İnsan neden şarkı söyler veya neden şarkı söylemeye ihtiyaç duyar? Sesinin güzel olduğunu düşünüp bunu diğer insanlarla paylaşmak mı ister, yoksa şarkılar sayesinde başka karakterlere bürünüp başka hayatların hayallerinde mi yaşamak ister? Belki de en önemlisi duygularını, özellikle aşkı, ifade etmenin en güzel yolu olduğu için mi şarkı söylemeye ihtiyaç duyar?
Operet sahnesinde sahnelenen “Şarkılarla Yaşamak” adlı müzikal oyun, şarkıların insan hayatında önemli bir yere sahip olduğunu anlatıyor. Hasta olan, bu durumu kabullenmekte güçlük çeken bir adam ve bu hastalığın hayatlarının üzerine kara bir bulut gibi gölge düşmesini istemeyen, bunun için de umut dolu bir hikaye anlatan bir sevgili. Hikayenin yanı sıra, genç güzel kız, hayatlarındaki hüznün gölgesinden biraz olsun kurtulmak ve hayatlarına renk katmak adına arkadaşlarını akşam yemeğine davet ederek, sevdiği adamın yüzünü güldürmek için çaba gösteriyor. Eğlenmek, hayattan keyif almak adına şarkı söyleyen birbirinden renkli karakterlere sahip olan arkadaşlar, bir süre sonra insanın neden şarkı söylediğine dair cevaplar aramaya başlıyorlar. Sordukları soruya cevap bulmaya çalışırken, zaman zaman hep bir aradayken bazen de kendi içlerinde, kendi duyguları ile baş başa kaldıklarında neden şarkılara tutunarak yaşadıklarını etkileyici sesleri ile ifade ediyorlar.
Birbirinden güçlü, etkileyici seslere sahip ve çoğu genç olan oyuncuların yer aldığı oyunda Edith Piaf şarkısının yanı sıra bir de İtalyanca operaların seslendirilmesi, opera severler için müzikali keyifle izlenir hale getiriyor. Her opera parçasında barınan duyguları, hüznü, aşkı, acıyı ve sevinci, seyircilere başarıyla aktaran ve müzik şöleni yaşatan oyuncular büyük bir alkışı hak ediyorlar.
Müzikal oyunlar izlemekten keyif alıyorsanız ve şarkıların insan hayatında ne anlam ifade ettiğini sorguluyorsanız “Şarkılarla Yaşamak” adlı müzikali izlemenizi tavsiye eder ve aynı zamanda müzikali, oyunun teması ile uyum sağlayan hoş, samimi bir ortamda, Operet Sahnesinde oynanırken izlemenizi öneririm.