Bilkent Senfoni Orkestrası geçtiğimiz cumartesi, 27 Nisan, Memphis Symphony Orchestra’sı şef ödülü sahibi, Chicago Sinfonietta’nın müzik direktörü Tayvan kökenli Amerikalı şef Mai- Ann Chen ve 14 yaşından beri dünyanın farklı yerlerinde konserler veren İsveç-Danimarkalı ünlü çellist Andreas Brantelid ile dinleyicilerine tam anlamıyla bir İspanyol Zarafeti sundu.
Mai- Ann Chen, BSO. Yazarın kendi çektiği fotoğraf. 27 Nisan 2019.
Çoğunluğunu keman ailesinin oluşturduğu orkestra; arp, flüt ve fagot ile buluşması üzerine dinleyicileri iki saatlik bir şölen ile baş başa bırakıyor.
İki yarıdan oluşan programda; ilk bölüm de İntermezzo Andantino con moto’ nun huzurlu ezgilerinden Intoduction Andante gibi Allegro parçalar ile özellikle viyolonsel ’in nefes kesen gizemine rastlıyoruz. İkinci bölüm ise İspanyol Zerafeti’ni belki de en çok hissettiğimiz bölüm. Bu hareketli bölüm; Danzas Fantasticas ile başlayarak; Mai-Ann Chen ‘in dinamikliği ve keskin temposu ile dinlediğimiz Carmen Süiti bölümü ile de sona eriyor.
Andreas Brantelid ve BSO. Yazarın kendi çektiği fotoğraf. 27 Nisan 2019.
Carmen Süiti’nin dört bölümüne de ayrı ayrı hayran ve her birini defalarca dinlemiş biri olarak, Chen’in hakimiyeti ve Bilkent Senfoni Orkestrası’nın özellikle perküsyon grubu ile finalde sergilenen Les Toreadors ile Süit’e olan hayranlığım katlandı diyebilirim. Belki iyice kendinizi bu özgür ritme kaptırırsanız siz de Carmen, Frasquita ve Mercedes’ in şarkılarını işitip danslarına şahit olabilirsiniz. Derinleşen ve boğuklaşan keman ailesi ile de Carmen’in hazin sonunu ve aşkının nefrete dönüşmesini izleyebilirsiniz.
Ayrıca eklemeden geçemeyeceğim ki programın ismini okuduğumda, aşağı yukarı hangi şarkıların sahneleneceğini tahmin etsem dahi, İspanyol tarihine yakışır intermezzo[1] eserlerin fazlaca bulunması beni fazlasıyla etkiledi ve salondan ayrılırken ziyafetin tadını damağımda bıraktı.
Bilkent Üniversitesi’nin ağırladığı ve senfonisinin eşlik ettiği değerli şef ve direktör Mai-Ann Chen ve huzurlu yay çekişleri ve viyolasıyla bu huzurlu ritimde adeta dans eden Andreas Brantelid’i dinlemek benim için inanılmaz bir deneyim ve tadı damağımdan silinmeyecek bir ziyafet oldu. Bilkent Müzik Günleri’nin gelecek konserlerde görüşmek üzere!
[1] Özgür bir biçimde yazılmış olan ve kendi başına bir bütünlüğü bulunan müzik yapıtı.
