Günümüzde Dünyadaki atomaltı çalışmaların merkezi olan İsviçre CERN (Conseil Européen pour la Recherche Nucléaire)deki Large Hadron Collider 11 senedir faaliyette 23 üye devlet ve aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 5 yan üye devlet tarafından insanlık tarihindeki en büyük bilimsel başarılara imza atıyor.Bunlara örnek olarak Higgs Bozonunun keşfi örnek verilebilir.Peki bu mühendislik harikası yapının dünyadaki ilk büyük bütçeli süper çarpıştırıcı projesi olmadığını biliyor muydunuz ?
Amerika Birleşik Devletlerinin her alanda olduğu gibi dünyanın geri kalanıyla özellikle de Sovyetler Birliğiyle olan rekabetinden dolayı olağanüstü projelere ev sahipliği yapıyordu.O dönemdeki parçacık fiziği araştırmalarınında deneysel bir altyapı olmadığından bu alandaki eksikliğin bir süper çarpıştırıcı ile kapatılması planlandı. 2. Dünya Savaşından sonra bilimsel açığını kapatan Avrupa CERN ‘in W ve Z bozonlarını keşfetmesi bu projenin fitilini de ateşlemiş oldu.Bu bağlamda bakıldığında fizikçiler 1982 den başlayarak”kesinlikle kazanan” bir makine; Higgs Bozonunu ya da higgs mekanizmasına alternatif bir alet tasarlamaya başlamışlardır. SSC (superconducting super collider)projesi böyle doğmuştur.Amerikayı bu alanda herkesten öteye görürecek bu çalışma Başkan Reagan tarafından 30 ocak 1987 de projeyi resmen onaylanır ve inşasına 1988’de başkan olan George Bush’un isteğiyle Texas Waxahachie’de 1991 yılında başlanır.
Söz konusu yapılacak olan bu çarpıştırıcı Günümüzdeki Cerndeki çapıştırıcıya kıyasla yaklaşık 3 kat büyüktür. 84 kilometre uzunluğunda, o zamanki sps(Super Proton Synchrotron)’nin 40 katı ve o sırarada şikago yakınlarına inşa edilen tevatron hızlandırıcının 20 katı bir çarpıştırma enerjisiyle ; o dönemde türünün maliyeti 5 milyar dolar olarak hesaplanmıştır.Bu rakam bu alanda daha önceki herhangi bir projenin maliyetinin 20 katıdır.
İnşa evresinde genel bir heyecan vardır. ama yavaş yavaş rüzgar ters yönden esmeye başlar. Her şeyden önce hesap şaşmaya başlamıştır ve proje maliyetinin 8 hatta 10 milyar rakamlarına çıktığı söylenmektedir ,oysa bütçe bağlamı değişmiş, Kongre bütçe açıklarına karşı savaş açmıştır.Ayrıca,uzun süre, bu alanda Amerika’nın üstünlüğünü sağlamaya yönelik olduğu söylenen bir projeye katılmakta çok az ülke istekli gözükür ardında bu projeye mali katkı sağlayan Japonya’nın önemli ölçüdeki mali katkısı ticari anlaşmazlıklar nedeniyle gecikir.
Berlin Duvarının yıkılması Doğu Batı rekabetinde yaşamsal önem taşıyan bir proje argümanı geçersiz kılar. Bazı duraksamalardan sonra proje,19 Ekim 1993’te ABD Kongresinin şaşırtıcı bir kararıyla durdurulur ve dokuz gün sonra başkan Bill Clinton projeyi bitiren karara imza atmaktan başka bir şey yapamaz. Clinton bu karar için “fizik alanında önemli bir kayıp” olduğunu belirtmiştir. İki milyar dolar harcanmış kazılan 24 kilometrelik tünel güvenlik nedeniyle kapatılmış,yaklaşık bin kişinin işine son verilmiş ve ülke çapında binlerce nitelikli çalışan, iş ya da meslek değiştirmek zorunda kalmıştır.Amerikalı aynı zamanda Amerika dışındaki fizikçiler şaşkındır ve çaresiz duruma düşmüştür. Bunun ardından fizikçiler kısa sürede toparlanmış ve o dönemde parçacık fiziği alanında gerçekten dünya çapında bir proje olan Avrupa LHC projesi çevresinde bir araya gelmişlerdir.
Eğer belki de yapılsaydı bugün Large Hadron Collider ‘ın başardığı ilkleri Superconducting Super Collider başaracaktı ve Amerika bu alanda dünyada söz sahibi olacaktı.
Bu konuyla alakalı aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz:
Anonim
Super conducting super collider is a great working for energy source