ANKARA RÜZGARINDAN BİR PARÇA: ATAKULE

Baharın gelmesiyle beraber, çoğu Ankara sakini ve Ankara’ya gelen misafirler vakit geçirmek için yeni yer arayışına girdi bile. Tam da bu noktada Atakule’nin geçtiğimiz yıl açılan seyir terası beklentilere cevap verir nitelikte. Atakule tabii ki yeni bir mekan değil, takdir edersiniz ki uzun yıllardır gerek alışveriş merkezi, gerek terasları yenileniyordu. Bu yenilenmeler geçtiğimiz bahar mevsiminde, en üst kattaki seyir terasının da açılması ile sona erdi ve Atakule yeni misafirlerini ağırlamaya hazır hale geldi.

Bahar için gözde bir destinasyon olarak görmemin en önemli sebebi ise güneşli havalarda izleyebileceğiniz günbatımı manzarası ve hemen yanındaki Botanik Parkı’nda baharın tadını doyasıya çıkarabilmeniz. Eğer yürümeye üşenmez iseniz, biraz yürüyerek Seğmenler Parkı’nı da tercih edebilirsiniz.

Atakule’ye çıkabilmek için öğrenci iseniz 60 TL, tam bilet için de 120 TL ödemeniz yeterli olacaktır. Bunun karşılığında size aşağıda göreceğiniz şık tasarımlı bir bilet veriliyor. Bu bilet ile görevliler eşliğinde asansör ile en üst kattaki terasa çıkıyor ve manzaranın tadını çıkarıyorsunuz. 1 saat boyunca orada kalma hakkınız mevcut. Saksafon dinletileri eşliğinde manzaranın tadını çıkarmanız, ve harika fotoğraflar yakalayabilmeniz için iyi bir fırsat bence. Biraz rüzgarlı olduğunu da eklemeden geçemeyeceğim. Fotoğraf çekilirken zorlanmanıza sebep olabilir. Ama buna rağmen güzel bir deneyim. Ben öğleden sonra gitmiştim. Mümkünse günbatımında gitmenizi tavsiye ederim.

Elinizdeki bilet ile ayrıca daha aşağı katta bulunan Çim Teras’ın da aynı gün içinde keyfini çıkarabilir, burada direkt kulenin önünde fotoğraf çekilebilir, Ankara’nın simgelerinden biri olan Atakule ile anınızı ölümsüzleştirebilirsiniz. Alışveriş merkezinin içinde bulunan sanal gerçeklik gözlüğünü de deneyimleyebilirsiniz. Sadece Çim Teras’a bilet almak isterseniz onun da ücreti öğrenciler için 15 TL, tam bilet ise 30 TL.

Yukarıda da bahsettiğim gibi bahar keyfi yapmak isterseniz Atakule’den çıktıktan sonra Botanik Parkı’nda kamelyalara, banklara, dilerseniz de yere serilip, dilerseniz piknik (tabii ki mangal değil), yemeğinizi getirebilir ya da paket yaptırabilirsiniz. Bir şeyler içmek isterseniz alkol sorun olmuyor (bilmeyenler için), getirebilirsiniz, ya da çok yakınında bulunan tekel dükkanlarından temin edebilirsiniz. Kısacası rahat bir haftasonu geçirmeniz için gayet uygun olduğunu düşünüyorum. Son olarak da, havanın güneşine aldanmayın, malum Ankara’da bahar aylarında her an yağmur indirebilir. Yağmurdan korunmak adına şemsiye veya üstünüze giymek için ekstra bir şeyler almayı unutmayın derim.

Sağlıcakla kalın :)

Leave a Reply