“Bana bak, hadi, biliyor musun elime şöyle biraz para geçse, kira, tencere derdi olmasa; bir de çocuklar okuyup kendilerini kurtarsalar, ilk işim bütün yazdıklarımı yeniden yazmak olacak.”
Orhan Kemal
1950’lerin Anadolusu…Tarım yapamayan, hayvanlarına bakamayan, çiftçinin, ırgatın Anadolusu… Onlara sırt çevirmeyen, tüm gerçekliği ve hüznüyle yaşamlarını, mücadelelerini, emeklerini ve hayallerini kaleme alan ve aynı zamanda birebir yaşayan Orhan Kemal’in Anadolusu bu. Toprak ağalarının gölgesinde yaşama meydan okuyan, onurlu insanların yaşam mücadelesinin anlatıldığı yapıtlar hep toprak ve emek kokar buram buram. Her kelimede Hayriye’nin, Cemile’nin, Köse Hasan’ın ve Ali’nin izleri vardır. Sanat ve edebiyat gerçektir, hayatın ta kendisidir Orhan Kemal için. Saf ve içten…
Anadolu’daki bu acının, sevincin, emeğin ve mücadelenin en büyük gözlemcisi ve tanığı usta öykücü Orhan Kemal’in ailesince 42 yıldır düzenlenen Orhan Kemal Roman Ödülleri’nin yanı sıra; Çukurova Edebiyatçılar Derneği tarafından da Orhan Kemal Öykü Ödülleri’nin verilmesi edebiyatımıza yepyeni bir soluk getirmekle birlikte ona taptaze edebiyatçılar da kazandırdı. İçinde bulunduğumuz Kasım ayında da 7.si düzenlenen bu öykü ödüllerinin sahipleri belli oldu.
Yarışmanın birincisi, edebiyatımızın taze öykücülerinden, ‘Ara Nağme’ adlı yapıtıyla Fuat Sevimay oldu. Öykülerinde, her gün karşılaştığımız, göz göze geldiğimiz ;bizden olan insanların yaşamlarını anlatıyor. Türk öykücülüğüne yepyeni bir soluk kazandıran Sevimay, yeni öyküleriyle içimizde bir el gibi geziniyor. Ara Nağme, elinizden düşürmeyeceğiniz ve bir solukta bitirebileceğiniz keyifli bir yapıt.
Yarışmanın ikincisiyse; yeni öykü kitabı ‘Gölgeler ve Yelkovan’ ile sanat eleştirmeni ve yazar İbrahim Karaoğlu. İlk öykü kitabı olan ‘Dalga Dibe Düştü’ 1985 yılında yayımlanmıştı.Karaoğlu’nun yeni yapıtı ise; kısa ama bir o kadar da yoğun ve içten beş öyküden oluşuyor. Yazar, geçmiş ile şimdi arasında gidip gelen bireyin ruhsal muhasebesini yağmur tadında bir hüzünle anlatıyor. Öyküler her sayfada okuru adeta içsel bir yolculuğa çıkarıyor.
Yarışmanın üçüncüsü; ilk öykü kitabı ‘Yasak Kitap’ ile Deniz Faruk Zeren oldu. Daha önceleri şiirleriyle de okur tarafından beğenilen Zeren; yanı başımızdan sessizce gidenleri ya da sessizce dönenleri, çocukluğu ve gençliği yazıyor. Arayış, insan, hayat ve kavga en yalın halleriyle okuyucuyla buluşuyor.
Ödüller 12 Aralık’ta Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda düzenlenecek tören ile kazananlara takdim edilecek.
İbrahim Karaoğlu
“Gölgeler ve Yelkovan” kitabıma ilişkin değerlendirmeleriniz için çok teşekkür ederim.
Saygılar ve selamlar.
İbrahim Karaoğlu