Geçtiğimiz sezonu, 23 senelik hasretine son verip şampiyon olarak tamamlayan Galatasaray, gelecek sezon için kadro planlamasını tamamladı. Bir senelik aranın ardından yeniden Euroleague arenasına çıkacak olan Galatasaray’ın, yeni sezonda nasıl bir oyun anlayışı benimseyeceği herkes tarafından merak ediliyor. O halde, Ergin Ataman’ın zihninde bir gezintiye çıkalım ve gelecek sezon için neler hazırladığı hakkında fikir yürütelim.
Galatasaray’ın önümüzdeki sezon için kadrosu şu şekilde:
Carlos Arroyo – Ender Arslan – Engin Atsür
Jamont Gordon – Göksenin Köksal – Sinan Güler
Manuchar Markoishvili – Cenk Akyol – Henry Domercant
Zoran Erceg – Ersin Dağlı – Milan Macvan (Takımdan ayrılabilir)
Furkan Aldemir – Nathan Jawai – Mutlu Demir
Sezona yeni olarak Sinan Güler, Mutlu Demir, Nathan Jawai ve Zoran Erceg hamleleri ile başlayacak olan Galatasaray’ın geçtiğimiz sezondan biraz daha farklı bir oyun anlayışına sahip olması bekleniyor. Tabii, bu farklılık yalnızca bazı noktalar için geçerli. Bu da geçen seneki oyuncu yapısının biraz değişmesi ile alakalı bir durum. N’dong yerine Jawai, Macvan yerine de Erceg hamlelerini gerçekleştiren Galatasaray, yeni sezonda pick&roll oyununu ana planı olarak benimsemiş bir takıma evrilecek.
Galatasaray’ın yeni pivotu Nathan Jawai.
N’dong – Jawai değişimine genel olarak çok iyi bakılmasa da; pick&roll oyununu ön planda tutacak bir takım için Jawai hamlesi olabilecek en mantıklı hamlelerden. Biraz da geçtiğimiz sezon ile karşılaştırarak devam edelim bu konuya. Bir takımda 4 ve 5 numaraların şutör özelliklere sahip olması, o takımın hücumuna büyük bir derinlik katar. N’dong’un gidişi ve Jawai’nin gelişi ile 5 numara rotasyonundaki şut opsiyonu ortadan kalkmış oldu. Bu nedenle, Jawai’den en iyi verim almanın yolu 4 özellikleri olan bir 5 numaraya sahip olmak. Buradaki kilit nokta şu: Sahip olduğunuz 4 numaralar rakip 5 numaraların arkasında duracak kadar kuvvetliyse takımın elini rahatlatıyor. Bir de bu özelliğe sahip olan bir oyuncuyu dışarıya çektiğiniz zaman Jawai’nin etkili olacağı alan açılmış oluyor.
Ergin Ataman’ın Beşiktaş’tan da öğrencisi olan Zoran Erceg, gelecek sezon Galatasaray forması giyecek.
Galatasaray’ın elinde ise rakip 5 numaraların arkasında çok yumuşak kalacak bir oyuncu, yani Erceg var. Kaldı ki, Erceg kendi pozisyonu olan 4 numarada bile rakiplerine karşı sertlik göstermekte zorlanıyor. Erceg hem çok iyi bir şutör hem de çok iyi bir pasör. Zaten Macvan’ın yerine tercih ediliş sebebi de, bu iki özelliğinin çok iyi olması. Ancak, Macvan, Erceg’in aksine pota altında sertlik oluşturabilen ve daha çok pota altından oynamayı seven bir oyuncu. Bu noktada olay yine savunmada düğümleniyor. Hücumda eşleşme sorunu yaratmak büyük avantaj getirecek ama bu durumun tersinin savunmada dezavantaj yaratacağını da söylemek lazım. Söz konusu dezavantajları minimize etmenin yolu da hız ve çabukluk üzerinde durmaktan geçer. Bu iki “done”yi dengeli bir şekilde sahaya yansıtmak başarılı olmayı kolaylaştırır.
Tabii, yukarıda yazdığım “Jawai’den faydalanma oyunu” nun ana parçası Arroyo olacak. Arroyo ikili oyunları çok etkili oynayan bir oyuncu. Pick’ten sonra içeriye devrilen uzunu bulma konusunda hiçbir sıkıntı çekmiyor. Aynı şekilde pick’ten sonra yaptığı stop jump shotlarla da ikili oyunları rahatlatıyor.
Carlos Arroyo gelecek sezon da Galatasaray’ın en büyük kozlarından olacak.
Jawai’nin geçen sene başarılı bir performans ortaya koymasındaki ana etken Huertas ve Jasikevicius ikilisinin ikili oyunlardan sonra, ona pota altında en doğru yerde ve en doğru zamanda topu vermesiydi. Jawai’nin pota altında iyi bir bitirici olduğu düşünüldüğünde onu en doğru yerde ve en doğru zamanda topla buluşturmak, ondan verim almanın en kolay yolu. Bunun yanı sıra, Jawai’nin başarısının bir diğer sırrı ise Tomic ile birbirini tamamlayan bir ikili oluşturmalarıydı. Buna benzer bir bütünleşmeyi şimdi Furkan ile de yapması gerekecek.
Bu noktada biraz da diğer oyuncular üzerinde de durmak gerekiyor. Galatasaray, çok yüzdeli şut sokabilen oyunculara sahip. Yukarıda bahsettiğim gibi Erceg’in dışarı çıkması ile yelpaze şeklini andıran bir yapı oluşturup, rakibi dışarıdan vurmak mantıklı gözükebilir. Çünkü eldeki oyuncular, Domercant – Erceg – Markoishvili – Cenk çok yüzdeli şut atabilen tehlikeli oyuncular. Tabii, bu durumun da dezavantajları yok değil. İç – dış dengesini sağlayamadığınız zaman böyle bir formül çok riskli bir yapı üretebilir. Bunun yanı sıra ribaundlarda üstünlük sağlamak da zorlaşabilir. Denge sağlanamadığında da geçen sene ligin en fazla ribaund toplayan takımı bu görüntüsünden hızla uzaklaşabilir.
Geçen sezon sakatlığı sebebi ile takımdan uzak kalan Domercant Galatasaray’ın en büyük silahlarından
Savunmaya gelince… Geçen seneki Galatasaray savunması gerçekten mükemmeldi. Özellikle Ergin Ataman’ın topa baskıdan ziyade eksik yakalanmama üzerine kurulu savunma anlayışı çok başarılı olmuştu. Bu savunmayı görünce ilk olarak Barcelona geldi aklıma. Genellikle, Euroleague’de birçok takım savunma anlamında undersize beşler ile sahada yer alırken, Barcelona koçu Xavi Pascual tam tersine uzun bir beş ile sahada kalıp, eksik yakalanmama üzerine kurulu bir defansif anlayışı benimsemişti. Ergin Ataman da geçen sene tam olarak bunu yaptı. Koçun önümüzdeki sene de bu savunma olgusunu devam ettireceğini düşünüyorum ama savunma biraz geriye gidebilir. Çünkü artık Erceg gibi yumuşak ve Jawai gibi ikili oyun savunmasında zaafiyet yaşayan oyunculara sahip Galatasaray.
Genellikle Jawai tarzı kalın pivotlar ikili oyunlardan sonra yavaş kalırlar ve faul problemine çabuk girebilirler. Örneğin Jawai’in adamından kenar ikili oyunlarda rakipler sonuç alabiliyor ve caydırıcı bir fiziğe sahip olmasına rağmen savunma bloğuna takılabiliyor. Bunun yanı sıra Carlos Arroyo’nun da savunmada hiç gözükmemesi Euroleague gibi sert ortamlarda baş ağrıtabilir. İki sene önce Beşiktaş’ta ve son olarak da geçen sene Galatasaray’da Ergin Ataman, Carlos Arroyo’yu büyük bir ustalıkla savunmada saklamayı başarmıştı. Özellikle rakibin hücum potansiyeli düşük oyuncusunu Arroyo’ya vererek hem onu savunmada yormayıp hücum için diri tutmuş hem de savunma defosunu örtmüştü.
Biraz da olumlu yönlerini görmek gerekirse Galatasaray Markoishvili ve Jamont Gordon gibi iki tane iyi savunma yapabilen kısaya sahip. Ayrıca bu sezon da geçen sene Ergin Ataman’ın zaman zaman kullandığı üç uzunlu eşleşmeli alan savunması ve iki sene önce play-off yarı finalinde Galatasaray’ı alt eden, yardımcısı Yağızer Uluğ’un tavsiyesi ile uyguladığı switching man-to-man tarzı savunmaları da göreceğimiz çok açık. Çünkü Ergin Ataman çok önemli bir koç ve maç içinde sürekli hamle yapmayı seven bir yapıya sahip. Rakip koçun kafasının içine girmeyi başardığı zaman oyuna çok rahat yön verebiliyor. Bu nedenle savunmada bahsettiğim olumsuz yönleri minimuma indireceğini düşünüyorum.
Ergin Ataman ve yardımcıları Yağızer Uluğ-Yakup Sekizkök-Tolga Başer.
Son olarak birkaç noktaya daha değinmek gerekiyor. Öncelikle Galatasaray’ın Macvan’ın gitmemesi durumunda 7 yabancılı bir kadro ile sezona başlayacağını söylemek gerekiyor. Bu durum beraberinde bazı handikapları da getiriyor. Çünkü daha önceki yıllarda 7 yabancı ile sezona başlayan takımlar hep beklentilerin altında kaldı. Bu kadar yabancıya sahip olmanız doğru beşleri bulmanızı zorlaştırır. Ana yapı içinde düşündüğünüz yabancılardan bazıları istediğiniz katkıyı vermediğinde mecburen diğer iki yabancıyı rotasyona sokmaya çalışırsınız. Bu durumda da hem kestiğiniz oyuncuların form tutması zorlaşır hem de takımın oyun yapısı, yani kimyası bozulur. İşte bütün bu nedenlerden dolayı eğer Galatasaray Macvan’ı gönderip 6 yabancıya düşebilirse çok daha iyi olur.
İşin özü, Ergin Ataman’ın elinde esnek bir kadro var ve daha da önemlisi koç bu kadrodan nasıl verim alacağını çok iyi biliyor. Arroyo ve Erceg gibi daha önce çalıştığı oyunculardan nerede, nasıl katkı alacağının farkında. Sonuç olarak yeni sezonda da Ergin Ataman’ın ”iyi basketbol iyi oyuncularla oynanır” felsefesi işlemeye devam edecek gibi görünüyor.
