Türkiye için büyüme rakamları açıklandı. Açıklanan rakamlara göre Türkiye, 3. çeyrekte beklentilerin üzerine çıkarak yüzde 4,4 oranında büyüdü. Bu rakam geçen yılın 3. çeyreğinden bugüne olan bir rakamdır. Yani bu büyüme, 1 yıllık büyümeyi temsil ediyor. Beklentiler ise yüzde 4 seviyelerindeydi. 2013 yılı için 9 aylık büyüme oranı ise yüzde 4 seviyesinde. Türkiye bu büyüme oranıyla, Dünya’da en hızlı büyüyen ekonomiler içerisinde ilk ona girmeyi başarmıştır. Çin’in yüzde 7,8 ile başı çektiği listede Türkiye, kendisine 7. sıradan yer bulmuştur.
Bu büyümenin kaynakları nelerdir? Bu yıl başta finans sektörü olmak üzere, inşaat, turizm ve kamu yatırımları geçen yıla göre en çok büyüme gösteren sektörler oldular. Ciddi daralmanın yani küçülmenin yaşandığı sektörse madencilik oldu. Konu hakkında Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ilk yorumu yapan isim oldu. Büyümenin dört dörtlük olduğunu söyleyen bakan, gelecek çeyrekte de bu büyümenin benzer oranda devam edeceğini söyledi. FED’in gelecek dönemde atacağı adımların çok kritik olduğunu söyleyen Çağlayan, bu konunun fazilere bir baskı oluşturabileceğini ancak ekonomik açıdan en önemli kararın faizleri düşürmek olacağını sözlerine ekledi. Sayın Çağlayan’ın bu sözleri faizlerin düşmesiyle tüketimin artması anlamına geliyor. Bu da cari açığı biraz daha artırabilir. Daha sonra Çağlayan, sözlerine kredi kartı uygulumaları ile devam etti. Taksitlendirmelere sınır geleceğini ve böylece çoğunlukla ithalata bağlı olan tüketimin azalacağını söyleyen bakan görüldüğü gibi düşüncelerinde biraz çelişiyor gibi.
Aynı günün ilerleyen saatlerinde konuşan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de cari açık hakkında bazı açıklamalar yaptı. Cari açığın Türkiye için çok önemli bir konu olduğunu söyleyen Şimşek, gelecek yıldaki hedeflerinin, cari açığın milli gelire oranını 6,4 seviyesine çekmek olduğunu belirtti. Şimşek’in açıklamalarından yola çıkarak, cari açığın azaltılması için tüketimin biraz daha azaltılması ve ihracatın arttırılması gerekiyor.
Sonuç olarak büyüme rakamları iyi görünse de kamu harcamalarının ve hane halkının harcamalarının bu büyümeye etkileri çok büyük. Özel şirketlerin büyümeye katkıları çok fazla değil. Aynı zamanda bu büyüme üretime bağlı bir büyüme de değil. Üretime bağlı olmadığı için de yaşanacak her hangi bir tehlikede büyüme rakamlarının tam tersine dönebileceğini görebiliriz. Bu nedenle, üretimi arttırmak en önemli hedef olmalı, tarım ve hayvancılık sektörü göz ardı edilmemelidir. Sonuçta rakamlara bakarsak tarımın ekonomideki yeri yüzde 7,7 olarak gözüküyor, ancak gerçekte tarım bu rakamdan çok daha fazlası demek. Bütün olumsuzluklara rağmen, bu büyüme rakamları için hükumeti tebrik etmek gerekir. Ancak bu tebriğin yanında bir de uyarı; kalıcı büyümeler için cari açık mutlak suretle kontrol altına alınmalıdır.
FED = Amerikan Merkez Bankası
resim için –> http://www.haberform.com/turkiye-ekonomisi-2013-ilk-ceyrek-buyume-orani-77218h.jpg