Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, önceki gün Balçiçek İlter’in programına katılarak, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’ın tiyatro salonunu terk etmesiyle sonuçlanan olayla ilgili soruları da yanıtladı. Günay, şöyle konuştu: “İzleyicinin yaptığı saygısızlık olsa çıkar somut bir şekilde söyler. İzleyicinin saygısızlığı; sahneye müdahaledir, yanındakiyle konuşmaktır. Ama insan ağzında boğaz pastili veya çiklet taşıyabilir. Patlatmadıktan sonra buna kim niye karışabilir. Kaldı ki biz niye sahneyi aydınlatıyoruz da seyirciyi karartıyoruz. Sen seyirciye bakmayacaksın, oyununu oynayacaksın. Seyirciyle oynamaya kalkıyorsan sanatı anlamak konusunda bir sorunun vardır. Bunlar ilgili komisyon tarafından da soruşturuluyor. Söz konusu sanatçıyı sadece ben değil, sanıyorum arkadaşları ve yöneticileri de uyardılar.” Ayrıca, “İlerde gelecek soru şudur: Devlet hâlâ bu kurumu taşımak zorunda mıdır? Bugünkü Türkiye’de devletin kadrolu sanatçısı olması gerekir mi? Bunu bütünüyle özel kurumlara terk etsek harcadığımız cari gideri doğrudan sivil toplumun bu organizasyonlarına mı versek? Sanatın yoğunluğu bu şekilde artar. Özel tiyatrolara yardım veriyoruz. Cari giderlerden kurtulsak sivil toplumun faaliyetlerine destek versek daha faydalı olur. Yılda 100 milyon TL cari masraflar var oysa 50 milyon TL’yi özel tiyatrolara dağıtsak her yer tiyatro sahnesi olur” dedi.
Devlet Tiyatroları’nın kesinlikle özelleştirilmemesi gerektiğini düşünüyorum zaten özelleştirilmeyen az kurumumuz kaldı. Ayrıca, Sümeyye Erdoğan olduğu için mi bakanın tepkileri bu kadar büyük yoksa orada herhangi bir kız olsaydı da bakanın tepkileri bu kadar büyük olur muydu? Artık birilerinin kızı, birilerinin oğlu diye etiketlenmeyen bir ülke istiyorum