BiTiyatro öncülüğünde usta oyunculardan Nihat İleri ve Laçin Ceylan’ın sergilediği Küçük Prens’e, 11 Nisan günkü ilk gösterimine, gittim. Cermodern’de sahnelenen ve bir perdeden oluşan oyun yaklaşık 80 dakika sürdü. yönetmenliğini Roberto Ciulli’nin yaptığı Küçük Prens’in bir çocuk oyunu değil de, büyükler için olduğunu gösterebilmeleri beni mutlu eden ayrıntılardan biriydi. Oyundan kısaca bahsetmek gerekirse:
Oyun, Fransız yazar ve pilot Antoine de Saint-Exupéry tarafından yazılan, 1943’te yayımlanan Küçük Prens (Fransızca özgün adı: Le Petit Prince) adlı hikayenin tiyatroya uyarlanmış hali… Kitap, Büyük Sahra Çölü üzerinde kaza geçiren bir pilotun Küçük Prens’le karşılaşması ve Küçük Prens’in anlattıkları üzerinden gidiyor. Kitap şu şekilde başlıyor:
Altı yaşındayken Gerçek Öyküler adlı, balta girmemiş ormanlardan söz eden bir kitapta korkunç bir resim görmüştüm. Boa yılanının bir hayvanı nasıl yuttuğunu gösteriyordu. Resmi yukarıya çizdim. Kitapta şunlar yazılıydı: “Boa yılanı avını bütün halinde çiğnemeden yutar. Ondan sonra hiçbir yere kımıldayamaz ve altı ay süren sindirimi boyunca uyur.” Balta girmemiş ormanlar üzerine uzun uzun düşündüm bunları okuyunca. Sonra da biraz çaba ve renkli kalemle ilk resmimi yaptım. İşte 1 numaralı resmim aynen şöyleydi:
Oyunda ilk olarak Nihat İleri’nin Küçük Prens rolünü üstlendiğini görüyoruz. Küçük Prens’in ağzından konuşuyor. Laçin Ceylan ise geri kalan rolleri üstleniyor fakat zaman zaman Laçin Ceylan’ın da Küçük Prens rolünü üstlendiğini görüyoruz. Bir bakıyoruz roller değişmiş.
Küçük Prens’in tiyatroya nasıl uyarlanabileceğini merak ederek gittim oyunu izlemeye. Kitapla bire bir olmasa da yakın bir uyarlama bekliyordum. Oyunu izlerken hiç de beklediğim gibi olmadığını gördüm. Kitapta Küçük Prens’in kralla, tilkiyle, çiçekle karşılaşmaları ve konuşmaları ayrı ayrı anlatılırken; oyunda bu geçişler çok belirgin değildi. Hangi karakterle ne zaman konuşmaya başladığını kaçırdığınız oluyordu. Oyunculuklara gelirsek mükemmel bir oyunculuk izlediğim bir oyun olduğu söyleyebilirim. Nihat İleri ve Laçin Ceylan’ın oyunculukları takdir edilmesi gerek… İki bisiklet ve birkaç minderden oluşan dekor sade fakat oldukça güzeldi ve oyunla uyumluydu.
Eğer hala Küçük Prens kitabını okumadıysanız mutlaka okuyun derim! Kesinlikle bir çocuk kitabı olarak bakılmaması gerekiyor. Hüzünle biten, “herkes delirmiş olmalı” dedirten bu kitabı okuyun, böylece yıldızlara bakıp gülümseyebilir, sayılarla kafayı bozmuş büyükleri anlayamayabilir ya da baobap ağaçlarını temizleyebilirsiniz.
Not: Resme tekrar bakın sevgili okurlar: Ne görüyorsunuz bir şapka mı yoksa fil yutmuş bir boa yılanı mı? Gerçekten bir boa yılanı görmeniz için bunu mu göstermemiz gerek size?