Bir adam düşünün ki her sabah 4:45’te uyanıyor, yaklaşık 150 tane mekik çekiyor ve 6:00’daki günün ilk dersine hazır olmaya çalışıyor. 6 ile 11 arası çalıştıktan sonra atıştırma molası verip tekrar işine, dünyada en çok sevdiği şeye dönüyor ve 1 ile 5 arası yine dur durak bilmeden çalışıyor, öğretiyor. Aklınıza ilk planda genç 30’lu yaşlarda bir isim gelmiş olması yüksek ihtimal. Ancak öyle değil. Bahsettiğim kişi 80 yaşını devirmiş ama disiplininden ve çalışma aşkından birşey kaybetmemiş dünyanın gelmiş geçmiş en iyi tenis hocalarından Nick Bollettieri. 1931 yılında doğan İtalyan asıllı Amerikalı Bollettieri, 1978 yılında açtığı kendi adını taşıyan tenis akademisiyle birlikte uluslararası bir üne kavuştu ve dünyanın en iyi raketlerinin koçluğunu yaptı, altyapılarını hazırladı ve bugün kimilerine göre dünya üzerindeki en başarılı tenis eğitmeni.
Erkeklerde ve bayanlarda dünya 1 numarası görmüş tam 10 raketle birlikte çalıştı. Bu isimlerden bazıları Andre Agassi, Boris Becker, Martina Hingis, Maria Sharapova ve Williams kardeşler. Bunun dışında ilk 10’a ve 20’ye girmiş sayısız isimle de çalıştı. Peki çalıştığı raketlerin bu kadar başarılı olma nedenleri acaba neler? İlk cevabımız tabi ki Bollettieri’nin kendisinde. Yazımın başında da bahsettiğim gibi inanılmaz bir çalışma aşkı ve disiplini var, tenise ve öğretmeye aşık bir isim. Eşinin bu konuda güzel bir açıklaması var. “O her zaman genç biri, onunla evlendiğimde metresi olduğumu biliyordum çünkü onun asıl evliliği akademiyle.” Kendisi de açıklamalarında bunu belirtiyor. “Her gün 4 ya da 5 saat uyku bana yetiyor. Çünkü her zaman ayakta ve aktif olmak istiyorum, hareketli olmayı çok seviyorum, hareketli olmazsam ölecekmişim gibi geliyor.”
Bollettieri’yi zirveye taşıyan bir diğer nokta da oldukça zor ama aynı zamanda kaliteli bir eğitim ve altyapı sunması öğrencilerine. Servis ve geri çizgi oyununa çok önem verir ve öğrencilerine atletik olmayı aşılar. Eğer atlet bir raketseniz ve servisiniz ile geri çizgideki oyununuz güçlüyse Bollettieri’ye göre olmuşsunuzdur. Teknik vuruşlardan daha çok, güçlü ve fiziki bir oyunu tercih ettiği için öğrencilerini zorlu bir eğitim bekliyor. Bunun yanında mental gücün en üst seviyede olması da Bollettieri için olmazsa olmaz bir noktadır. Kendisine ait sözlerde de oyun görüşünü görebiliyoruz. “Bütün yeteneklere sahip olabilirsiniz ancak mükemmel ve istikrarlı bir yapınız yoksa bu yetenek size hiçbir şey kazandırmaz”. 7 yaşında Rusya’dan Amerika’ya gelen akedemiye emanet edilen Sharapova; “O doğru anlarda doğru şeyleri söylemeyi çok iyi biliyor, yönlendirmeleri benim bugünlere gelmemde çok şey kattı.” derken şu anda dünya 12 numarası olan Tommy Haas ‘Beni oğlu gibi yetiştirdi, yediğim yemekten para ihtiyacıma kadar herşeyimle ilgileniyordu” diyor. Şu anda bayanlarda 8 numarada bulunan Jankovic ise Bollettieri ile hala görüştüğünü ve birçok konuda yardımını aldığını söylüyor. 35 yıllık akademi çalışanı Jose Lambert ise Amerikalı çalıştırıcı hakkında “İnsanları okumasını çok iyi bilen biri ve öğrencilerinin ne ihtiyacı varsa ekibinden onların tam olarak karşılanmasını ister.”
Kuşkusuz böyle isimler kolay yetişmiyor. 82’sinde hala yeni yeteneklere üstün bir tenis altyapısı hazırlamak için aç olan, var gücüyle çalışan bir ismi umarım daha uzun yıllar izleme fırsatı buluruz.