Mavi Marmara 31 Mayıs 2010'da İsrail askerlerinin saldırısına uğramıştı..

Mavi Marmara 31 Mayıs 2010’da İsrail askerlerinin saldırısına uğramıştı..

Mavi Marmara saldırısının üzerinden neredeyse üç sene geçti. Dokuz kişinin hayatını kaybettiği bu elim saldırının İsrail ve Türkiye arasındaki ilişkileri yakın zamana kadar gergin tutmasına artık alışmışken, 22 Mart 2013 günü Türkiye’nin üç senedir beklediği hareket İsrail tarafından sürpriz bir zamanda nihayet geldi. Saldırıda hayatını kaybedenler nedeniyle İsrail’in “pişmanlığını ifade ettiğini” belirten ve tazminat ödeme sözü veren İsrail Başbakanı Netanyahu, saldırıda “operasyonel hatalar” olduğunu da kaydetti. Türkiye ise Başbakanlıktan yapılan açıklamayla Türk halkı adına Başbakan Erdoğan’ın İsrail’in özrünü kabul ettiğini belitti.

 

Bu özür dileme olayının perde arkasında ise hiç şüphesiz, başkanlığının ikinci döneminde ülke dışına ilk kez ziyarette bulunan ABD Başkanı Barack Obama var. Ziyaret öncesi özellikle, Netanyahu ile olan “kısmen” gergin ilişkilere binaen Obama’nın İsrail’in Batı Şeria’daki Yahudi yerleşimleri meselesini eleştireceği ve gitgide daha aşırı sağ eğilimli bir politika izleyen İsrail’i Filistin’le olan ilişkilerinde daha ılımlı bir yol izlemesi gerektiği konusunda uyaracağı bekleniyordu. Ne var ki Başkan böyle bir yöntem izlemektense, Ortadoğu’da iki önemli müttefikini yakınlaştırmayı tercih etti. ”Bölgesel barış ve güvenliği ilerletmek için Türkiye ile İsrail arasındaki olumlu ilişkilerin yeniden tesisine büyük önem veriyoruz. İki lider arasındaki bugünkü görüşmenin, onları bu konuda ve bir dizi diğer zorluk ve fırsatta daha derin işbirliğine girmeleri için imkan sağlayacağından umutluyum” diyen Obama, böylece nispeten “amaçsız” olarak görülen bu İsrail ziyaretinde aslında başarılı bir iş çıkardı denebilir.

 

Geçen aylarda olan seçim sonuçlarında görüldüğü üzere, aşırı sağ eğilimli partilerin Knesset’te yer aldığı İsrail’de bu özür dileme olayı elbette ki eleştiri alacaktır fakat Ortadoğu’da daha rahat hareket edebilmesi adına aslında Türkiye gibi bir aktöre ihtiyaç duyan İsrail bu işten uzun vadede kârlı çıkacak gibi gözüküyor. Türkiye’de ise gündem henüz İmralı süreciyle haşir neşir olduğundan bu özür dileme olayıyla ilgili değerlendirmeler kısa zamanda ortaya çıkacaktır.

Leave a Reply