11 Kasım 2011 günü İzmit-Karamürsel seferini yapmakta olan, içinde 18 yolcu, 4 mürettebat ve 2 stajyer personel bulunan ‘’Kartepe’’ adlı deniz otobüsü kaçırıldı. Yapılan operasyonda ölü ele geçirilen PKK’lı teröristin isminin Mensur Güzel olduğu tespit edildi. Varmak istediği istikameti belirtmeyen terörist, bir süre Marmara Denizinde dolandıktan sonra benzin ve yiyecek temin etmek için İstanbul-Selimpaşa açıklarında demir attı.
Deniz otobüsü, içinde SAS komandolarının bulunduğu 3 bot ve havadan bir askeri helikopter tarafından takibe alındı. Operasyon saat 05:30 sularında gerçekleştirildi. İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu tarafından operasyonun güven içinde gerçekleştiğine dair basın açıklaması yapıldı.
Deniz otobüsünün içinde bulunan bazı yolcular çeşitli kanallarla röportaj yaparak kaçırılma sürecini ve o anda yaşanan korkuyu anlattılar. Yolculardan Davut Yavuzyılmaz yaptığı açıklamada deniz otobüsünün gerektiği saatte iskeleye yanaşmaması üzerine bir terslik olduğunu anladıklarından ve deniz otobüsü personeli tarafından kaçırıldıklarını öğrendiklerinden bahsetti.
Duyulduğu ilk dakikalarda ülke genelinde büyük bir paniğe yol açan olay, terör yanlısı PKK destekçileri tarafından sosyal medya üzerinde büyük bir heyecan ve destekle karşılandı. Aynı grup, Mensur Güzel etkisiz hale getirildikten sonra da yapılan operasyona ve teröristin öldürülmesine karşı büyük bir tepkiyle yine sosyal medya ortamında bir takım eleştirilerde bulundular.
Bu olay birçok köşe yazarı tarafından terörün vardığı en uç nokta olarak değerlendirildi. Terör konusunda son zamanlardaki olayların tümü de göz önüne alınırsa, dağlardaki çatışmaların sivillere sıçramasının söz konusu olabileceği ve eğer önlem alınmazsa terör probleminin çok daha tehlikeli boyutlara ulaşabileceği düşünülebilir.