Geçen hafta yaptığı sürpriz ile hepimizi şaşırtmış olan Elazığspor, bir seyircinin sahaya atlaması ve Fernandes’e saldırması ve bunun peşi sıra gelişen olaylarla sarsılmış Beşiktaş ile oynayacaktı. Bugüne kadar bir çok krizle karşılaşmış ve bunlarla başarıyla başa çıkmış olan Beşiktaş yönetiminin, bu krizle de baş edebildiğini gördük bu maçta, tabii her ne kadar futbolcular arasında sürtüşmeler yaşansa da bunları o olaylara bağlamak doğru olmaz sanırım. Zaten maçtan sonra da Necip gerekli açıklamayı yaparak olayın uzamasını ve pabuç dilli medyamızın ağzına düşmesini engelledi.
Gelelim maça. Beşiktaş maça çok iyi başladı açıkçası ve istatistik olarak çok başarılı bir oyun oynadığını ama skora rağmen kötü bir bitiricilik sergilediğini görüyoruz. Bir maç içerisinde ceza sahasına bu kadar akın gerçekten hayret verici derecede fazla. Tabii burada Elazığspor’un sezon başından beri başarısız orta saha ve defans oyununu görmemek hata olur. Okan Buruk’un Antalyaspor maçındaki 11’i neden bozduğu konusu da tartışılmalı. Sonunda çıkardığın bir takım 3 puan alabilmişken daha risksiz oynamak adına 11 değiştirmesi asıl risk aslında. Artık her maçı zor maç olan Elazığspor belli bir oyun stilinde oynamazsa eğer maç esnasında kendini kaybeder. Okan Buruk’un bir karar vermesi gerekiyor acilen.
Sonuç olarak kaliteli bir futbol oynayan Beşiktaş, son olaylardan yara almadan çıktığını göstermiş oldu. Bunun yanında Fenerbahçe’nin kaybetmesiyle liderliğe bir adım daha yaklaşmış oldular. Muhakkak puan farkındaki bu azalış futbolcuları olumlu etkileyecektir. Buna karşılık Elazığspor cephesi yaklaşan devrede neler yapabileceğini, nerelere takviye yapması gerektiğini iyi analiz etmeli. Gerçekçi hedefler konulup bu hedefler doğrultusunda mevkisinin adamını alma ihtiyacı doğmuştur. İlginçtir ki bir kaç haftadır Elazığspor’da kendi asıl mevkiisinde oynatılmayan birçok oyuncu vardı. Örneğin; Bilica’nın cezası ve Görkem’in sakatlığı sebebiyle o mevkide oynayabilecek 2 oyuncusu yoktu Elazığspor’un ve birkaç hafta Sow, stoper oynamak zorunda kaldı. Bu problemler çözüldüğü takdirde nefes almak mümkün olacaktır. Selçuk Öztürk ya paraya kıymalıdır ya da koltuğu terketmelidir. Başarı hedefleyen bir takım başarılı insanlarla çalışmalı yetersiz oyuncular gönderilmelidir. Yeni bir Elazığspor sahaya çıkmadıkça başarı beklemek hayalden öte bir şey değil ne yazık ki…