Dünyanın neresinde olursak olalım yeni yıl dedi mi aklımıza hep yeni dilekler üşüşür, oradan çıkar ruhumuza yayılır, ve usul usul kalbimize sarılırlar. Yeni bir yıl demek yeni başlangıçlar demektir çünkü, hayata açılan yepyeni bir sayfadır. Aslında her yeni gün yeni kapılar aralar bize ama o aralıktan bakmasını bilemeyiz her zaman. Arzular hep daha büyük aralıkların peşinde koşar, bizse hep daha büyük arzuların. Bir süre sonra o arzular daracık hayatlarımıza büyük gelmeye başladı mı yeni bir yıl yetişir imdadımıza. Hayatın akıntısına kapılmış sürüklenen arzularımızı alıp baş köşeye yerleştiren yepyeni bir yıl. Aslında biliriz o arzuların pek çoğu yine hayatın akışına kapılıp sürüklenecektir oradan oraya. Ama ne arzulamaktan ne de o arzuların peşinde koşmaktan hiç yorulmayız. Takvimden birer birer dökülen yaprakların yerine yenilerini koyar, eski ajandamızın yerine içini hayallerimizle dolduracağımız yenisini alır, onun içine umutlar yükler ve sıcak bir köşeye sığınıp yeni yılı bekleriz. Dünyanın neresinde olursak olalım bu böyledir, herkes yeni yılın kulağına bir şeyler fısıldar. Kimileri şans diler, kimileri hayatını birleştirebileceği bir eş, bazıları yüzlerine kocaman bir gülümseme yerleştirecek küçücük bir hediye veyahut sadece sevgi. Nihayetinde, yeni bir yılla birlikte insanların arzularını hayatlarına misafir etme çabaları hiç değişmez ama onları davet etme şekilleri değişir. İşte bu yüzden dünyanın her bir yanında başka renkler, başka şekillerle karşımıza çıkan bir dolu yılbaşı geleneği vardır. İllüstratör Marie Muravski de bunun farkına varmış olacak ki yeni projesinde bu birbirinden ilginç, bazen şaşırtan bazen yüzünüze kocaman bir gülümseme konduruveren yılbaşı geleneklerini görsel bir şölen şeklinde bizlere sunmuş. E hadi o zaman dünyanın bambaşka köşelerinden yılbaşı arzularının arasına yolculuk zamanı!
Dünyanın neresinde olursak olalım yeni yıl en çok da çocukları heyecanlandırıyor sanırım. Genellikle yeni yılın en büyük kahramanı Noel babadır çocuklar için. Haiti’de ise durum biraz daha farklı. Haitili çocuklar içi samanla doldurulmuş temiz ayakkabılarını yılbaşı ağacının altına koyup yerinde hediyeler bulma arzularıyla açarlarmış yeni yılın kapısını.
Peki ya erimiş tenekenin üzerine kurulmuş bir geleceğe ne dersiniz? Evet, yanlış duymadınız. Finlandiya’da insanlar Noel arefesinde, nal şeklindeki tenekeleri eritirler ve sonra da onu soğuk su dolu bir kabın içine atarlarmış. Teneke donduktan sonra aldığı şekle bakarak geleceği tahmin edebileceklerine inanırlarmış. İlginç bir Fin geleneği olan bu yönteme şaşırmamak imkansız doğrusu!
Bir efsaneye göre yıllar önce fakir bir kadın çocuklarıyla beraber ufak bir kulübede yaşarmış. Yılbaşı kapıya dayandığındaysa çocukların tek dileği bir yılbaşı ağacına sahip olmakmış ama kadının bir yılbaşı ağacı süslemeyi karşılayacak parası yokmuş. Bunu öğrenen çocuklar o gece hüzünlerini içlerine atıp sokulmuşlar yataklarına. Sabah kalktıklarında onları çok sevindiren bir sürprizle karşılamışlar. Yılbaşı ağaçları örümcek ağlarıyla süslenmiş ve sabahın ilk ışıklarıyla beraber örümcek ağları altın ve gümüşe dönüşmüş. O günden sonra fakirlik bu aileye hiç mi hiç uğramamış ve mutlu mesut bir hayat sürmüşler. Bu sebeple örümcek ağlarının uğur getireceğine inanan Ukraynalılar, örümcek ağı süslemelerini evlerinden eksik etmemişler. Olur da bir gün Ukrayna’ya yolunuz düşerse yeni yıl ağaçlarındaki örümcek motiflerini görünce şaşırmayın. Bu da Ukraynalıların yeni yıla dileklerini fısıldama şekli!
İsveçlilere göre yılbaşı gecesi kim tatlının içindeki bademi bulursa yeni yıl onun yüzüne gülermiş!
Beyaz Rusya’da yılbaşında evlilik çağındaki kızlar arasında bir şans oyunu oynanırmış. Bu oyuna göre evlenmek isteyen kızlar önlerine bir miktar yem koyarlar ve horozun karşısına geçerlermiş. Horoz ilk olarak hangi kızın koyduğu yemden yerse bu, o kızın evleneceğine işaretmiş.
Çek Cumhuriyeti’nde de yeni yıldan evlilik dileyen kızlar için ilginç bir gelenek mevcut. Kızlar yeni yılda evlilik kısmeti olup olmadığını anlamak için bir kapıya sırtlarını dönerlermiş ve omuzlarının üzerinden kapıya doğru bir ayakkabı tekini fırlatırlarmış. Eğer ayakkabının uç kısmı kapıya dönük olarak düşerse bu, o kızın evleneceğine işaretmiş.
Geçmişten bu yana Japonya’da Noel gecesi KFC’ye gitme ve yeni yılı orada kutlama geleneği oluşmuş . Bu gelenek öyle yaygınlaşmış ki KFC rezervasyonları aylar öncesinden doluyormuş.
Her yıl Noel zamanı, Venezuela’nın başkenti Caracas’ta yolların kullanımı sadece paten kayanlara ayrılıyormuş ve yüzlerce insan aynı anda yollarda paten kayıyormuş. Güzel bir yıl geçirebilmek için önceki yılı paten kayarak bitirme fikri kimin aklına gelmiş bilinmez ama oldukça ilginç bir yılbaşı geleneği!
Dilerseniz illüstrasyonların devamına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Yeni yıla dileklerinizi fısıldama şekliniz nasıl olursa olsun, umarım bu yılda tüm dilekleriniz gerçek olur. Herkese mutlu yıllar!