Yaralı Bir Ruh: İtiraf Şiiri Denemesi ve Nilgün Marmara

Nilgün Marmara

“İtiraf şiiri” şairlerin kendi kişisel deneyimlerini; anılarını, travmalarını, duygu ve düşüncelerini hiçbir edebi kuralla kısıtlanmadan aktarmaları sonucu oluşur. Çok büyük isimler vardır bu şiir türünde yazan. Sylvia Plath mesela daha önce de gazeteye yazmış olduğum yazıda bahsetmiştim Plath’ten. Orada Plath’in itiraf şiirleri hakkında şu cümleleri kullanmıştım: İtiraf şiirinde, gizdökümcü şiirde, şair farklı bir benlik yaratmaz. Yazdığı her şeyi kendi bakış açısı ve düşünceleri doğrultusunda yazar. Bu da şairin belli bir şiiri yazarken nasıl bir ruh hali içinde olduğunu tahmin etmemize yardımcı olur. Ama tamamen anlayamayız o şairi tek bir şiirinden bütünlemesine. O kadar da kolay değildir çözümlenmesi bu şiir türünün. En güzel örneği Nilgün Marmaray’ın eserlerinden biri ile verebilirim.  

Kuşum ve Ben

Kuşum ve ben bir aynada

uyuyoruz, kafesimiz yatağımız

yüzlerimiz eşlerine baka baka

sonsuz kar altında uyuyoruz

kuşum ve ben

Eşim ve ben kızıl bir bağla

bağlıyız birbirimize

Çözülürse yoksulluk sevinir

Aynamızın içinde tek bu bağ…

Kızıl kıskaç eşim kuşum ben…

Nilgün Marmara

İlk okuduğunuzda karmaşık gelebilecek bu eser, birden fazla şekilde yorumlanabilir. Bu itirafçı şiirin özelliklerinden biridir. Ben şöyle yorumlarım bu eseri: kuşu kalbidir belki de Marmara’nın herkesten sakınıp korumak istediği. Bu yüzden bir aynada uyurlar. Gerçek hayatın taklitçileridir, aynalar. Bir taklit asla esası olamaz ya hani herhangi bir şeyin, Marmara da bu yüzden uyur aynalarda. Kalbinin taklidini yansıtır aynalar böylece aslı her zaman güvende kalır.

Sonsuz kar, kışın bizlere kollarını açan beyaz gelin midir? Yoksa kışın iadesiz bir şekilde yanında getirdiği melankoliyi mi temsil eder? Havanın kapalı olduğu bir kış gününü hayal edin mesela. Depresif bir ruh hali çökmez mi sizin de üstünüze? Anlam veremediğimiz bir mutsuzluk sarar etrafınızı. Kendimizi siyah karanlık bir kutunun içinde buluruz. Belki de Nilgün Marmara’nın da burada bahsetmek istediği kendisini bu karanlık kutunun içinde bulduğudur. Umutsuzluk sarmıştır, dört bir yanını. 

Eşim ve ben kızıl bir bağla bağlıyız. Bence bu kızıl bağ sevginin ortak dilini paylaşmayı becerebilmiş iki aşığın bağıdır. Peki, Yoksulluk neden sevinir bu kuvvetli bağın güçsüzleşmesine? Öncelikle sorulması gereken soru şudur bence: Bu yoksulluğun kaynağı nedir? 

Şiirin öznesinin Nilgün Marmara olduğunu ve Marmara’nın kuşuna ve eşine duyduğu sevgiden  bahsettiğini düşünürsek bu yoksulluk sevgisizlikten kaynaklanan bir yoksulluktur. Bir diğer deyiş ile sevgisizlik. Bu yüzden de eşi ile olan bağının güçsüzleşmesi yoksulluğun sevgisizliğini arttırır. Bu da yoksulluğu besler. 

Her ne kadar aynalar, gerçeklerin taklitçileri olsa da Marmara’nın içinde bulunduğu aynalar, kuşuna ve eşine karşı duyduğu sevgiyi koruyabileceği güvenli alanlardı. Bu yüzden aynaların içinde, farklı şekillerde güvendedir Marmara.

Bu örnekten de anlaşılacağı üzere itiraf şiiri, diğer temaları işleyen şiirlerden daha farklıdır. Şairi tanımasakta benliğini anlamamızda yardımcı olur biz okurlara.

Nilgün Marmara

Bende zaman zaman farklı yazı biçimleri ile yazmaya çalışıyorum. Bu da benim itiraf şiiri denemem:

Uçurtma

Rüzgarlı bir günde elinden uçurtması alınmış bir çocuğun küskünlüğü vardı üstünde.

Neden olmadığını bilmediğim bir hüzün 

Ya da bir nefret.

İlk başlarda anlayamadığım, anlamaya çalışıp da hayal kırıklığına uğradığım. 

Uzun bir yolda, azalan bir benzin. 

Kaygı ve endişenin tüm bedenimi kucakladığı 

bir güneş batımı gibiydi. 

İyi ve güzelin sona erdiği. 

Tek bir bakış 

ve dindirilmez bir korku sarardı beni. 

Yaralı ellerini sarmaya çalışırken kendi ellerimi kanattığım bir korku. 

Ara veremediğim bir serüvene devam ederdim. 

Aynı gözler ve farklı ruhların nefesleri ile. 

Deniz Okumuş

Sylvia Plath ve Gizdökümcülük hakkındaki yazıma göz atmak isterseniz: 

Gizdökümcü Şiir’in Yol Göstericisi: Sylvıa Plath  

Kaynakça:

https://www.antoloji.com/kusum-ve-ben-siiri/

https://www.medyacuvali.com/yazilar/nisa-polat/confessional-poetry#:~:text=İtiraf%20şiiri%20başlarda%20bireysel%20deneyimlerin,eden%20bir%20ekol%20niteliğini%20kazanmıştır.

Leave a Reply