NBA 2020-2021 SEZON AÇILIŞI: BROOKLYN NETS – GOLDEN STATE WARRIORS MAÇI ARDINDAN

NBA, dün gece oynanan iki maç ile başladı. Gecenin ilk maçında TSİ gece saat 3’te Brooklyn Nets, Barclays Center’da Golden State Warriors’ı ağırladı. Maçı 125-99 kazanan Nets, kadrosunun vaat ettiklerine yakışır bir performans ortaya koydu. Öyle ki maçı, Brooklyn’in henüz ilk çeyrekte kazandığını söyleyebiliriz. İlk çeyrek 40-25 gibi aslında kapanması mümkün bir farkla tamamlanmış olsa da Warriors, hava atışından itibaren savunmada Nets’i hiç yavaşlatamazken hücumda da o kadar çaresiz gözüktü ki maçı izleyen herkes muhtemelen Nets’in rahat kazanacağını ilk çeyrekten görmüş oldu.

Tek maç üzerinden hele ki bariz bir güç farkı olan bu iki rakip arasında oynanan bir maçtan büyük çıkarımlar yapmak çok sağlıklı olmasa da Brooklyn Nets’in çok iyi sinyaller vererek lige girdiğini söyleyebiliriz. Maç boyunca top paylaşımını ve saha yerleşimini kusursuza yakın yaptılar. Kevin Durant( KD) sanki hiç aşil tendonu sakatlığı geçirmemişçesine kaldığı yerden devam ediyor. Üstelik kariyerinde çizdiği genel profilin aksine takıma sadece oyunuyla değil tavırlarıyla da liderlik yapmayı kafasına koymuş gibi. Nets’in diğer süperstarı Kyrie Irving de NBA’in en iyi sorun çözücülerinden ve en estetik oyuncularından biri olduğunu tekrar tekrar hatırlatırken son yıllarda hiç olmadığı kadar da kazanmaya iştahlı gözüktü. 25 dakika oyunda kalırken; içeriden, yay gerisinden, orta mesafeden kısacası sahanın her yerinden yüksek yüzdeyle 26 sayı buldu ve yaptığı 4 asist ile de takım arkadaşlarının ritim bulmasına yardımcı oldu. İlk 5’te başlayan Joe Harris, görevini yaptı ve kendisine hazırlanan şutları %50 ile değerlendirerek ceza atışlarında beklentileri karşıladı. Caris LeVert 20 sayı, 5 asist ile ikinci beşin liderliğini yaparken, blok canavarı Jarrett Allen da bench’ten gelerek oyunun iki yönünde de önemli bir katkı verdi. Ayrıca Nets, uzunları Allen ve DeAndre Jordan’ı sadece pick&roll’da değil tepeden oynanan oyunlarda da çok verimli kullandı ki bu, sezon başı Nets’ten beklediğimiz zengin hücum çeşitliliğinin ufak örneklerinden sadece bir tanesiydi. Nets, sezonun henüz ilk maçı olması sebebiyle de anlaşılabilir şekilde zaman zaman set hücumunda sorunlar yaşasa da KD ve Kyrie bu anlarda sorumluluk alıp kilidi çözdüler.

Öte yanda Warriors ise maç boyunca dağınık ve teslim olmuş gözüktü. Hücumda kısır bir görüntü sergilediler ve çok fazla top kaybettiler. Curry hariç hiçbir oyuncu ciddi bir skor tehdidi olarak gözükmedi ve haliyle Nets savunmada Curry’e odaklanıp diğer Warrior’lara tavizler vererek oynadığı kumardan net bir şekilde galip çıktı. Andrew Wiggins performansıyla hayal kırıklığı yaratırken 1.tur 2.sıra seçimi James Wiseman hücumda fena işler yapmasa da savunmada vasattı. Bu yaz döneminde takıma katılan Kelly Oubre de birkaç estetik smaç ile bu maçın en güzel hareketleri derlenirken öne çıkacak olsa da maç genelinde berbat bir şut yüzdesiyle verimsiz bir performans ortaya koydu. Draymond Green’in eksikliğini oyunun iki yönünde de hissettikleri söylenebilir ancak Warriors’un dün gece ortaya koyduğu karanlık tablonun sadece Green ile tersine dönmesi zor. Curry hariç hiçbir oyuncunun şut performansı güven vermedi ve bu, sezonun geri kalanında da Warriors hücumlarında yerleşim kaynaklı problemleri sık sık göreceğimize işaret. Zaten kendileri de hücum potansiyellerinin kısıtlı olduğunun farkında ki koç Steve Kerr bu sene başarılı olmaları için ligin en iyi on savunma takımından biri olmalarının şart olduğunu söyledi.

İlk maçın ardından Warriors’ın bu sene play-off’ın sınırını zorlayacağını tahmin etmek zor değil ancak Brooklyn ile ilgili öngörü yapmak için özellikle ligin tepesinde olması beklenen takımlarla yapacakları maçları beklemek daha doğru olur. Yine de kesin olan bir şey var ki bu sene ligin izlemesi en keyifli takımlarından biri Brooklyn Nets olacak. Rekabetçilikten ve heyecandan çok uzak bir maç olsa da Curry’i, KD’yi, Kyrie’yi ve NBA’i gerçekten özlemişiz.

Leave a Reply