Coldplay’in yeni albümü “Mylo Xyloto” 24 Ekim tarihinde raflarda yerini alacak. Ancak şimdiden internet üzerinden satın almak mümkün. Grup, “Parachutes” ve “A Rush of Blood to the Head” albümleriyle büyük başarı yakaladı ve kalabalık bir hayran kitlesi oluşturdu. Haliyle yeni albüm için hayranların beklentileri oldukça yüksek. Ayrıca grubun gitaristi ve solisti olan Chris Martin, son albümlerinin Mylo Xyloto olacağını açıklayarak, insanları şaşırtmakla beraber albüme olan merakı arttırdı. Çok renkli bir kapak tasarımı olan albüm, şimdilik her hangi bir anlam verilemeyen “Mylo Xyloto” ismiyle de ilgi çekmeyi başardı.
Albüm klasik Coldplay müziğine çok yakın olmasına rağmen, bir yerde bir o kadar da uzak. Akıllara yavaş ve melankolik şarkılarla kazınan grup, bu albümle elektronik müziğe yakınlaşsa da, özünü korumayı başarmış. Yeni albümde neşeli ve hüzünlü şarkılar iç içe. Kimi şarkıları ise bu iki duyguyu aynı anda yaşatmayı başarıyor. Albümün en güzel şarkılarından biri olduğunu düşündüğüm “Paradise” bunun güzel bir örneği. “Mylo Xyloto”, sindirilmesi uzun sürecek bir albüm gibi gözükse de, ilk dinleyişte fark edilen şarkılar barındırıyor. Çıkış şarkıları olan “Every Teardrop Is a Waterfall” bunlardan biri. Albümde ses getiren bir diğer şarkı ise “Princess of China”. Coldplay bu şarkıda dünyaca ünlü pop yıldızı Rihanna ile birlikte çalışarak hayranlarından tepki toplasa da, bence farklı, yerinde ve hoş bir şarkı olmuş. “Princess of China” uzunca bir süre her yerde çalınacak ve gündemden düşmeyecek bir şarkı olacağa benziyor. “Mylo Xyloto”da, birçok kişi farklı fikirde olsa da, en sevdiğim şarkı, “Us Against The World” oldu. Eski Coldplay şarkılarını andıran parça, yağmurlu bir sonbahar günü için biçilmiş kaftan. Bunlarla beraber “Charlie Brown”‘da gerek eğlenceli, gerek kolay dinlenebilir olmasıyla göze çarpan parçalardan.
Albümü, başarılı ve güzel bulsam da, eski Coldplay’i aramadığımı söylersem yalan olur. Grup, yeni bir tarz yaratma aşamasında ve “Mylo Xyloto” bu değişimi tüm yalınlığıyla göz önüne sermiş. Bu albümün son albüm olacağına dair açıklamalara şaşırmamın sebebi de tam olarak bu. Kesinlikle “son” değil, sadece bir geçiş albümü. Müzik otoritesi olmadığım için, on üzerinden puan verme işlemini es geçip, yağmurlu bir sonbahar pazarında sizi eğlendirecek güzel bir albüm olduğunu söyleyerek yazımı tamamlıyor ve hepinize müzikli günler diliyorum.