Küba Füze Krizi, ABD’nin Türkiye ve İtalya‘ya, SSCB’nin ise Küba’ya nükleer başlıklı füze yerleştirmesi ile başlayan; Ekim 1962’de dönemin iki süper gücünü karşı karşıya getiren ve dünyayı nükleer savaş tehdidi altında bırakan bir krizdi. Kriz herhangi bir nükleer silah kullanılmadan son bulmuştu. Fakat olası bir nükleer savaş o kadar endişe vericiydi ki ABD ve SSCB Küba Füze Krizi bunalımından sonra nükleer silahların kullanılmasını önlemek için Moskova’da, 5 Temmuz 1963’te “Nükleer Silah Denemelerinin Kısmi Yasaklanması Anlaşması”nı imzaladılar. Bu anlaşma atmosferde, uzayda ve denizaltında nükleer denemeleri yasaklıyor ancak toprak altındaki nükleer denemelere izin veriyordu. Krizin nükleer silah kullanılmadan son bulmasına ve olası katastrofik bir savaşın çıkmamasına da en fazla katkıda bulunan ve bir anlamda bu silahın kullanılmasını engelleyen kişi ise bir SSCB subayı olan Vasili Alexandrovich Arkhipov’du.
Tarih 27 Ekim 1962, ABD donanması Karayip Denizi’nde Sovyetlere ait bir B-59 denizaltısı tespit etmişti. Vasili Alexandrovich Arkhipov da nükleer torpido taşıyan o denizaltındaki 3 kıdemli subaydan birisiydi. Denizaltının yerüstüyle herhangi bir iletişim bağlantısı bulunmamaktaydı. Küba’ya gitmek için görevlendirilen bu denizaltı, Moskova’dan izin almadan 3 kıdemli subayın hepsinin oybirliği sağlanabildiği durumda torpidoyu kullanabilecek yetkiyi almışlardı. Amerikan Donanması denizaltının tahmini bulunabileceği konumların yakınlarına denizaltına hasar vermeyen fakat yaydığı güçlü şok dalgalarıyla denizaltını ciddi derecede sallayarak denizaltı mürettebatını rahatsız ve huzursuz eden sualtı bombalarını sık periyotlar içinde tekrarlayarak kullanmaktaydı. Amerikalılar bu bombaları kullanarak denizaltına su üstüne çıkmalarını ve onlarla iletişime geçmek istedikleri mesajını vermek istiyordu fakat Ruslar bu durumdan daha farklı bir çıkarımda bulunmuşlardı.
Daha önce rastlamadıkları kadar güçlü sarsıntılara maruz kalan Rus askerleri, 3. Dünya savaşının başlamış olabileceğini bu yüzden de saldırıya geçmeleri gerektiğini, yani denizaltında bulunan nükleer torpidoyu kullanmaları gerektiğini düşünmüşlerdi. Denizaltı’nın komutanı ve 3 kıdemli subaydan birisi olan Valentin Savistky bu torpidoyu kullanmak için izin istediğinde diğer iki oydan sadece 1 tane kabul oyu almıştı. Ret oyunu vererek dünyayı nükleer bir felaketten kurtaran kişi ise Vasili Alexandrovich Arkhipov’du. O daha önce deneyimlemedikleri kadar güçlü sarsıntılara neden olan bu bombaların savaş çıktığı için kullanılmadığını Amerikalıların onlarla iletişime geçmek için bir işaret olarak kullandıklarını öne sürdü. Kendisi dışındaki diğer 2 kıdemli subayları da zor bir ikna sürecinin ardından tezinin doğru olduğuna inandırdı ve denizaltıyı su yüzeyine çıkarma kararı aldılar. Su üstüne çıktıklarında bir Amerikan destroyeri ile karşılaştırırlar. Denizaltıya Amerikanlar tarafından herhangi bir müdahale olmadı ve Ruslar da herhangi bir savaşın çıkmadığından bu şekilde emin oldu. Denizaltının rotası Küba yerine Moskova olarak değiştirildi ve denizaltı ülkesine döndü.
Kaynaklar:
Krulwich, Robert. “You (and Almost Everyone You Know) Owe Your Life to This Man.” nationalgeogrphic.com. https://www.nationalgeographic.com/news/2016/03/you-and-almost-everyone-you-know-owe-your-life-to-this-man/(24.1.2021 ulaşıldı)
Davis,Nicola. “Soviet submarine officer who averted nuclear war honoured with prize.” theguardian.com.https://www.theguardian.com/science/2017/oct/27/vasili-arkhipov-soviet-submarine-captain-who-averted-nuclear-war-awarded-future-of-life-prize (/(24.1.2021 ulaşıldı)
Wikipedia. “Küba Füze Krizi”https://tr.wikipedia.org/wiki/K%C3%BCba_F%C3%BCze_Krizi. (24.1.2021 ulaşıldı)