Bilkent Drama Atölyesi’nden 8 Mart’a Özel “Kadın Oyunları”

‘’Onurlu bir kadın olmak isteniyorsa fazla lafa gerek yok, kadın kendini öldürmelidir.’’

Kadınların her geçen yıl daha fazla onurunun kırıldığı bir dünyada, her 8 Mart’ta o veya bu şekilde kadının maruz bırakıldığı bütün eziyetlere parmak basmak, bunu yapmak yaralara tuz bassa da en azından gelecek nesiller için bir farkındalık oluşturmak adına çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Her geçen gün bir yenisini duyduğumuz sözlü veya fiziksel saldırılar, tecavüzler hatta cinayetler son bulmuyor belki, fakat bu vesileyle, susmak zorunda bırakılan pek çok kadının sesi olunuyor. Artık kadınların sesi eskisinden daha gür çıkıyor. Yaşanan acıların gerçekliği tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriliyor ki, üstü örtülmek, kapatılmak istenen hiçbir gerçek kalmasın ortada.

Bilkent Drama Atölyesi de, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde ‘’Kadınların ölmeden hatırlandığı bir dünya istiyoruz!’’ mottosu ile yola çıkarak İtalyan oyun yazarı Dario Fo’nun Kadın Oyunları isimli eserinden oyunlar sahnelediler. Oyuncuların hepsi sahneye çıktı ilk önce. Her biri bir başka kadının feryadı oldu. Kimi ‘’Hepimizi öldürüyorlar!’’ diye bağırdı, kimi ‘’Renklerimi aldılar!’’ diye. Bütün çığlıklar birbirine karıştı ve sessizliğe büründü tekrar sahne. Oyunlar başladı.

İlk önce tecavüze uğrayan bir kadının an be an yaşadıklarını, hissettiklerini duyduk kendi ağzından.

Sonra kocası tarafından eve hapsedilen Maria’nın yaşadıklarını dinledik.

Çalışan bir annenin hikâyesine ortak olduk.

Monoton hayatından bezmiş kadının anlattıklarına kulak verdik.

Üzerine gelen kumayı kabullenemeyen Medea’nın feryadını işittik.

Akıl hastası bir fahişenin geçmişini deştik.

Hükümete karşı gelen Ulrike’nin maruz kaldığı sistematik işkenceyi izledik.

Öldü sanılıp morga götürülen kadının, yaşadığını son anda fark edip hayata döndüren doktora ettiği acı sitemi duyduk.

Bunların her biri, dünya üzerinde şu anda kadınların yaşıyor olduğu apaçık, gerçek acılar. İzlerken bile içimizden bir parça koptuğunu hissettiğimiz anları yaşayan kadınlar olduğunu bilmek acı verse de, oyunu izleyen herkesin aklına kazınacak pek çok etkileyici cümle vardı. Oyuncuların her biri, kadın olmanın ne demek olduğunu farklı açılardan göstererek bizlere etkileyici bir akşam yaşattılar. Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde, kadınların yaşadıklarından sadece minik kesitler vererek meselenin ciddiyetini kavratmayı, ve bu günü, adına yakışır bir şekilde ihya etmeyi amaçlamış Bilkent Drama Atölyesi’ne teşekkür ediyor, kadınların ölmeden hatırlandığı bir dünya istemlerine ortak olduğumuzu haykırıyoruz!

Leave a Reply