Yukarıda gördüğünüz The Veil isimli Kore dramasının klasik ajan dizilerine farklı bir bakış açısı getiren bir dizi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. The Veil, bizlere ülkelerin sahip olduğu gizli servis teşkilatlarının ne kadar etik olduğunu bile sorgulatmakta başarılı oluyor. Daha fazla detaylara girmeden önce dizi hakkında temel bilgileri sizlerle paylaşmak istiyorum.
Han Ji Hyuk (Min Namkoong) şu ana kadar her görevi başarı ile tamamlamış bir istihbarat ajanıdır. Fakat Kuzey Kore-Çin sınırındaki bir görevinde kayıplara karışır. Bir yılın ardından, ölü olarak kabul edilen Ji Hyuk Çin’deki Kore Konsolosluğu’na gider ama son bir yıl içinde olan hiçbir şeyi hatırlamıyordur. Teşkilatta tekrardan mesleğini icraa etmeye başladığı zaman hem karşılaştığı suçlulardan öğrendikleriyle hem de bir yıl önceki kendisinin bıraktığı videolarla noktaları birleştirerek gerçeği bulmaya çalışır.
Biliyorum bir çoğunuz dizinin konusunu okuduktan sonra diziyi pek de özgün bulmadınız ama emin olabilirsiniz dizinin her bölümünü bitirişinizde parmağınız sizin izniniz olmadan bir sonraki bölüm butonuna basacaktır. Zaten bölümler ilerledikçe dizinin her bölümde git gide daha da güzelleştiğini sizler de fark edeceksinizdir.
Sıkı bir dizi izleyicisi olarak beni diziye çeken en önemli faktörler, aslında konudan çok dizideki incelikler ve detaylar oluyor. Dolayısıyla sizlerle diziyi özel kılan detayları paylaşmak istiyorum. Dizinin Korece ismi aslında Siyah Güneş. Bu isimle yönetmen, güneş tutulmasında güneşin siyahlaşması metaforunu kullanarak gerçeğin üstünün kapanmasını sembolize etmeye çalışmış.
Ayrıca belirtmek isterim ki, The Veil dizisi aslında MBC isimli televizyon kanalının 60. yıl dönümüne özel olarak çekilmiş bir dizi. Dolayısıyla normal k-dramalara göre alışılmışın dışında bir bütçeyle karşımıza çıkıyor: 12.8 milyon dolar. Sanırım bütçenin doğru kullanılmasıyla Min Namkoong (Han Ji Hyuk) Kore’de en büyük ödül sayılan Deasang ödülünü de kazanmış bulunuyor.
Diziyi sizlerin de izlemesi dileğiyle.
Kaynakça: