-Ya şimdi temelden Bilkent öğrencisine hitap etmiyor muyuz biz?
-Evet abi
-Sonuçta Bilkent öğrencisi gündemi bir çok farklı kaynaktan takip ediyor di mi?
-Doğrudur
-Aynı haberi neden bi de bizim siteden okusunlar peki?
-Haklısın
-Yalnız bu diyalog böyle gitmemeli bence
-Çok doğru abi
-Her dediğimi doğrulayacak mısın böyle?
-Kesinlikle katılı,, Tamam tamam anladım ne demek istediğini. Gazetebilkent.com Bilkent öğrencisinin nabzını tutmalı.
-Evet aynen! Öğrenciler haberler üzerine fikrini söyleyebilmeli, ya da Bilkent öğrencisinin ne düşündüğünü hem kendi üniversitemize hem de üniversite dışındakilere.
-Öğrencilerle röpörtaj yapmalıyız, ama çok fazla kişiyle kısa kısa ayaküstü röpörtajlar, en sonunda da Bilkent öğrencisinin bir konu üzerinde genel fikri ortaya çıkar böylece.
-İşte bu ya! Bak, onay cümleleri dışında fikir üretince ne güzel şeyler çıktı.
İşte çok yakında sitemizde okumaya başlayacağınız “Bilkentliye Sorduk” başlıklı yazılarının fikri böyle ortaya çıktı. Diyaloglar belki tam olarak böyle gelişmedi ama aşağı yukarı böyleydi. Daha sonrasında “Acaba Bilkent öğrencisi böyle ayaküstü röpörtaj yapılması fikrine ne der, ya konuşmak istemezlerse, sürekli bir yerlere koşturan meşgul insanlara nasıl söz geçirebiliriz?” sorusu aklımıza geldi. Bunu öğrenmenin tek yolu vardı: Deneyip görmek
-Ses kaydedici lazım
-Benim telefondan şaaparız onu ya.
-Hadi ya, emin misin düzgün kaydeder mi?
-Evet evet rahat ol.
-Bi de şey lazım şöyle küçük. (Eliyle havadaki hayali bir kağıda imza atar)
-Ne küçük?
-Şöyle not almalık şey ya.
-Ha bloknot. Gel alalım şurdan Meteksan’dan.
-Bi de şöyle şey kalem lazım. (Eliyle hayali bir kalemi açıp kapatır) Şöyle çıtık çıtak eden kalemden.
-Çıtık çıtak edecek?
-Evet?
-Kalem yapacak bunu?
-Yani.
-E iyi gel bakalım.
Yaklaşık yarım saat süren bloknot ve kalem seçiminden sonra Meteksan’dan çıktık ve ilk “kurbanlarımızı” bulmak için Speed Cafe’ye girdik. Burdan sonrasında olanları, hangi konu hakkında neler konuştuğumuzu, Bilkent öğrencisinin gündemdeki sıcak konular hakkında neler düşündüğünü sonraki yazılarımızdan okuyabilirsiniz ama şöyle bir “spoiler” vereyim: Bilkent öğrencisi gayet özgüvenli, herhangi bir konuda fikrini beyan etmekten çekinmeyen ve çok farklı bakış açılarından sıradan bir olaya bakabilen bir yapıya sahip olduğu için bir kez daha gurur duyduk!
Siz de bundan sonra kampusun herhangi bir yerinde ürkekçe size yaklaşıp “Pardon gazetebilkent.com için 1-2 soru sorabilir miyiz?” diyen 2 kişiyle karşılaşırsanız, ve zamanınız da varsa, çekinmeden en marjinal fikirlerinizi bile söyleyebilirsiniz, zira fikirlerini aldığımız kişilerin isimlerini yayınlama gibi bir kaygımız yok. Maksat Andy Warhol’un “Herkes bir gün 15 dakikalığına meşhur olacak” kehanetinin gerçekleşmesine ufak bir katkıda bulunmak. Bizim vaadimiz ise: Herkes bir gün gazetebilkent.com’da haber olacak. 3 satırlığına da olsa.