Merhaba sevgili okurlarımız! GazeteBilkent ‘in Kültür-Sanat Birimi olarak başlattığımız yazı dizimizde her yaştan okurumuz için bu ay yepyeni bir içerik hazırladık. Bu ayki yazı dizimizin hangi konuda olacağını sizler belirlediniz ve yaptığımız anket sonucu en çok oy olan konu “En Etkileyici 6 Albüm” oldu.
Bu ay, siz değerli okuyucularımız için sanat dünyasına damgasını vurmuş en çarpıcı albümleri derledik. Bu yazımızda; Discovery (Daft Punk), Mezzanine (Massive Attack), Rumours (Fleetwood Mac), Satılık (Yavuz Çetin), The Book of Secrets (Loreena Mckennitt) ve 808s & Heartbreaks (Kanye West) albümlerini ele aldık. İçeriğimizi iki bölüm olarak sizlerle paylaşacağız.
Lale Şenkula & Zeynep Selçuk
Discovery – Daft Punk
Elektro-popun en çok popüler isimleri arasında yer alan Daft Punk, Guy-Manuel de Homem-Christo ve Thomas Bangalter’dan oluşan Fransız elektro müzik grubudur. “Çekingenliklerinden ötürü” önce robot kıyafetleri sonra ise maskelerle dinleyicilerinin karşısına çıkan ikili, birçok müzik tarzının karışımı olan eserler çıkarmışlardır. Doksanlı yıllar da olduğu kadar günümüzde de popüleritelerini korumaktadırlar. Daft Punk grubu size yabancı gelmiş olsa da doksanlı yılların hit parçaları arasında yer alan
gruba ait “Around The World” single’ına aşina olduğunuzu temin edebiliriz. İlk albümlerinde çoğunlukla elektro müzik alanına odaklanan ikili, yakın zamanda yaptıkları ortaklıklarla pop alanında da ün kazandı. Özellikle 2013 yılında çıkan ve vokalde Pharrell Williams ile gitarda Nile Rodgers’ın eşlik ettiği parça “Get Lucky” günlerce zirveyi kimseye kaptırmadı.
Dicovery, Daft Punk’ın 2001 yılında yayımlanan abümü. Grubun 90’lara yer eden Homework albümlerinden 4 yıl sonra hayranlarla buluşuyor Discovery. One More Time, Aerodynamic ve Superheroes albümün öne çıkan parçaları. Üyelerin çocukluk anılarından ve sinema tutkularından esinlenerek oluşturduğu albümün büyüme meselesiyle ilgilendiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Müziğin düzenlenişi de bu amaç doğrultusunda, çocukluk bilincine yansıtmaya yönelik hazırlanmış. Bangalter, albümün bir diğer misyonunun elekronik müzik nesline, “rock cooldur” demek olduğunu belirtiyor.Aynı zamanda albüm grubun anime filmi olan “Interstella 5555: The 5tory of the 5ecret 5tar 5ystem”in film müziklerini de oluşturuyor. Bu albümle birlikte imajlarına eklenen LED efektli kasklar ve metal eldivenleri de Discovery’den bağımsız düşünmek oldukça zor.
Bengisu Şimşek & Toprak Fırat
Mezzanine – Massive Attack
Bristol’de başlayan trip hop akımının öncülerinden Massive Attack, Mezzanine adlı 1998 çıkışlı albümleriyle, çizgilerini en belirgin şekilde işlemiş bulunuyorlar.
Geneline baktığımızda Mezzanine’in karanlık bir albüm olduğunu söyleyebiliriz, birbirinden epey farklı olan şarkıların ortak noktası da karanlık oluşları. Enstrümanların bu melankolik atmosferi besleyişinin yanında sözler de aklın bulanıklığına, zaman zaman bir düşmanın varlığına ve karanlığın içine girmeye işaret ediyor. Her şarkının ayrı bir dokusu var; fakat hepsinde bir çeşit soğukluk mevcut, dinlerken içinizde hissedip rahatsız olacağınız türden bir soğukluk. Hissedilen gerginlik bir noktada daha fazlasını istememize sebebiyet veriyor ve bir sonraki şarkıyı merakla bekliyoruz.
Şarkıların birbirine benzediği bir albümün sıkıcılığını taşımıyor, bunda vokal olan şarkılarda farklı vokalistlerin kullanılması da etkili tabii, tekdüzelikten çokça uzak. Mezzanine’i dinlediğiniz sırada bir şey hissetmiyor olsanız dahi, ister istemez bir şeyler hissetmeye başlarsınız; korku, endişe veya tuhaf bir rahatlama. Gürültülü olmaktan son derece uzak, hatta büyük bir sakinlikle rahatsız edebilecek kadar güçlü olmayı başarıyor Mezzanine. Bir kalp kırığının şiddetini gösterebildiği gibi stresin, paranoyanın da iyi bir temsili. Grubun gergin bir dönemden geçtiği sırada yapılmış olması da albümün bunaltıcı doğasını açıklar nitelikte aslında, çatışmanın içerisinden çıkmış bir baş yapıt. Bir şeyler hissetmek için ya da halihazırda hissedileni daha yoğun hissetmek için doğru adres. Bu duygusal yoğunluk, bu albümden önce çıkan 2 albümle karşılaştırıldığında daha da gözle görülür bir hâl alıyor.
İlk 2 albümlerinde, 80’lerin sonu 90’ların başlarında, büyük dalgalar yaratmış Dub, Reggae, Acid House ve Techno gibi müzik türlerinin verdiği esintileri görmek mümkün. Ancak Mezzanine, Massive Attack’in gittiği yönü değiştiriyor, en azından hissiyat bakımından post- punk’a göz kırpılıyor ve zamanının çok ötesinde bir albüm ortaya çıkıyor böylece. Hissel olarak ne kadar klostrofobikse, teknik anlamda da o kadar özgürce titriyor enstrümanların sesleri. Yarattığı ‘ses uzayı’ çok geniş ve derin.
90’lardaki tek boyutlu elektronik müziklerinkini geçtik, şimdi bile böyle mix ve mastering yapılması çok rastlanan bir durum değil. Ayrıca Mezzanine, Massive Attack’e verdiği yeni gidişat ile, Portishead, Radiohead, Air, the xx gibi sanatçıları etkileyip DNA’larına girmeyi başardı. DNA demişken, Zürih’te bir üniversitede yapılan çalışmalardan sonra, albümün dijital halini genetik koda çevirdiler. Şu an bütün bir albüm, su dolu bir şişenin içinde, 5000 adet, gözle görülemeyecek kadar küçük cam bilyelerin içinde, özel olarak kodlanmış DNA’ların içinde tutuluyor ve gerçekten de bilgisayar aracılığı ile dinlenebiliyor.
Aslı Erdem & Rüveyda Akdoğan
Rumours – Fleetwood Mac
1977 yılının şubat ayında yayınlanan Rumours albümü çıktığı günden bugüne 41 yıl geçmesine rağmen hala birçok insanın favorisi olmaya devam ediyor. Dünya çapında 45 milyondan fazla kopya satan albümün bu kadar başarılı olmasının arkasında birçok sebep var. Bunlardan biri, albüm kaydı sırasında grup üyelerinin arasındaki karmaşık ilişkiler ve ayrılıklardan doğan gerilimin müzik yoluyla dışa vurulması olmuş.
Grup üyelerinin her biri hem kendi hayatında hem de grup içindeki ilişkilerde oldukça çalkantılı bir dönemden geçerken albüm kaydedilmiş. Bu sebeple de grup sadece stüdyodayken bir araya gelmiş ve albüm dışında da hiçbir konuyu konuşmamayı tercih etmiş. “The Chain” hariç albümdeki şarkılar neredeyse solo albüm parçaları gibi oluşturulmuş. Şarkı sözlerinin gerçek hikayelere dayanan bu samimi duygularla ortaya çıkması sayesinde biz dinleyiciler kendimizi müziğe kaptırırken müzik ve sözler arasında kolayca bir bağ kurabiliyor ve benzer duyguları hissetmekte zorluk çekmiyoruz.
Albümdeki parçaları ayrı dinlemektense bir bütün olarak dinlemeyi seçtiğinizde ise gruptaki her üyenin kendisini daha fazla yansıtma fırsatı yakaladığı parçaları fark edip aynı hikayenin farklı bölümlerini keşfetme şansını yakalıyorsunuz. Grubun pop albümü yapmak için yola çıkması ile Second Hand News parçasının açılış şarkısı olarak seçilmesi bilinçli bir karar. Yine de, temponun yükseldiği birçok şarkıda bile albümün atmosferini oluşturan kalp ve hayal kırıklarını hissedebiliyorsunuz. Stevie Nicks’in hem duygu dolu hem de umursamaz tavrıyla seslendirdiği şarkılar ise bence albümün başarısındaki en büyük etken. Dreams, The Chain, Gold Dust Woman şarkılarında özellikle vokalin üstün performansını görmek mümkün.
Rumours, yeni çıktığı dönemde de başarısının meyvelerini fazlasıyla alan bir albüm. 1977’de ilk çıktığında Michael Jackson’ın Thriller albümünden sonra tüm dünyada en çok satan albüm haline gelmiş. Billboard 200 listesinde 31 hafta boyunca ilk sıradan inmemiş ve yine aynı sene en iyi albüm dalında Grammy ödülünün de sahibi olmuştur. Popülerlik ve alınan ödüller bir albümün başarısının salt göstergesi olamaz ancak müziğin geçirdiği en güzel dönemlerden birinde böyle bir albümün başarısı da tesadüf olmamalıdır. Hala kanayan yaralardan olan pop-rock janrının en güzel örneklerinden biri olarak zamanının hard-rock atmosferinin arasından sıyrılıp kendini göstermeyi başarmıştır ve hala da en güzel albümleri sayarken kendisinden söz ettirmektedir.
Kaynakça
Kapak görseli için yazarımız Bengisu Şimşek’e teşekkür ederiz.
Fact Magazine
avazavazdergi.com
grammy.com