yok olmasın diye.
Türkiye’nin Antalya ilinde, Manavgat’ta Carettalara gönül vermiş, onları canla başla koruyan bir dernek var: DEKAFOK Kıyı Koruma Derneği[7]. Dernek başkanı Seher Akyol ve gönüllüleri, Manavgat sahilleri ile Sorgun’da Carettaları korumak için devriyelere çıkıyor, yuvaları denetliyor, farkındalık projeleri yürütüyor ve ülkenin dört bir yanından gelen gönüllüleri eğitiyorlar.
Yazının devamında, Seher Akyol’un ilham verici ve duygusal hikâyesi ile DEKAFOK Kıyı Koruma Derneği’nin eşsiz ve mücadele dolu hikâyesine yer vereceğim.
Sıra sende! İster gönüllü ol, ister bağış yap, ya da bir gün topla arkadaşlarını sahile gidip çöp topla. Topladığın her çöp, bir bağış, bir Caretta yavrusunun hayatı demek. Yaptığımız küçük iyilikler biz farkına varmasak bile fark yaratır. Bazen bir canı bazense bir türü kurtarır. Denize bir yıldız atmaya, Carettaların hayatına dokunmaya var mısın?

Kaynakça:
MCS UK. “Seven Species of Marine Turtles.” MCS UK, https://www.mcsuk.org/news/seven-species-of-marine-turtles/
. Accessed 1 Dec. 2025.
Pulman, K. G. “Geomagnetic Imprinting and Natal Homing — A Possible Mechanism for Sea‑Turtle Navigation.” Current Biology, vol. 28, no. 4, 2018, pp. R147–R149. https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0960982218303518
. Accessed 1 Dec. 2025.
TÜBİTAK Bilim Genç. “Deniz Kaplumbağalarının Cinsiyetini Kumun Sıcaklığı Belirliyor.” Bilim Genç, https://bilimgenc.tubitak.gov.tr/bunu-biliyor-muydunuz/deniz-kaplumbagalarinin-cinsiyetini-kumun-sicakligi-belirliyor
. Accessed 1 Dec. 2025.
T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı. “Ekolojik Dengenin Sevimli Aktörleri: Deniz Kaplumbağaları.” T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı, http://www.turktarim.gov.tr/Haber/420/ekolojik-dengenin-sevimli-aktorleri-deniz-kaplumbagalari
. Accessed 1 Dec. 2025.
EnviroLiteracy Council. “What Percent of Turtle Eggs Survive?” EnviroLiteracy, https://enviroliteracy.org/animals/what-percent-of-turtle-eggs-survive/
. Accessed 1 Dec. 2025.
DEKAFOK Kıyı Koruma Derneği. DEKAFOK Resmî Web Sitesi, https://dekafok.org.tr/
. Accessed 1 Dec. 2025.
Özel fotoğraflar. (2025). Fotoğraf arşivi. Çekim: Yazar.
[1] https://www.mcsuk.org/news/seven-species-of-marine-turtles/
[2] https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0960982218303518
[3] https://bilimgenc.tubitak.gov.tr/bunu-biliyor-muydunuz/deniz-kaplumbagalarinin-cinsiyetini-kumun-sicakligi-belirliyor
[4] http://www.turktarim.gov.tr/Haber/420/ekolojik-dengenin-sevimli-aktorleri-deniz-kaplumbagalari
[5] http://www.turktarim.gov.tr/Haber/420/ekolojik-dengenin-sevimli-aktorleri-deniz-kaplumbagalari
[6] https://enviroliteracy.org/animals/what-percent-of-turtle-eggs-survive/






