Havaların ısınmasıyla birlikte Bilkent’te açık hava konserlerinin vazgeçilmez adresi olan Odeon, bomba gibi bir etkinlik takvimiyle müzikseverleri ağırlamaya hazırlanıyor. Bahar şenliğinde Sıla ve Mor ve Ötesi’ni konuk ettikten sonra, Haziran ayında da müzikseverleri birçok yıldızla buluşturacak. Her sene Haziran ayında gerçekleşen, gelenekselleşen Film Müzikleri Konseri’nin yerine bu sene yine Haziran ayındaki Odeon Müzik Günleri etkinlik programında yer alıyor. İlk olarak 6 Haziran’da Roby Lakatos, 20 Haziran’da ise kendi adını taşıyan caz topluluğuyla birlikte Katica Illényi ikinci kez Bilkent’te olacak. Konserlere gitmek isteyenler için kısaca bu dünyaca ünlü iki yıldız hakkında bilinmesi gerekenler şöyle:
“Pek çok insanın sözle ifade edemediği duyguyu, kemanın tellerinde yarattığı titreşimle anlatabilen bir virtüöz” diye nitelendirilen Roby Lakatos, klasik müziği, Roman müziklerini ve caz müziği sentezleyerek oldukça orijinal bir akım yaratan “Şeytanın Kemancısı”, “Doğaçlama Ustası” olarak da anılan Macar bir keman virtüözü. Keman çalmaya dokuz yaşında başlayan sanatçı, Budapeşte’de konservatuvar okudu. Kendi kurduğu küçük ekibiyle birlikte Brüksel’de bir restoranda çalmaya başladı ve işte kaderini değiştiren kişiyle de burada karşılaştı. Yehudi Menuhin, İsveçli ünlü bir keman virtüözü, Bozar Konser Salonu’ndaki gösterisinden yeni çıkmıştı ve birkaç müzisyen arkadaşıyla birlikte karnını doyuracak bir yer arıyordu. Lakatos’un müziğine kulak verdi ve restorana girdiği an çok etkilendi. Parça bitiminde ondan Liszt’in Chamber Orchestrası’ndan bir bölüm çalmasını istedi. Sonuç oldukça şaşırtıcıydı. Çünkü Lakatos bu eseri, klasik versiyonundan oldukça farklı olarak yöresel nağmelerle harmanlayıp kendine özgü sayılacak bir şekilde yorumlamıştı. Liszt ve Brahms’ın tarzından etkilenen Lakatos kısa sürede müzik otoritelerince ve daha sonra da dünyaca tanındı. Londra Senfoni Orkestrası’nda Maxim Vengerov ile birlikte çalmaya başladı. Lakatos’un albümleri ise şöyle:
- 1991: In Gypsy Style
- 1998: Alouette König der Zigeunergeiger
- 1998: Lakatos
- 1999: Post Phrasing Lakatos Best
- 1999: Live from Budapest
- 2002: Kinoshita Meets Lakatos
- 2002: As Time Goes By
- 2004: The Legend of the Toad
- 2005: Firedance
- 2006: Klezmer Karma
- 2006: Rodrigo y Gabriela (guest, one track: Ixtapa)
- 2008: Roby Lakatos with Musical Friends
- 2008: Boleritza (guest in Megitza Quartet album, two tracks: Mamo Temera, 17_14)
- 2013: La Passion: Live at Sydney Opera House
Daha önce bir kere daha BSO’nun konserlerinden birinde yer almış olan Katica Illenyi de Lakatos gibi ünlü bir Macar keman virtüözü. Lakatos gibi o da müzisyen bir aileden geliyordu. Öğretmen olan annesi piyanoyu oldukça güzel çalıyordu ve dört çocuğunu da öğrencileri olarak görüp müzik bilgisini onlara aktardı. Illenyi’nin babası ise Macaristan Devlet Operası’nda çalıyordu. Böyle müzikle iç içe bir ailede onun başka bir işle uğraşması imkansızdı. 14 yaşında Franz Liszt Müzik Akademisi’ne kayıt oldu ve kısa sürede özel yetenekler sınıfına girdi. Buradaki başarılı eğitimin ardından klasik müziğin sınırlarının dışına çıkma isteğini bastıramadı ve dans etmeye, şarkı söylemeye de başladı. Sesi artık onun ikinci enstrümanıydı. Oyunculuğa da ilgi duymaya başlamasıyla birkaç müzikalde oynadı. Bu sıralarda müziğin daha farklı bir alanı olan caz ve swinge doğru yöneldi. Sonunda aradığı esnekliğe kavuşmuştu ve klasik müzikte bulamadığını, kendine özgü bir tarz geliştirebileceği rahatlığı caz müzikte buldu. 1996’dan 2002’ye kadar Klemzer Topluluğu’nda şarkıcı ve kemancı olarak yer aldı. Televizyon programlarına solo performans için çağrılmaya başladı. Hem şarkı söylediği hem de dans ettiği caz konserleri büyük kitlelerce oldukça ilgi gördü. Konserlerinde Tchaikovsky, Paganini, Dvorak, Michel Legrand, John Williams, Franz Liszt ve Leo Weiner gibi isimlerin bestelerini çaldı, bazılarını seslendirdi ve dans etti. Macar kültürünü dünyaca temsil eden bir sanatçı halini aldı. Ocak 2014’te Theremin olarak adlandırılan, hiçbir şekilde temas kurulmadan çalınan bir müzik aletini konserlerinde kullanmaya başladı.
Bu iki şahane konserin ardından sezonu kapatan Odeon, sonbaharda Fazıl Say, Nazım Oratoryosu konseriyle tekrar açılış yapacak. O zamana kadar Odeon’daki müzik dolu günleri kaçırmayın!