Edebiyat ve Heykeli Buluşturan Sanatçımız Çağdaş Erçelik ile Röportaj

 

unnamed (2)

 

Heykel sanatı Türkiye’de engellenen bir dal olmasına karşın, her geçen gün başarıyla ve hızla gelişmektedir. Yepyeni fikirler, inanılmaz projeler ve  iddialı tarzlar, sergilerde, bienallerde boy göstermektedir. Çağdaş Erçelik;  genç ve başarılı bir heykeltıraş; edebiyat ve heykeli buluşturan değerli bir sanatçımız… Türkiye’de bu tarzla adını başarı ile duyuran Erçelikedebiyata olan ilgisini sanat eserlerine yansıtmış ve romanlardan etkilendiği sahneleri duygularıyla birleştirip romanlardaki karakterleri canlandırıp seyircilerin karşısına çıkarmakla heykel sanatına yeni bir boyut kazandırmıştır.

Kendisini daha iyi tanımak, eserlerini  ve sanata karşı bakış açısı öğrenmek için değerli sanatçımız ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Keyifli okumalar…

 

unnamed

 

GazeteBilkent: Öncelikle röportajımızı kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederim. Sanat camiasında tanınan çok başarılı bir sanatçısınız. Sizi daha iyi tanımak adına kısaca kendinizden bahseder misiniz ?

Güzel sözleriniz için ben teşekkür ederim. Mimar Sinan Üniversitesi Heykel Bölümü’nden 2005 yılında mezun oldum. O tarihten beri İstanbul Galata’daki atölyemde çalışmaya devam ediyorum.

 

GazeteBilkent: Liseyi İzmir Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi’nde okudunuz. Resim, heykel, seramik, grafik gibi eğitimlerden geçtiniz. Üniversitede neden heykel bölümünü seçtiniz?

Lisedeyken  daha ziyade desen ağırlıklı bir eğitim aldık. Çok keyifli yıllardı benim için. Hala desen çizmeyi çok seviyorum. Ama nedense heykel yapmayı öğrenmek için büyük bir istek duymuştum. Sonra da bu yola girmiş buldum kendimi. Gittikçe de daha keyifli bir hale  geldi heykelle uğraşmak.

 

unnamed (3)

 

GazeteBilkent: Bir heykel sanatçısı olarak sanata yaklaşımınız nedir ? 

Sanatın yaşamı anlamlı bir hale getirdiğini düşünüyorum. Sanatla uğraşmaktan öte öncelikle sanat izleyicisiyim. Edebiyata, şiire, tiyatroya, müziğe karşı saplantılı bir ilgi duyuyorum. Sevdiğim sanatçılara olan ilgim zamanla büyük bir hayranlığa dönüşüyor. Onların hayatımı daha yaşamaya değer bir hale getirdiğini farkediyorum. Büyük sanatçılar olmasaydı hayatım çok daha sıkıcı ve anlamsız olurdu. Yaptığım her heykelde onların izleri mevcut. Sanki yaşadığım mutluluğun somut bir yansıması gibiler.

 

 

 

GazeteBilkent: Türkiye’deki heykeltıraşlardan sizi ayıran bir özellik var o da eserlerinizi romanlar ve şiirlerle buluşturmanız. Heykel ile şiirlerin, romanların buluşması fikri nereden aklınıza geldi ?

Aslında edebi eserler ressam ve heykeltıraşların her zaman ilham kaynağı olmuştur. Hatta sanatın doğuşu dini metinlerin yorumlanmasıyla gerçekleşti. Benim de çocukluğumdan beri böyle bir hevesim vardı. Okuduğum romanlardaki sahneleri çizerdim, yaşım ilerledikçe bunu sergilere taşımaya başladım. Galiba farkında olmadan yaptığım bir şey bu

 

unnamed (4)

 

GazeteBilkent: Sanat dünyasında, sanat eserlerinin hep bir hikayesi vardır. Siz de eserlerinize, romanlardan seçtiğiniz kesitler ile kendinize özgü yorumunuzu kullanarak farklı bir boyut kazandırıyorsunuz. Kendi yorumunuzu katarak ve romandaki kesitleri kullanarak ne gibi mesajlar vermek istiyorsunuz? 

Herhangi bir mesaj kaygısı ile yapmıyorum aslında heykelleri.Sadece insana ait duygu durumlarını aktarmak niyetindeyim. Karakterlerin benzerliğinden ziyade onların bende uyandırdıkları hissiyatı ortaya koymaya çabalıyorum. Sanatla olan ilişkim bir hissiyat meselesi. Kelimelerle açıklayamadığım bir şey bu sanırım.

 

unnamed (5)GazeteBilkent: İncelediğim kadarı ile eserlerinizde kullandığınız malzemeler biraz farklı. Çalışmalarınızda genellikle hangi malzemeleri kullanıyorsunuz?

Heykelleri ortaya en kolay ve en hızlı  hangi malzeme ile çıkartabiliyorsam o malzemeyi tercih ediyorum. Aceleyle bir panik içinde çalışıyorum aslında. O yüzden o sırada elime ne geçerse onu kullanıyorum. Ahşap, metal, polyester, bazen bir bez parçası bazen bir kağıt, pamuk, iplik bile olabiliyor.

 

GazeteBilkent: Heykellerinizin yanı sıra resimlerinize baktığımız zaman genellikle soluk renkleri kullanmayı tercih ettiğinizi görüyoruz. Nedeni nedir?

 Heykellerde de benzer, fazla iddialı renkleri kullanmıyorum zaten. Galiba formun öne çıkması için yapıyorum; çünkü bu işlerde renk sadece formun öne çıkması için kullandığım bir araç sadece.

 

GazeteBilkent: Bir diğer merak ettiğim soru ise; heykellerinizde sizi birçok edebiyatçının etkilediğini söylüyorsunuz, peki sizi en çok etkileyen heykeltıraşlar kimler? Kendinize örnek aldığınız bir heykeltıraş var mı?

Bir çok isim sayabilirim. Türk heykeltıraşlardan en etkilendiğim kişi Kuzgun Acar diyebilirim. Gerçekten büyük bir sanatçı, eşsiz bir efsanedir kendisi. Türk heykel sanatında çok önemli bir yeri vardır. Sonra günümüz sanatçılarından Mehmet Güleryüz‘ün işlerinden de çok etkilendiğimi fark ediyorum. Yaşayan en önemli sanatçılardan birisidir bence.

 

GazeteBilkent: “Dersaadet” adlı serginizde, heykellerinizi yaratırken size ilham veren eserlerin kesitlerini Ali Poyrazoğlu seslendirmişti. İleride gerçekleştireceğiniz sergilerinizde bu gibi eserlerinize farklı bir bakış açısı yaratacak özel çalışmalar yapacak mısınız? 

O sergide Ali Bey çok büyük katkıda bulunmuştu. Beni onurlandırmıştı. Bir daha böyle bir şansı yakalayabilirsem tabii ki çok mutlu olurum. Ama şu anda böyle herhangi bir proje söz konusu değil.

unnamed (1)

 

 

GazeteBilkent: Yakın zamanlarda serginiz olacak mı ? 

28 Mart’ta Galeri Eksen’de “Dostoyevski” isimli sergim açılacak.14 Nisan’a değin izlenebilir.Bekliyoruz.

 

 

GazeteBilkent: Son olarak bir heykeltıraş olarak,  Türkiye’de heykel sanatına verilen önem hakkında ne düşünüyorsunuz ?

Türkiye’de heykel sanatıyla uğraşmak gerçekten çok zor. Her yıl bir çok öğrenci mezun oluyor ve bu insanlar için para kazanabilmek büyük bir sıkıntı. İnsanlar ne yazık ki başka işler yapmak zorunda kalıyor. Ben de zaman zaman para kazanmak için birçok iş yaptım. Sanata değer veren küçük bir kitle var ve ancak onların desteği sayesinde işler ilerleyebiliyor. Ama bu tabii ki yeterli olamıyor.

 

GazeteBilkent: Çok teşekkür ederiz, okulumuz ve ekibimiz adına başarılar dileriz.

 

Leave a Reply

1 comment

  1. Ali Azun

    Zeynep hanimin yazilarini merakla ve severek okumaktayiz. Tebrikler