Yıllar önce akademisyenler, vatandaşlar, daha doğrusu son zamanki gelişmelerden, PKK’nın faaliyetlerinden, Öcalan’ın söylemlerinden

Pkk terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın yakın gelecekte serbest bırakılıp bırakılmayacağı merak konusu.

Pkk terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın yakın gelecekte serbest bırakılıp bırakılmayacağı merak konusu.

ve bazı hükümet yetkililerinin açıklamalarından memnun olmadıklarını belirtenler ‘endişeliler’ olarak adlandırıldı. İktidar partisine yöneltilen suçlamalar her defasında yetkililer tarafından reddedildi, eleştiriler bunu söyleyenler şerefsizdir, şunu söyleyenler alçaktır diyerek püskürtüldü. Ancak endişeliler haklı çıktı. Öcalan ve PKK ile görüşmek utanç sebebi olarak algılanırken, şimdi olağan günlük hükümet aktivitesi olarak kabul ediliyor. Hatta hükümet bu beraberliğe öylesine tapıyor ki ne Suriye, ne de Irak var gündemimizde. Yazık binlerce saçma sapan iftiradan, sırf falanca filanca komutanın telefon rehberinde isminin çıkmasından yıllarca hapislerde çürüyenler birden gâvur, Ergenekoncu, terörist kabul edilirken, PKK yandaşları ise sütten çıkmış ak kaşık oldu. Türk’ün adı kalmayacak dendiğinde, yine iktidar asılsız diye nitelendirdi on sene önce, şimdi ise Türk’ün T’sini anmak hatta ’T’ ile ilgili kelime kullanmak günah sayılıyor. Zamanında büyük şair Ziya Gökalp’in şiirlerini okuyanlar, şimdi rahmetlinin adını duyduklarında nefret tohumları saçıyorlar.

Türk hükümeti Amerika'nın Orta Doğu menfaatlerinin taşeronluğunu yapmakla suçlanıyor.

Ak parti hükümeti, Amerika’nın Orta Doğu menfaatlerinin taşeronluğunu yapmakla suçlanıyor.

ABD’nin yayınladığı haritalara rağmen Büyük Ortadoğu Projesi’nin Eşbaşkanlığı ile övündü başbakanımız. 2005’te Kürt kartıyla Irak’ı bölen BOP, şimdi de Suriye’yi bölüyor. Başbakanımız hala övünecek bir şeyler bulabiliyor. Şimdiki toyların suçlamalarına maruz kalan Süleyman Demirel, Irak’a gittiğinde ilk olarak Türkmen cephesini ziyaret ederken, şimdiki küçük çocuklar Irak’a gittiklerinde Barzani’nin önünde el pençe divan duruyorlar. Buradan da anlıyoruz ki endişeliler haklı çıkıyor. Gezi Parkı protestoları sırasında düşerek şehit olan Mustafa Sarı’yı dilinden düşürmeyen başbakan, PKK partizanları tarafından şehit düşürülen polislerin, polislerin çocuklarının ve eşlerinin hangisinin ismini andı, hangisinin adını biliyor ?

Gelelim gündemimize, Abdullah Öcalan’ın salıverilmesi tartışılıyor. Her üç kâğıtçının yaptığı gibi Müslüman ayaklarına yatan APO iktidarla barış pozları veriyordu, cemaate girmesi an meselesiydi, şimdi de ” beni salmazsanız çarşı karışır, haberiniz olsun, köpek dişlerimi sıkıyorum haaa” diyor. Bunun üzerine endişeliler APO salıverilecek diyor. Sanırım hükümet de endişelilerin ileri görüşlülüğünü anladı, gıkı çıkmıyor.

Şırnak’ta bugün çok önemli bir tören var. Önde gelen Kürt aydınlarından Şerafettin Elçi’nin adı Şırnak havaalanına veriliyor. Bunun üzerine endişeliler Abdullah Öcalan’ın adının bir üniversiteye verileceğini söylüyorlar. AKP hükümetinin buna göz yumacağını iddia ediyorlar. Neyse yarın başlar hükümet sözcüleri şerefsiz, münferit falan diye endişelilere kızmaya. Sonra da Şırnak ile Hakkâri’yi birleştirip Öcalan Büyükşehri yaparlar ve endişelileri haklı çıkarırlar yine.

Ben hayranım bu müneccim endişelilere…

Leave a Reply