9 Kasım‘da MEB Şura Salonu’nda sahnede Türkiye’de modern doğaçlama tiyatro deyince ilk akla gelen ekip olan Mahşer-i Cümbüş vardı. Ayça Işıldar, Ayhan Taş, Burak Satıbol, Dilek Çelebi, Özlem Türay ve Yiğit Arı’dan oluşan grup 2001 yılında Ankara D.T.C.F. öğrencileri tarafından kuruldu. İlk kez Ankara Tenedos Kafe’de “Tiyatro Sporu” gösterilerine başladılar. 2003 yılında İstanbul’a taşınan grup, kuruluşunun 5. yılında kendi sahnesi ” Mahşer-i Cümbüş Hayalhanesi“ni açtı. Ekip bugüne kadar 500‘ün üzerinde “Tiyatro Sporu”, 200’ün üzerinde “Beyin Fırtınası” gösterisi yaptı.
2007‘de ekrana gelmeye başlayan ve benim gibi milyonlarca insanın onlarla tanışmasına vesile olan Türkiye’nin ilk doğaçlama şov programı “Anında Görüntü Show“u da unutmamak lazım.
Tiyatro Sporu
Tiyatro Sporu izleyicinin sadece izlemekle yetinmediği bizzat “oyun“a dahil olduğu, kısa turların çıkış noktalarını belirleyerek oynanan “shortform“lara yön verdiği; oyuncuların ise gündelik kıyafetleriyle dekorsuz bir sahnede yer aldığı ve tamamiyle oyuncuların ve seyircilerin hayal gücüyle şekillenen bir biçimdir. Bu haliyle “modern doğaçlama tiyatro“nun en keyifli biçimlerindendir. Türkiye’de ilk kez Mahşer-i Cümbüş tarafından sahnelenmiştir.
“Bir ‘Tiyatro Sporu’ gösterisi asla tekrar etmez. Her şey o oyuna ve o seyirciye özeldir. Bu sebeple her oyun birbirinden farklıdır.”(1)
Beyin Fırtınası
İlk kez 2006 yılında Mahşer-i Cümbüş tarafından geliştirilen ve Hayalhane’de oynanan yeni bir gösteri biçimidir. Müziğinden ışığına kadar her şeyin doğaçlama geliştiği bir biçimdir.”Longform” adı verilen uzun biçim oyunlardan oluşan ve tüm oyuncuların birlikte oynadığı bu biçimde yine seyirciden alınan yönelimler etkilidir. Bu kez sadece belli anlar değil; öyküyü, karakterleri, temayı, duygu durumlarını meydana çıkaran tamamlanmış bir oyun oynanır.
– – –
İlk kez 2009 yılında canlı izleme fırsatı bulduğum Mahşer-i Cümbüş’ü dört yıl aradan sonra tekrar izlemek çok keyifliydi. İlkokul çocuklarından orta yaşlılara kadar hemen her yaştan insan vardı salonda. Bu kadar farklı yaş gruplarından ve farklı kesimlerden insanı güldürebilmek de usta işi olsa gerek. Türk tiyatrosunda daha önce eşine rastlanmamış bir şeye imza atan ve atmaya da devam eden bu topluluk inşallah daha nice yıllar yoluna böyle devam eder, biz de “zamanında Mahşer-i Cümbüş vardı çocuğum, sen o zamanları hatırlamazsın tabii” demek yerine, onları canlı izleme keyfini sürdürürüz.
Burak Satıbol ve Mesut Yar’dan keyifli bir video:
http://video.cnnturk.com/2013/magazin/3/7/mahser-i-cumbus-oyunlarinin-provalari-nasil-yapiliyor
1-http://www.tiyatrosporu.com/oyunlarmz/tiyatro-sporu.html