Amerika’nın Michigan Eyaleti’ne bağlı Detroit; 1950 yıllarındaki ekonomik krizin yan etkisiyle ekonomik açıdan batmış bir şehir. Fabrikalar ve evlerin yarısı terk edilmiş. 20 sene önce sokakta yürüyemediğiniz bir şehir. 2000 senesinden sonra hızlı bir yükselme dönemine girdiyse de halen şehirin büyük bir kısmı yıkılmış ya da terk edilmiş durumda. Detroit’in 2 kısmı var. Low Town ve Mid Town. Mid Town, Detroit’in ekonomik krizden çıkabilen tek kısmı. 2000’den önce takım elbise ile yürüyemediğiniz sokaklar şimdi iş adamları dolup taşmış durumda. Bir de Low Town var. Burada suç eskisi kadar çok olmasa da yine de diğer şehirlere göre yüksek miktarda mevcut. Yıkılmış ve terk edilmiş, tabiri yerindeyse harabe olan kısımda bir grup Hristiyan yaşamakta. Terk edilmiş Packard fabrikasinda yaşayan bir grup insan… Packard Otomativ Fabrikası, Detroit, Michigan’da 1956 yılında terk edilmiş; çatısı deliklerle dolu; kapısı olmayan yarısı yıkılmış bir bina ve bu binada insan değil sokaktaki kediler ve köpekler bile yaşayamaz diyebiliriz. Ancak burayı bir grup Hristiyan sahiplenmiş. Bu grubun başının adı “Allan Hill”. Bu, 62 yaşında eskiden parası olan adam. Hz.İsa ile kendisine göre bir bağ kurduktan sonra bütün parasını bir minibüse verip evsiz; yani “hobo” hayatı yaşamaya başlamış. Bir kaç gönüllü ve evsiz ile çöplükten buldukları eşyaları düzeltip, temizleyip yerel market, pazar ve internet alışveriş sitesi “ebay”de satıyorlar. Yemeklerini bir hayır kurumunun “Soup Kitchen”(Çorba Mutfağı) yemekhanesinde yiyebiliyorlar. Bazen de artık yemek ve ev yapımı yoğurt ve ayran yiyip içiyorlar.
Allan, pazar günleri “Soup Kitchen”dan gönüllü toplayıp birlikte çalışmaya götürüyor. Bu insanların bazıları evsiz, bazıları orta halli ve bazıları da günahkar zenginler. Başta Allan olmak üzere gönüllüler bu işin kutsal bir iş olduğunu, gönüllerini ferahlatıp, iyi hissetmek ve günahlarının affedilmesi için yaptıklarını dile getiriyorlar. Allan eskiden yapıtığı günahlarından pişman bir inanan olarak yaşamak istemediğini ve insanlara yardım etmek istediğini her kameraya göründüğünde dile getiriyor. Allan gençken yaptıklarından halen pişman. Örnek olarak, gençken evlendiğinde karısı ile devamlı içki içiyor, sigara içiyor ve eğleniyorlarmış. Alan yaptıklarından ders almış ve inanmaya karar verdikten sonra her şey değişmiş. Bu yüzden bu yaşamı tercih etmiş ve o artık inançlı ve yardımsever bir adam.
Detroit’deki evsizlik ve yolsuzluğa inat hayatlarına inançlı bir biçimde devam ediyorlar. Detroit’i yeniden zengin bir şehir yapma çabası içindeki iş adamlarına inat inançlı bir toplum yapmayı isteyen bir adam o. Bütün suçlular ve iş adamlarına karşı tek bir adamın göğüs germesi her ne kadar umutsuz bir çaba gibi görünse de başaracaklarına inanan insanlar gün geçtikçe artıyor. Ben de umarım ki o adam bir gün Detroit’in valisi olur ve taş ve çimento kaplı Detroit’e bir ışık olur.
Kaynakça:
-www.marchandmeffre.com
-www.dailybail.com
-www.detroitunderground.com