Kore’nin Tüm Renkleri Miso’da!

Güney Kore’nin en ünlü sahne şovlarından MISO: Love Songs of Chunhyang, başkent Seul’deki Chongdong Tiyatrosu’nda, dünyanın dört bir yanından gelen meraklıları ağırlıyor! Kore sahne sanatları içinde sıkça rastlanan bir tür olan sözsüz performans ile müzikal türlerinin bir karışımı olan gösterinin bir aşk üçgenine dayanan sade içeriği; geleneksel Kore dansları, şarkıları, sokak sanatları, davul şovları ve tarihi bir arka plan ile süslenerek izleyicilerin beğenisine sunulmakta. “Kore’nin geleneksel sanatları dünya(nın) dilinde!” sloganına sahip gösteri, pazartesi hariç her gün saat 16.00 ve 20.00’de sahneleniyor.

1997 yılından beri gösterimde olan şov, yıllar içinde farklı şekillerde yorumlanarak geliştirilmiş ve 2008 yılında MISO adını almış. Geçen 16 yıl boyunca 4800 kez seyirciyle buluşan şovu şimdiye dek 850 bini aşkın kişi izleyerek Kore’nin özellikle turistik açıdan en popüler etkinlikleri arasına sokmayı başarmış. Gösteriye özellikle yabancı turist gruplarının gösterdiği yoğun ilgi dikkate değer.

Kore halk hikâyelerinden Chunhyangjeon temel alınarak yaratılan olay örgüsü, güzeller güzeli Chunhyang ve genç asilzade Mongryong’un derin aşkının, bölge yöneticisi olan hırslı Byeon Hakdo’nun da genç kıza âşık olmasıyla nasıl zorluklarla sınandığını anlatıyor. Tanıtım broşüründe “Romeo ve Juliet’ten de büyük bir aşk” olarak tanımlanan bu duygu şöleninde baş roldeki genç oyuncuların ifade yetenekleri ve aralarındaki uyum gerçekten övgüye değer.

Gösteriyle ilgili bir diğer önemli nokta ise, geleneksel birçok Kore sanatının harmanlanarak olay örgüsünün bir parçası halinde seyirciye sunulması. Anlatıcı rolündeki kadın ses sanatçısının bir ses tekniği olan pansori ile anlattığı olaylar, 5-6 kişiden oluşan ve gayageum, haegeum gibi sazları icra eden küçük bir orkestrayla destekleniyor. Rengârenk hanbokları (Kore geleneksel kıyafeti) ile hepsi birbirinden zarif görünen dansçılar sahneye renk ve hareket getirirken, kılıçlarla ve davullarla yapılan danslar heyecanın dozunu sürekli yüksek tutuyor.

Hemen her hikâyede rastlandığı gibi, esas öykünün ağır ve yoğun duygusallığını yumuşatmak amacıyla ara sıra sahneye çıkan komedi grubu işlevi gören sokak sanatları ekibi, davul ve tabaklarla sundukları akıllara durgunluk veren performanslarıyla alkışı fazlasıyla hak ediyor. Seyirciler arasında seçtikleri birkaç kişi ile aynı performansı tekrar etmeye çalışmalarıyla ise salonda bir kahkaha tufanı kopması kaçınılmaz hale geliyor.

Sahnede sergilenenlerin yanı sıra, tiyatro binasının henüz girişinde seyircileri eğilerek selamlayan ve çay servis yaparak karşılayan geleneksel kıyafetler içindeki görevliler, gösteri henüz başlamadan önce seyircileri zihnen içerideki dünyaya hazırlıyor. Gösteri sırasında mevsimlerin değişimini daha iyi hissettirmek adına sahneden gelen çiçek ve baharat kokuları, izleyicileri farklı duyularına hitap ederek etkileme yolunda oldukça başarılı. Hediyelik eşya standında satılan gösteriye ilişkin objeler ise anı niteliği taşıyabilecek güzellik ve incelikte tasarlanmış.

Gösteri bitiminde sanatçıların sahneyi seyircilerin arasına inerek terk etmeleri ve fotoğraf çekimi için salon dışında onları beklemeleri ise güzel bir final sürprizi. Kore geleneği ve kültürünün birçok unsurunu bir potada eriterek bir renk ve zarafet cümbüşü haline getiren bu gösteri, her kesimden sanatsever için cazibe merkezi olma niteliğine sahip. Yolunuz düşerse kaçırmayın!