“Mama just killed a man …” Sözcükleri söylerken arkadan aşina olduğumuz piyano melodileri hemen aklınıza geliyor değil mi? Dünya Freddie Mercury’yi kaybedeli neredeyse otuz yıl oluyor. 70’li yılların en popüler gruplarından biri Queen’in efsanevi solisti Mercury’yi neredeyse tanımayan, bilmeyen, farkında olmayan yok. İnanılmaz ses aralığı, söz yazarlığındaki kıvrak yeteneği ve tarzı o kadar seviliyor ki hiç görememiş olanlar ve ya görüp de unutamayanlar onu özlemle anıyorlar. A Kind of Vision grubunu da bir araya getiren bu özlem. Geçtiğimiz günlerde onları izleme şansı buldum ve tam anlamıyla büyülendim.
Queen grubu Brian May, Roger Taylor ve Freddie Mercury tarafından 1970 yılında Londra’da kurulmuş bir İngiliz rock grubudur. Daha sonra aralarına John Deacon’ı da katıp son hallerini almışlardır. Hatta opera rock türünün ilk örneklerindendirler. 70’li yıllar da dâhil grubun hala bitmek tükenmek bilmeyen bir hayran kitlesine sahip. Albümleri dünya çapında 300 milyondan fazla sattı ve hala çokça dinlenmeye devam ediyorlar. Bu dört büyük müzisyen kendi içlerinde farklı bir dinamiğe sahipti ve insanlar onların tarzını, sözlerini, tutkularını o kadar derinden hissetti ki Queen bütün dinleyenlerinin kalbinde büyük bir tahtın sahibi oldu. Maalesef 1991 yılında Mercury hayata veda ettikten sonra grup uzun bir sessizliğe büründü ama gariptir ki hayranları asla onları unutmadı hatta tam tersi zaman ilerledikçe onların şarkılarını dinleyen insanların sayısı hızla arttı. Bu nedenle de 2004 yılında Queen+Paul Rodgers turnesi yapıldı. Tepkiler o kadar güzeldi ki 2011 yılında eski üyeler bu seferde Adam Lambert’ın solistliği eşliğinde unutulmaz şarkıları tekrardan canlandırdılar fakat Freddie Mercury’nin yokluğu hala şarkıların arasında buruk bir şekilde hissedilmeye devam etti.
A Kind of Vision grubu da bu özlemle hareket ederek o yetmişli yılların bir barda müzik yapmaya gelmiş dört gencin hatırasını bizlere sunmaya çalıştılar ve emin olun bunu çok iyi bir şekilde başardılar. Her şeyden önce dikkatinizi ilk olarak çekebilecek grubun baş solisti Yunuscan Kaya’nın Freddie Mercury’ye olan inanılmaz benzerliği olabilir. Bu benzerlik sadece fiziksel de değil kendisi aynı zamanda tüm konser boyunca profesyonel bir şekilde piyano da çalarak Mercury’nin virtüözlük derecesindeki piyanistliğine de göz kırpmış oldu. Bunun yanı sıra grubun bateristi Gökhan Çime’de Queen grubunun bateristi Roger Taylor’ın kendi yazıp söylediği şarkısı I’m In Love With My Car parçasını tam anlamıyla aynı şekilde canlandırdı. Elektro gitarda Orçun Büker ve bas gitarda Ulaş Tercan bütün şarkılara ritimleriyle ayrı bir tat kattılar. Konser tam anlamıyla içinizdeki Rock n Roll’u uyandırıyor. Sizde Queen’i sevenlerdenseniz Freddie Mercury Show kesinlikle gidilmesi gereken bir konser. A Kind of Vision grubunun birbirinden yetenekli üyeleri sayesinde sizleri unutulmaz bir Queen deneyimi sunuyor. İzlerken konserin bitmemesini dilerken buldum kendimi. Yıllardır hiç eskimeden hala sevilerek dinlenen bu gruba olan harika bir övgüydü bu konser. Tavsiyem hiç kaçırmayın ve kendinizi uzun ve eğlenceli bir rapsodinin kollarına bırakın.
Unutamadığımız, hiç unutmak istemediğimiz, yaptıklarımızla söylediklerimizle andığımız birçok ruh var bu dünyada. Freddie Mercury de bu kişilerden biri. Bir yerlerde tutkuyla şovuna devam ediyor olmalı ama biz de burada olacağız ve söylediğimiz her şarkısıyla, tuttuğumuz her ritmiyle bir zamanlar burada olan varlığını kutlamaya devam edeceğiz çünkü Show Must Go On…
Kaynakça
https://lakonser.com/tag/freddy-mercury-show/
https://www.britannica.com/biography/Freddie-Mercury