İster bir sporcuyu destekliyor olun isterseniz de bir takımı, taraftarlar o spor organizasyonunun can damarıdır. Olumlu bir taraftar deneyimi, herhangi bir takımın veya etkinliğin başarısı için kritik öneme sahiptir. Geçtiğimiz yıllarda Corona Virüs nedeni ile taraftarsız oynanan spor müsabakalarına bakıldığında taraftarların oyunların görselliği ve duygusu açısından ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görmüş olduk.
Steve Bartman 21 Ekim 2003’e kadar Chicago Cubs Beyzbol takımı için oyunun deneyimini ve duygusunu arttıran on binlerce sıradan taraftardan sadece biriydi. Ancak Wrigley Field’da Marlins’e karşı oynanan bu maçtan sonra hiçbir şey Steve Bartman için asla eskisi gibi olmayacaktı. Aslında Steve Bartman‘ı lanetli bir taraftara dönüştürecek olaylar serisi daha o doğmadan çok önce başlamıştı. Zaten lanetlerle anılan bir takım olan Chicago Cubs 1908’den beri hiç Dünya Serisi kazanamamış ve bunun üzerine “Billy Goat’un Laneti”nin bu takımın taraftarları arasında bir efsane halinde dolaşıyor olması Steve Bartman olayının başlamasına temel oluşturmuştur. Lanet, 1945’te Billy Goat Tavern’in sahibi William Sianis’in, evcil keçisinin kokusunun diğer hayranları rahatsız etmesi nedeniyle Dünya Serisi sırasında Wrigley Field’ı terk etmesi istendiğinde ortaya çıktı. Sianis’in Cubs’ı bir daha asla Dünya Serisini kazanamayacaklarını ilan ederek lanetlediği iddia edilir. Ancak bu lanetin Steve Bartman olayı için küçük bir önemli yanı daha var: 1945’te Chicago Cubs 37 yıldan sonra ilk defa Dünya Serisine ulaşma yolunda ilerliyordu, tıpkı 2003’te de olacağı gibi.
İşte Steve Bartman etrafı lanetlerle çevrili olduğuna inanılan tam da böyle bir takımın hayranı olarak 2003’te dünya sahnesine çıkıyor. 2003 NLCS’nin 6. maçının sekizinci vuruşunda Cubs 3-0 öndeyken, Marlins’in saha oyuncusu Luis Castillo Wrigley Field’da faul bölgesine uçan bir top fırlattı. Duvarın yanında oturan mütevazı bir taraftar olan Bartman, Cubs’ın dış saha oyuncusu Moises Alou’nun topa atlayıp oyuna müdahale ettiği anda uzandı. Bartman topu yakalayamadı ama top yanındaki koltuklara düştü. Sonuç, taraftar müdahalesi olarak kabul edilmeyen faullü bir toptu. Bunu takip eden şey is tam anlamıyla bir kargaşaydı. Cubs tamamen çözüldü ve 8-3’lük bir mağlubiyetle sekiz cevapsız koşuya izin verdi. Bütün bunlar Bartman’ın hatası mıydı? Tabii ki değil. Yine de Bartman’ın güvenliği için Wrigley Field’dan çıkarılması gerekiyordu ve kimliği maçtan kısa bir süre sonra ortaya çıktı. Cubs, 7. maçta Marlins’e yenildi ve elendi. Yüz yıldan uzun bir süre sonra ilk şampiyonluklarını kazandıkları 2016 yılına kadar Dünya Serisine ulaşamadılar. Bu arada Bartman, Cubs tarafından şiddetle savunuldu. Bartman özür dileyen bir açıklama yaptıktan sonra halkın gözünden uzakta sakin bir hayata çekildi.
Bartman sadık bir Cubs hayranı olmaya devam ediyor. Sözcüsü aracılığıyla 2016 yılında Cubs’ın laneti kırıp Dünya Serisini kazanmasından “çok memnun” olduğunu söyledi. Bartman’ın sözcüsü, Cubs’ın 2016 koşusu sırasında müvekkilinin herhangi bir şekilde dikkati dağıtmak istemediğini, sezon sonrası bir maçta ilk atışı yapması ve hatta takımın zafer töreninde yer alması yönündeki çağrıları reddettiğini söyledi. 2017 yılında Cubs, Bartman’a bir şampiyonluk yüzüğü hediye etti ve bu hediyenin 2003’ü kapatmasını umduklarını açıkladı. Bartman yaptığı açıklamada yüzük için “derinden etkilendiğini ve içtenlikle minnettar olduğunu” söyledi. Bartman, “Cubs ailesiyle yeniden bir araya gelmekten mutlu olduğunu” sözlerine ekledi, bu nedenle takımın hevesli bir hayranı olmaya devam ettiğine şüphe yok.
Steve Bartman Olayı, bir spor olayının nasıl bir bireyin hayatını etkileyebileceğini gösteren acı bir hikayedir. Olay, bir hata sonucu ortaya çıkmış olsa da, sporun duygusal ve toplumsal bir etki yaratabileceği gerçeğini hatırlatıyor. Bartman’ın hikayesi, sporun sadece saha içinde değil, saha dışında da nasıl büyük bir etkisi olabileceğini gösteriyor.
Kaynakça: