Gerek pist üzerindeki sürüşü, gerek takım radyosundaki konuşmaları, gerekse sivri dili ve kendine has tavrı ile birçok kişinin gönlünde taht kurmuş bir pilot… Kimi Raikkonen! Nam-ı diğer Iceman. Birçok yönüyle eşsiz bir pilot olup, F1 kariyerini şampiyon olamadan tamamlasaydı bir yanı yarım kalacaktı hep. Belki de birkaç ay önce yazdığım Şampiyon Olamayan Formula 1 Efsaneleri adlı yazımda yer edinebilirdi. Neyse ki 2007 yılında kazandığı şampiyonluk sayesinde bu yazımın sadece bir paragrafını değil, tamamını Raikkonen’e ayırıyorum.
Michael Schumacher’in kazandığı üst üste şampiyonluklardan sonra 2005 ve 2006’da Renault’ya kaptırılan şampiyonluklar üzerine Michael Schumacher emekli olmuş ve yerine McLaren’dan Raikkonen getirilmişti. McLaren’da boşalan koltuğa ise son iki sezonun şampiyonu Fernando Alonso getirilmişti. Önceki sezonun GP2 şampiyonu Lewis Hamilton da paf takımdan yetişerek as takımda Alonso’nun takım arkadaşı olmuştu. Sezon boyunca McLaren ve Ferrari pilotları arasında şampiyonluk mücadelesi vardı. 10-8-6-5-4-3-2-1 lik puan sisteminin uygulandığı 2007 sezonunun bitimine iki yarış kala Lewis Hamilton 107 puanla zirvedeydi. 95 puanla takım arkadaşı Alonso ve 90 puanla Raikkonen takip ediyorlardı. Bundan sonraki ilk yarış olan Çin’de Raikkonen galip gelip Hamilton yarış dışı kalınca Rai farkı 7 puana kadar azaltmıştı son yarış için. Ancak bir diğer engel Fernando Alonso da 103 puanla ikinci durumdaydı. Son yarış olan Brezilya GP öncesi 107-103-100 lük puanlar vardı. Sıralama turlarında Massa’nın pole pozisyonu elde etmesi Ferrari cephesinde umutları yeşertmişti. Hamilton ikinci cepte , Raikkonen 3 ve Alonso da 4.cebi almıştı. Asıl dananın kuyruğu yarışta kopacaktı… Hamilton’ın şampiyon olması için yeterli her şey sıralama turlarında elde edilmişti. Fakat bir sonraki gün bir şekilde olaylar McLaren cephesinin dilediği gibi gitmedi.
Hamilton’ın ilk turda Alonso’ya kaptırdığı yeri geri kazanmaya çalışırken pist dışına çıkmaktan kurtulamadı.
Start verilmesiyle beraber Massa, Hamilton’ın önünü kapatarak geçiş imkanı vermedi. Bu esnada arkadan hızla gelen Raikkonen Hamilton’ı ilk virajda geçerek ikinciliği aldı. Hamilton ilk virajda iyi bir çizgi yakalayamayınca arkadaki takım arkadaşı Alonso’ya da geçildi. İlk sektörün sonunda atak yapmak için geç fren yapan İngiliz pilot virajı dönemedi ve kendini pist dışında buldu. Kendini bir anda sekizinci sırada gören genç yıldız bu sonuçlarla şampiyonluğu Alonso’ya kaptırıyordu. 1 araç geçen Hamilton 9.turun ilk sektör çıkışında motorundan güç alamamaya başladı ve yaklaşık 30 saniye kadar pist kenarında yavaş yavaş ilerledi. Daha sonra sistemi sıfırlayarak gücü geri kazandı ve yarışa döndü. Bu arada 11 araca geçilerek 18. sıraya geriledi. Bu olayın 63 tur kala yaşanması Hamilton’ın hala umutları olmasını sağladı. Gerçekten de buradan hızlı bir şekilde tırmanan Hamilton ilk pit stopların sonunda 11.sıraya kadar yükseldi. Diğer pilotların aksine iki set yumuşak lastik gidip, yarış sonuna sert lastiğe geçmeyi tercih etti. İkinci pit stoplara kadar yükselmesine devam etti: 8.sıra. Şampiyonluk için en az 7.lik lazımdı.
Yarışın başından beri Massa’yı 1-2 saniye geriden takip eden Kimi Raikkonen’in ise Alonso’nun üçüncülüğüne karşı şampiyon olabilmek için yarışı kazanması gerekiyordu.Önündeki engel ise takım arkadaşı Massa idi. İlk pit stopta Massa’dan daha fazla yakıt aldığı için ikinci pit stopa Massa’dan birkaç tur geç girdi ve bu strateji sonucunda ikinci pit stop’unun çıkışında Massa’nın önünde döndü. Raikkonen liderliğe yükseldiği için Hamilton’ın da olması gereken sıralama en az beşincilik oldu. Hamilton sert lastiği bırakarak 15 tur kala yumuşak lastiğe geçiş yaptı. Pit süresini telafi edecek kadar hızlıydı belki ama öndekilere yetişecek kadar değildi. 7.sıradaki Trulli zorunlu bir pit stop yapınca Hamilton bir sıra atlamış oldu fakat hala 2 sıra daha lazımdı.
Yarışın sonuna kadar Hamilton başka sıra kazanamadı. Finişi ilk sırada gören Fin pilot Kimi Raikkonen 1 puan farkla dünya şampiyonu oldu. Hamilton’ın kendi hatası değildi fakat araçlar Formula 1’in kendisini oluşturuyor. 2007’de Hamilton üzgündü. Bir sene sonra yine aynı yerde daha heyecanlı biri olacaktı. O da bundan sonraki yazılarımdan birinin konusunu oluşturacak.
