Farklı Bir Tür Masal: The Devıl All The Tıme

Sinemaların ne yazık ki fazla iş yapamadığı bu dönemde Netflix’te oldukça kaliteli, geniş kadrolu yapımlar izleyebilir olduk. Covid ve bütçe sıkıntıları gibi çeşitli durumlar birçok yönetmeni bir stüdyoyla çalışmaktansa Netflix gibi şirketler için film yapmaya itmeye başladı. Bu ay Netflix’e gelen The Devil All The Time da bu tip yapımlara bir örnek, bundan birkaç sene önce Netflix yapımı bir film olarak izlemeyi hayal bile edemeyeceğimiz kadar geniş bir kadroya sahip. Tek tek saymak gerekirse, filmde Bill Skarsgard, Tom Holland, Robert Pattinson, Riley Keough, Mia Wasikowska, Sebastian Stan, Jason Clarke ve Haley Bennett isimlerini izleme fırsatını buluyoruz. Yıllardır böyle yıldız kadrolarla çekilen, gerek Love Actually, Valentine’s Day gibi romantik yapımlarda; gerek Magnolia gibi dramlarda olduğu gibi The Devil All The Time da farklı hayatlar yaşayan insanların farklı zamanlarda, farklı yerlerde ve farklı durumlarda yollarının kesişmesini konu alan bir yapım, ama bu yönü dışında bu tip yapımlardan daha farklı olduğunu da belirtmek lazım.

Bu filmi genel olarak özetlemek gerekirse, The Devil All The Time’da iki farklı kutbun, iyilerin ve kötülerin iç içe yaşamlarını izliyoruz. İlginç nokta ise şu: birçoğumuzun şu konuda hemfikir olacağını düşünüyorum ki hayatın birçok elementini iyi veya kötü, siyah veya beyaz gibi net çizgilerde değerlendirmek mümkün olmuyor, gri bölgeye düşen sayısı çok fazla. Bu yapımda ise iyiler ve kötüler oldukça net bir çizgiyle ayrılıyor. Bir tarafta sapkınlar, yozlaşmışlar, katiller ve fanatikler; diğer tarafta ise naifler, masumlar, kendi hayatları pahasına sevdiklerini korumaya çalışanlar. Sayıca çok daha az olmalarına rağmen iyiler, kötülerin arasında varolmak için savaşıyorlar ama filmdeki bu “kötüler” toplumda saygı duyulan, dışarıdan iyi ve dürüst olarak algılanacak; rahip, kasaba şerifi veya evli bir çift gibi rollere bürünmüş oldukları için bu varolma savaşı hiç de kolay olmuyor.

Bütün bu karmaşanın ortasında ise masal kahramanımız, Arvin(Tom Holland). Daha küçücük bir çocukken yaşadığı travmalarla pişip güçlenen Arvin bu kötü dünyada sevdiklerini kendi elleriyle koruması gerektiğinin bilincinde. Tanıdık geldi mi? Bu yapımın iyilerle kötülerin durmaksızın çarpıştığı, cesur bir kahramanın masum insanlara zarar veren bu kötü kalpli düşmanlarını tek tek avladığı masallar ve efsanelere olan benzerliğinin bir tesadüf olduğunu düşünmüyorum, tabii The Devil All The Time’ın genel havasıyla bir efsaneyi veya bir masalı anımsatmadığı da ortada.

Film boyunca herkese ayrılmış bu kısıtlı süre zarfında da bu ilginç karakterlerin en derinlerinde yatan ve onları film boyunca yaptıklarını yapmaya iten zaaflarına tanık oluyoruz. Sandy(Riley Keough)’nin bağımlı kişiliğini, bu yaşadığı korkunç hayatı ve sevmediği kocasını terk edemeyişinden; Şerif Lee Bodecker(Sebastian Stan)’ın güce ve mevkiye taptığını bir kez daha şerif seçilebilmek için görmezden geldiği ve kendisinin de karıştığı pisliklerden; Rahip Teagardin(Robert Pattinson)’ın istediği her şeye sahip olma arzusunu çevresindekilerin inançlarını süistimal ederek onları kendi amaçları için manipüle edişinden; Arvin’in adaleti sağlama arzusunu da masumları kollayıp sevdiklerini kaybettikten sonra bile onlar için bir adalet arayışına çıkmasından anlıyoruz. Karakter fazlalığı yüzünden kimsenin ekran süresi uzun olmasa da The Devil All The Time oldukça derin karakterlerle dolu.

Antonio Campos’un bu dram/gerilimi, çok iyi yorumlar alamamış olmasına rağmen farklı ve izlemeye değer bir yapım, ve sonunda oldukça önemli bir noktaya dikkat çekiyor. Filmin sonlarına doğru Arvin, filmin başından beri gördüğümüz bu “kötüler”i bazısı tesadüfen, bazısı ise planlanmış olacak şekilde öldürüyor, yani onları bir nevi cezalandırıyor. Arvin içindeki adalet duygusuyla, bazen içinde bulunduğu durumun koşulları yüzünden de olsa bu kişilere hakettiklerini düşündüğü cezayı veriyor, sonra da arkasına bakmadan yoluna devam ediyor. Bindiği o arabanın yolcu koltuğunda uykuya dalmak üzereyken biz de şunu düşünüyoruz: Arvin bu insanları öldürdüğü için bir kahraman mı? Yoksa sadece dört insanı öldürmüş bir katil mi? Belki de bu filmin gri bölgesi de budur.  

Görsel Kaynaklar

https://www.al.com/life/2020/08/netflix-photos-offer-first-look-at-the-devil-all-the-time.html

Leave a Reply