Pozitif olmak kişinin etkileşimde bulunduğu insanlar için önemli olduğu kadar kişinin kendisi için de bir hayli öneme sahiptir. Kaldı ki etrafımıza yaydığımız pozitif enerji sonucu çevremizdeki insanların pozitif olarak etkilenmesi karşılığında bize de olumlu şekilde yansıyacaktır.
Pozitif olmak için konuşma üslubumuza veya davranış biçimimize olabildiğince özen göstermeliyiz. Mesela, alışveriş yaparken kasiyer ile konuşma biçimimiz belki bizim için çok önem arz etmese de karşı taraf için önemli olabilir. Her gün yüzlerce müşteri ile ilgilenen birisine güler yüzle yaklaşmak ve kolay gelsin demek onun gününü güzelleştirebilir.
Zaten zıddından yola çıkacak olursak, hiç kimse negatif enerji yayan insanlar ile arkadaşlık kurmak istemeyeceği gibi olabildiğince onlardan kaçarlar. Hepimizin zaman zaman duyduğu “Sakın ona yaklaşma, o negatif bir insan.” gibi söylemler aslında yerinde bir tespittir. Herkes kendi tercihlerini yaptığına göre negatiflik de aslında bir nevi kişilerin tercihidir. Tabi ki de her insanın aynı şartlar altında yaşamadığı bir gerçektir; ancak negatiflik kişinin etrafındaki insanları mutsuz ettiği gibi, negatif enerji yaydığı insanlardan aldığı geri dönüşler sonucu kişinin yine doğrudan kendisinin etkilenmesine yol açacaktır.
Pozitif insanlar hayatının her anında kişiler ile daha olumlu ilişkiler kurdukları için gerek ev, gerekse iş hayatında mutluluğa daha yakındırlar. Negatif insanlar ise belki de birçok insanın özendiği hayatı yaşamasına rağmen negatiflikleri yüzünden hem ev, hem de iş hayatlarında mutsuzdurlar.
Zaten araştırmaların gösterdiğine göre pozitif insanlar yeni deneyimlere açıktırlar. Birlikte çalıştıkları kişileri takdir eder ve onların kendilerini değerli hissetmelerini sağlarlar. Yaptıkları işlerde gerektiği sürece başkalarından yardım almaya çalışırlar. Hatalı olduklarında özür dilemek onlar için oldukça kolaydır. Yapıcı eleştirilerden ders çıkarırlar.
Aksine, negatif insanlar ise değişimi sevmezler. Bazı insanların yaptıklarının mecburi işler olduklarını düşünürler ve teşekkür etmezler. Başkalarından fikir almaktan hoşlanmazlar. Suçlu olduklarını bilseler de özür dilemezler. Eleştirilmekten kaçınırlar.
Başka bir araştırmanın sonucuna göre, insanların yaydığı enerjilerin belli renkte dalgalanmalara sahip olduğu kanıtlanmıştır. Loş bir ışıkta aynanın karşısında rahatlıkla gözlemlenebilen “aura”yı kısaca tanımlamak istersek; sadece insanların değil her canlının bedeninden yayılan elektromanyetik alandır diyebiliriz.
Aura, insanın psikolojisine göre değişkenlik gösterir ve fiziksel faktörler gibi etkilendiği başka durumlar da mevcuttur. Araştırmaların hala sürdüğü ve zaman ilerledikçe daha farklı bilgilerin keşfedildiği bu alanla ilgilenenler için bu konuda yazılmış sayısız kitaptan herhangi birini okumasını tavsiye ederim.
Su moleküllerinin bile pozitif söylemler karşısındaki dizilimleri ile negatif söylemler karşısındaki dizilimleri farklıdır. İlgilenenler için Japon araştırmacı Masaru Emoto’nun Suyun Gizli Mesajı adlı kitabına göz atmalarını tavsiye ederim. Su moleküllerinin duygularımız veya söylemlerimize göre farklılık gösterdiğini kitabında belirtmiştir.
Gene aynı çıkarıma götürecek, yakın zamanda yapılmış başka bir araştırmaya göre, aynı şartlar altında bulunan aynı tür iki bitkiyle yapılan deney sonucunda pozitif söylemler bitkide olumlu gelişime yol açarken; negatif söylemlerin bitki gelişiminde geriliğe, hatta ölüme bile yol açtığı gözlemlenmiştir.
Sonuç olarak pozitifliğin ve negatifliğin kişiyi hayatının her kesitinde etkilediği rahatlıkla anlaşılabilmektedir.
Pozitiflikten ne anlamamız gerektiğine gelirsek eğer; kısaca hayatımızın herhangi bir anında karşılaştığımız insanlarla olumlu bir şekilde konuşmak veya onlara olumlu davranmak denilebilir. Mesela konuşurken göz temasını kesmemek, söyledikleriyle yakından ilgilenmek, eğer biliyorsak isimleri ile hitap etmek, bir teşekkürü hiç kimseye fazla görmemek veya sokakta yürürken bahçesini düzenlemekle meşgul birisine hiç tanımasak dahi güler yüzle kolay gelsin demek. Bu tür davranışlar karşı tarafı mutlu ettiği kadar, belki daha da fazla, bizi mutlu etmektedir.
Pozitif insan, hayatının her evresinde karşılaştığı insanlar ile az bir muhabbetinde bile karşı tarafta olumlu bir etki bıraktığı için unutulamayacak arkadaşlıklara, ilişkilere adım atacaktır. Yıllar geçse dahi olumlu bir şekilde hatırlanacaktır.
Herkesin kendine göre sıkıntıların olduğu, herkesin farklı farklı sorunlarla boğuştuğu bu dünyada negatif davranarak etrafımızdaki insanların yaşantısını zorlaştırmak yerine, pozitif davranarak insanların yaşantısını kolaylaştırmak gerekir. “Kaçınılan değil, aranılan insan olmak” bir kişinin hayatında kazanabileceği en büyük niteliklerden biridir.
Sonuç olarak, pozitiflik veya negatiflik insanın doğuştan gelen karakteristik bir özelliği olmadığı gibi yaşadığı çevrenin şartlarına da sıkı sıkıya bağlı olmamaktadır. Her insan hayatındaki tercihlerini kendi yapmak ve yaptığı tercihlerin sonucuna katlanmak zorunda olduğu gibi pozitiflik ve negatiflik de kişinin yaptığı tercihlerden sadece biridir. Pozitif olarak hayatımızı ve aynı zamanda etrafımızdaki insanların hayatını güzelleştirmek bizim elimizde.
Kaynakça:
https://www.formdakal.com/ilham/negatif-ve-pozitif-insanlar-10-fark/
https://tr.wikipedia.org/wiki/Aura_(teozofik)
https://metro.co.uk/2015/12/22/castaway-turns-15-this-is-what-wilson-looks-like-now-5579907/
https://seyler.eksisozluk.com/yasanmis-bir-olayi-konu-alan-intouchables-filminin-gercek-hikayesi
https://news.indiaonline.in/out-of-box/10-ways-to-become-a-positive-person-247
https://www.banarsidesigns.com/blog/what-color-is-your-aura/
https://indigomommy.wordpress.com/2014/01/14/suyun-gizemli-mesaji/
https://kobitek.com/is-hayatinda-pozitif-dusunce
https://quotesquotesquotes.com/quotes-by-occupation/composer/
https://www.ozgecuhadaroglu.com/aynı-deneyimler-farkli-bakis-acisi