Modayı sadece dergilerden, köşe yazılarından, moda haftalarından ya da televizyonlardan değil, müzikle iç içe geçen çim alanlardan da takip edebilmek mümkün. Dünyaca ünlü isimlerin, özellikle moda camiasının atlamadığı festivallerde o senenin trendlerini ve öne çıkan parçalarını görüyoruz. Günlerce süren ve her türlü hava koşulunu ve ortamı bünyesinde barındıran ünlü isimler moda takipçilerine gerçek hayatlarından kesitler sunmakla kalmıyor, gündelik kıyafetlerini ve kombinlerini görücüye çıkarıyorlar. Türkiye’ de gerçeklesen festivallerden bazıları ise Pozitif Günler, Tuborg Gold Fest ve Efes One Love. Bunlara bir de her yıl düzenli olarak gerçekleşen okul şenliklerini katarsak, bu aktiviteleri modanın kalbinin ve kendini göstermenin en etkili ifadelerinden biri olduğunu görebiliriz.
Festival ya da şenliklere başta hava şartları ve konfor düşünülerek hazırlanmalı. Zeminin ıslak olup olmamasına ya da o günün akşamını hesaba katılmalı. Gündüz için güneş gözlükleri ve güneş koruyucuların yerini akşamları serin havaya inat giyeceğimiz deri ceketlerimiz ya da hırkalarımız alacak. Galaya değil, konsere gittiğimizi göz önüne aldığımızda, portföy çantaların gerek kullanım, gerek taşıma açısından konforlu olmadığı aşikar. Bu sebepten sırt çantalarımız ya da postacılarımıza sarılmak en doğrusu.
Modanın kadınlar için vazgeçilmezi olan topuklu ayakkabılar ise, festival örneklerinde pek rastlamadığımız bir görüntü. Yani, çamura batmış, bizlere hareket zorluğu yaşatan topuklularımıza da şenlik günleri elveda dersek çok da yanılmayız. Festival yüzleri bizlere her ne kadar pahalı dünya markalarını giyen ünlüleri gösterse de, alternatif parçaları uygun fiyatlı mağazalardan annelerimizin ya da erkek arkadaşımızın gardırobundan bile bulabiliriz. Önemli olan alternatif ve rahat kombinleri tarzımızla süsleyebilmek. Uzun parkalar, kızıldereli detayları, büyük gözlükler, şapkalar ve saç aksesuarlarıyla şenlik havasını renklendirebilir, tarzımızı daha etkili bir şekilde gösterebiliriz.
