İspanya La Liga’da 26. hafta, ezeli rakipler Atletico Madrid ve Real Madrid’i karşı karşıya getirdi. Maç öncesinde 63 puanla, rakipleri Barcelona ve Atletico Madrid’in 3 puan önünde liderlik koltuğunda oturan Real Madrid, hafta içinde Veltins Arena’da Schalke önünde aldığı 6-1’lik galibiyetle bu maça oldukça moralli çıktı.

Maç öncesinde Vicente Calderón’u dolduran 55 bin kişinin hazırladığı koreografi görülmeye değerdi. Başından sonuna heyecanlı bir mücadele içerisinde geçeceği düşünülen maç, tam da öyle oldu. Maçın başlama düdüğüyle birlikte, iki takımın bu sahada yaptığı son 10 maçta olduğu gibi, Atletico Madrid yine ilk 15 dakika içerisinde golü kalesinde gördü. Maçın henüz 3.dakikasında Benzema’nın golüyle geriye düşen Atletico, şoku üzerinden çabuk attı. Maç öncesinde kadrolar açıklandığında, Diego’nun ilk 11’de olmayışı, Atletico tarafı adına önemli bir gelişmeydi. Çünkü Diego geldiğinde beri Simeone onu takıma monte etmeye çalışıyordu. Bir türlü beklenen performansı veremeyen Diego’nun olmayışı, takımın oyununu rahatlatmışa benziyordu. Zira Atletico Madrid, Real Madrid kalesine yüklendikçe yükleniyor ve oldukça da etkili oluyordu. Tam bir savaş havasında geçen maçta oyunun gittikçe sertleşmesiyle, neredeyse her ikili mücadelede, bir Real Madridli yerde kalıyordu. Her pozisyon sonrasında sürekli hakemin yanında kümelenen Real’li oyuncularla olan gerginlik de gittikçe artıyordu. Atletico Madrid aradığı golü, milli oyuncumuz Arda Turan’ın asistinde, Koke’nin sağ çaprazdan yaptığı düzgün vuruşla buldu. Bu golden sonra da hiç hız kesmeyen Arda ve arkadaşları, ilk yarının son dakikalarında kaptan Gabi’nin yaklaşık 30 metreden gönderdiği harika füzeyle soyunma odasına 2-1 önde gittiler.

İkinci yarıya da hızlı giren Atletico Madrid takımı, bulduğu birkaç net pozisyondan faydalanamadı. Kademeli bir şekilde tempoyu düşürerek oyunu rölantiye almaya çalışan Simeone’nin oyununu ise, Ancelotti’nin sağ ve sol bekte yaptığı oyuncu değişiklikleri bozdu. Değişikliklerle birlikte oyunun kontrolünü büyük ölçüde eline alan Real Madrid, yıldızı Ronaldo’nun golüyle Vicente Calderon’dan 1 puanı kurtarmayı başardı. Bu sonuçla Atletico Madrid lideri yakalama fırsatını elinden kaçırmış oldu ve tam 15 yıldır Vicente Calderon’da yenemediği Real Madrid’e, yine diş geçiremedi.

Atletico Madrid bu sezon gerçekten büyük takım gibi oynuyor. Oyuncuların kendilerine güvenleri çok üst düzeyde. Şampiyonlar Ligi’nde de yollarına devam ediyorlar. Ancak bu takımın en büyük handikabı, kadronun yeterince derin olmaması. Atletico Madrid bu saatten sonra şampiyonluk için hem Barcelona’nın hem de Real Madrid’in puan kaybını bekleyecek. Ancak bu kadroyla, hem ligdeki maçlarını kazanıp, hem de Şampiyonlar Ligi’nde devam etmeleri ise oldukça zor. Öte yandan Real Madrid ise, ligde puan kaybetmenin kabul edilebilir olduğu Bilbao deplasmanından sonra Atletico Madrid deplasmanında da puan bıraktı belki ama bu durum pek sıkıntı yaratacağa benzemiyor. Zira 26 Ekim 2013’teki El Clasico mağlubiyetinden bu yana maç 15 haftadır maç kaybetmeyen Real Madrid, muazzam güçteki kadrosuyla hem Şampiyonlar Ligi’nde, hem de La Liga’da yoluna emin adımlarla devam ediyor. Ama futbolda hiçbir şey sürpriz değildir. Bakalım bitiş çizgisini ilk önce hangisi görecek.